Emniyet Genel Müdürlüğü, yayınladığı bir genelgeyle, fuhuş sektöründe organize suç gruplarının yeraldığını, bu grupların cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturduğuna dikkat çekti. Bundan sonra, fuhuşa aracılık ve fuhşu teşvik edenler tespit edilerek, Devlet Güvenlik mahkemelerine sevk edilecek. Polis bu gibi kişilerin telefonlarını dinleyebilecek, yurt dışına çıkışlarına tahdit koyabilecek ve bu olayların aydınlatılmasını sağlayan tanıklar ve görevliler korumaya alınabilecek.
Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı iken bir çok başarılı operasyona imza atan, ardından Emniyet Genel Müdür Yardımcılığı'na atanan Emin Arslan, Genel Müdür adına il emniyet müdürlüklerine bir genelge gönderdi. Genelgede, kanunların fuhuş yapanları değil, fuhuşa teşvik, aracılık, tahrik ve ticaretini yapanları cezalandırdığı hatırlatıldı.
Rakamlarla fuhuş sektörü
Fuhuş yapanlara ise sadece idari tedbir uygulandığı belirtilen genelgede, 2000 yılında hayat kadını sayısının 2 bin 252 iken, 2001 yılında bu sayının 2 bin 170'e düştüğü hatırlatılarak "gizli fuhuş"un arttığı vurgulandı. Geçen yıl 2 bin 59, bu yılın ilk 5 ayında 1280 gizli fuhuş olayının meydana geldiği, 17 ayda 10 bin 369 hayat kadınına işlem yapıldığı belirtilerek, aynı artışın adli suç teşkil eden fuhşa teşfik ve aracılık, kadın ticaretine de yansıdığı kaydedildi. Geçen yıl fuhuşa teşvik eden 1834, bu yılın ilk 6 ayında ise 1370 kişi hakkında fuhuşa teşvik iddiasıyla haklarında soruşturma yapıldığı ifade edildi.
Kolay kazanç kapısı
Yasadışı faaliyetlerin görüldüğü her alanda çıkar amaçlı suç örgütlerinin faaliyet gösterdiği kaydedilen genelgede, "Organize suç örgütlerinin kuruluşlarındaki temel ilke kolay kazanç elde etmektir. Buna uygun olarak da organize suç örgütlerinin kazancın çok yüksek olduğu bu alanda faaliyet göstermemesi düşünülemez" denildi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün yaptığı bir operasyonda genelevde çalışan kadınların nasıl kullanıldığı ve sömürüldüğünün ortaya çıktığını, fuhuştan geçimini sağlayan genel kadınların zor ve baskıyla çalıştırıldığı, zorla senet imzalatıldığı, borçlandırıldığı ve tüm bunlarla haksız kazançlar elde edildiği hatırlatılan Emniyet Genel Müdürlüğü'nün genelgesinde, "Devletin izni ve kontrolü altında fuhuş yapılan bir genelevde ortaya çıkan bu durumun, gizli fuhuş yapıldığı ortamlarda daha etkili olduğu değerlendirilmektedir" ifadelerine yer verildi.
Türk Ceza Kanunu'nun 313. maddesine göre, "Her ne suretle olursa olsun cürüm işlemek için teşekkül oluşturanlara veya bu teşekküllere katılanlara..." verilecek cezaların düzenlendiği vurgulanılarak, fuhuşa aracılık eden, teşvik, tahrik ve kadın ticareti yapanların fiillerinin cürüm niteliğinde olması nedeniyle TCK'nın 313. maddesine göre de işlem yapılabileceği bildirildi.
Genelgenin son bölümünde, polisin gizli fuhuş olaylarını 4422 Sayılı Kanun ve TCK'nın 313. maddesini göz önünde bulundurularak soruşturma yapması istendi.
Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı iken bir çok başarılı operasyona imza atan, ardından Emniyet Genel Müdür Yardımcılığı'na atanan Emin Arslan, Genel Müdür adına il emniyet müdürlüklerine bir genelge gönderdi. Genelgede, kanunların fuhuş yapanları değil, fuhuşa teşvik, aracılık, tahrik ve ticaretini yapanları cezalandırdığı hatırlatıldı.
Rakamlarla fuhuş sektörü
Fuhuş yapanlara ise sadece idari tedbir uygulandığı belirtilen genelgede, 2000 yılında hayat kadını sayısının 2 bin 252 iken, 2001 yılında bu sayının 2 bin 170'e düştüğü hatırlatılarak "gizli fuhuş"un arttığı vurgulandı. Geçen yıl 2 bin 59, bu yılın ilk 5 ayında 1280 gizli fuhuş olayının meydana geldiği, 17 ayda 10 bin 369 hayat kadınına işlem yapıldığı belirtilerek, aynı artışın adli suç teşkil eden fuhşa teşfik ve aracılık, kadın ticaretine de yansıdığı kaydedildi. Geçen yıl fuhuşa teşvik eden 1834, bu yılın ilk 6 ayında ise 1370 kişi hakkında fuhuşa teşvik iddiasıyla haklarında soruşturma yapıldığı ifade edildi.
Kolay kazanç kapısı
Yasadışı faaliyetlerin görüldüğü her alanda çıkar amaçlı suç örgütlerinin faaliyet gösterdiği kaydedilen genelgede, "Organize suç örgütlerinin kuruluşlarındaki temel ilke kolay kazanç elde etmektir. Buna uygun olarak da organize suç örgütlerinin kazancın çok yüksek olduğu bu alanda faaliyet göstermemesi düşünülemez" denildi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün yaptığı bir operasyonda genelevde çalışan kadınların nasıl kullanıldığı ve sömürüldüğünün ortaya çıktığını, fuhuştan geçimini sağlayan genel kadınların zor ve baskıyla çalıştırıldığı, zorla senet imzalatıldığı, borçlandırıldığı ve tüm bunlarla haksız kazançlar elde edildiği hatırlatılan Emniyet Genel Müdürlüğü'nün genelgesinde, "Devletin izni ve kontrolü altında fuhuş yapılan bir genelevde ortaya çıkan bu durumun, gizli fuhuş yapıldığı ortamlarda daha etkili olduğu değerlendirilmektedir" ifadelerine yer verildi.
Türk Ceza Kanunu'nun 313. maddesine göre, "Her ne suretle olursa olsun cürüm işlemek için teşekkül oluşturanlara veya bu teşekküllere katılanlara..." verilecek cezaların düzenlendiği vurgulanılarak, fuhuşa aracılık eden, teşvik, tahrik ve kadın ticareti yapanların fiillerinin cürüm niteliğinde olması nedeniyle TCK'nın 313. maddesine göre de işlem yapılabileceği bildirildi.
Genelgenin son bölümünde, polisin gizli fuhuş olaylarını 4422 Sayılı Kanun ve TCK'nın 313. maddesini göz önünde bulundurularak soruşturma yapması istendi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.