Rakamlarla oynamak ilginç bir sanat dalı oldu ne yazık. Neden sanattır derseniz, rakamlar karşınızdakileri ikna etmek adına size öyle veriler verir ki batan bir gemiyi uçan halı göstermenizi sağlayabilir. Bu noktada bilançolar, bir şirket için veya bir devlet için tam bir oyun mecrasıdır. Göreceli olarak bir rakamdaki değişimi anlatıp ulaştığınız noktayı Kaf Dağı gibi sunabilirsiniz. Sonuç olarak bir şirket sahibi ya da vatandaş size dönüp tek bir soru sorar: "Kardeşim benim karnım doyacak mı sen onu söyle?"Hisarcıklıoğlu bugünlerde Başbakan'ın o meşhur simit ve araba hesabını ele almış görünüyor. Başbakanın yoğunluğundan olsa gerek bu konudaki hükümet sözcülüğü Hisarcıklıoğlu'na kalmış durumda sanırım.Hisarcıklıoğlu, nisan ayındaki otomobil satışlarının Ocak ayına göre neredeyse 3 kat arttığını belirterek! , "Otomobil satışı artarken kredi kullanımı azaldı. Demek ki bu otomobiller nakit yani yastık altındaki paralarla alındı" dedi. Güzel, sanatsal bir yaklaşım olmuş. Bu açıdan bakınca şunu demek zorunda kalıyor televizyon dinleyen vatandaş, "demek millette çok para var bizde yok. Demek ki biz kazanmıyoruz."Hisarcıklıoğlu'na ben de başka bir rakam vereyim o zaman. Sanata belgesiyle cevap verelim. Türkiye Otomobil Distribütörleri Derneği'nin bu ayki resmi raporundan aynen aktarıyorum; "Hafif ticari araç satışları da aynı dönem için geçen yıla oranla % 30,17 düşüşle gerçekleşti."Demek ki neymiş; Otomobil satışları geçen seneye göre % 30 düşmüş. Ocak ayına göre tabii ki artar. Dünyanın kuralıdır bu, Ocak ayında az araba satılır. Kaldı ki bundan bir de ihracatı çıkarmaları lazımdır ona hiç girmeye gerek yok.Rakamlarla oynayarak sanat yapma yeteneği Başbakan'dan Sivil Toplum Kuruluşları'na bir salgın gibi yayıldıkça yayılıyor. Şimdi gelelim esas soruya. Yani milletin karın tokluğu meselesine... Televizyonları başında oturmuş onlarca hükümet yanlısı yazarı ve medya kuruluşlarını seyre dalmış Türk Milleti;Yalnız değilsin. Sadece sen değil, hiç kimsenin karnı doymuyor. Senin değil herkesin yastığının altı boş. 800.000'den fazla hacizli kartlılar uzaylı değil, hepsi Türk Vatandaşı. Yani problem sende değil, herkes aynı ve herkes aç.Haliyle bir soru daha geliyor aklına vatandaşın:"Peki, çok biliyorsan sen söyle nasıl doyacak bizim karnımız?"Cevap; Milli Ekonomi Modeli olmadan, sen Prof. Dr. Haydar Baş Beyefendiyi iktidar etmeden bu iş olmaz, karnın doymaz.Prof. Dr. Haydar Baş'ın o en sevdiğim sözlerinden biriyle;Var mısınız?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Cüneyt Sezer / diğer yazıları
- Durun demek zor mu efendiler? / 29.07.2009
- Fark var, yola devam martavalı / 23.07.2009
- Demek ki neymiş? / 22.07.2009
- Bilen var bilmeyen var / 16.07.2009
- Gana ile Türkiye arasındaki / 14.07.2009
- TÜSİAD, abisinin emrine uydu / 20.06.2009
- Hisarcıklıoğlu'ndan sanatsal yaklaşımlar / 18.06.2009
- Hırsıza ikram adet olmuş / 16.06.2009
- Başbakan'ın dilinden anlayan var mı? / 13.06.2009
- Magazin ekonomisi / 06.06.2009
- Fark var, yola devam martavalı / 23.07.2009
- Demek ki neymiş? / 22.07.2009
- Bilen var bilmeyen var / 16.07.2009
- Gana ile Türkiye arasındaki / 14.07.2009
- TÜSİAD, abisinin emrine uydu / 20.06.2009
- Hisarcıklıoğlu'ndan sanatsal yaklaşımlar / 18.06.2009
- Hırsıza ikram adet olmuş / 16.06.2009
- Başbakan'ın dilinden anlayan var mı? / 13.06.2009
- Magazin ekonomisi / 06.06.2009