1921 (H.1340) senesinde babasından Nevşahiyye silsilesi üzere tasavvufta icazet aldı. Babası onu şifahen ve yazılı olarak kendisine halife tayin etti. Böylece alim, hattat ve tasavvuf ehli iki yönlü bir zat oldu. Gündüzleri yazı yazmak ve kitap okumakla, geceleri yazmak ve kitap okumakla, geceleri de ibadet, taat ve zikirle meşgul olurdu. Ömrünün sonunda kadar hep böyle devam etti. 1928 (H.1347) senesinde evlendi. İki oğlu üç kızı vardır.
1983 senesinde bir yolculuğu sırasında hastalandı ve bu hastalıktan vefat etti. Bir Ramazan ayının onuncu gününde Lahor'a gitmişti. Orada oğluna; "Kendimde halsizlik hissediyorum. Beni Sehanpal'e götür" dedi. İki gün sonra Sehanpal'e ulaştılar. Orada biraz iyileşti. İki defa yazı yazmak ve dostlarına mektup yazmakla meşgul oldu. Bu mektubunda; "Halim iyi değildir. Zayıf düştüm" diyerek hastalığını belirtmiştir. Bu arada iki defa hastalığı ağırlaştı, ateşi yükseldi. Yapılan tedavilere rağmen hastalığı geçmedi. Gün geçtikçe halsizleşti. Konuşamayacak hale gelip, maksadını işaretle anlatmaya başladı. ramazanın on dokuzuncu günü biraz iyileşip konuştu. Sonra Genc-i Bahş Hazretlerinin hallerini anlatan kitaptan biraz okutup dinledi ve vasiyetini yaptı. Ramazan-ı şerifin yirmi ikinci günü öğleden sonra vefat etti.
Vefatı, sevenlerini çok üzmüştür. Onu tanıyan ilim ehli pek çok kimse, hakkında medhedici sözler söylemişlerdir. Genc-i Bahş Kütüphanesinin eski müdürü Prof. Muhammed Hüseyin Tesbihi onun vefatını öğrenince; "Alim ve fadıl Hazret-i Seyyid Şerif Ahmed Şerafet Nevşahi'nin vefat haberi beni pek ziyade üzdü. Ah! Yazık ki şimdi Nevşahi ailesinden ilim hazinesi olan o zat da gitti..." demiştir.
1983 senesinde bir yolculuğu sırasında hastalandı ve bu hastalıktan vefat etti. Bir Ramazan ayının onuncu gününde Lahor'a gitmişti. Orada oğluna; "Kendimde halsizlik hissediyorum. Beni Sehanpal'e götür" dedi. İki gün sonra Sehanpal'e ulaştılar. Orada biraz iyileşti. İki defa yazı yazmak ve dostlarına mektup yazmakla meşgul oldu. Bu mektubunda; "Halim iyi değildir. Zayıf düştüm" diyerek hastalığını belirtmiştir. Bu arada iki defa hastalığı ağırlaştı, ateşi yükseldi. Yapılan tedavilere rağmen hastalığı geçmedi. Gün geçtikçe halsizleşti. Konuşamayacak hale gelip, maksadını işaretle anlatmaya başladı. ramazanın on dokuzuncu günü biraz iyileşip konuştu. Sonra Genc-i Bahş Hazretlerinin hallerini anlatan kitaptan biraz okutup dinledi ve vasiyetini yaptı. Ramazan-ı şerifin yirmi ikinci günü öğleden sonra vefat etti.
Vefatı, sevenlerini çok üzmüştür. Onu tanıyan ilim ehli pek çok kimse, hakkında medhedici sözler söylemişlerdir. Genc-i Bahş Kütüphanesinin eski müdürü Prof. Muhammed Hüseyin Tesbihi onun vefatını öğrenince; "Alim ve fadıl Hazret-i Seyyid Şerif Ahmed Şerafet Nevşahi'nin vefat haberi beni pek ziyade üzdü. Ah! Yazık ki şimdi Nevşahi ailesinden ilim hazinesi olan o zat da gitti..." demiştir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.