FETÖ ve Prof. Dr. Haydar Baş

Okullar, dershaneler üzerinden gençlik ve eğitim alanında işe başlayan Fetö, esnaflar, askerler, hukukçular, emniyetçiler üzerinden devlet arkına tam sızdı. Sırıtan yüzler, hizmet erleri değilmiş meğer?
Dinlerarası diyalog temel misyonları oldu. Papa'ya mektup verme, görüşme ve elini öpme ile başladılar.
Hükümetle beraber yaptıkları tüm faaliyet ve açıklamalar gösteriyor ki,
"Muhammed Mustafa'sız İslam, Yahudi-Hıristiyanlar cennetliktir, gayrimüslimler dosttur" dediler. Bu fikirlerle Müslümanlar donatılırken İslam coğrafyası yağmalandı, işgal edildi.
Tüm sınavlarda KPSS+TUS+ÖSYM+Polis koleji imtihanları vs. soruları çaldılar, büyük haksızlık yaptılar, devleti ele geçirmeye başladılar.
ABD (CIA) adına bunu yaptılar.
10 Bakanlık Kültürlerarası Diyalog, Medeniyetler İttifakı, Dinlerarası Diyalog programını yürüttüler. (2008 yılında) Bu bağlamda neler yapılmadı ki?
- Cami yerine "ibadethane" kelimesi imar yasasına konuldu. 50.000 Kilise evi açıldı.
- Nüfus cüzdanlarından İslam Dini ibaresi çıkartıldı.
- Okul kitaplarında Kelime-i Tevhidden Muhammed Resulûllah çıkarıldı.
- Besmele ile kilise açıldı. (Ya Allah Bismillah denilerek)
- Hutbelerden (Allah katında tek din İslam'dır) ayeti çıkarıldı.
- Sultanahmet'te İstanbul müftüsü papa ile ortak dua, huzur duruşu yaptı.
- Urfa'da müftü, papaz, haham huzurunda nikâh kıyıldı.
- Sırat köprüsünden papazlar, hahamlar geçirildi.
- "Yahudi ve Hıristiyanlar hakkındaki ayetler o günkü Yahudileri kapsar" (tarihsellik) denildi.
Diyanet İşleri Başkanlığı diyalog çalışmaları yaptı, halâ yapıyor. (Almanya'da DİTİB Camileri) Diyanet, diyaloğun başı S. Nursi'yi tanıtan kitaplar basıyor. (Diyanet'i kuran Atatürk'e deccal diyen S. Nursi'dir).
"Ne istediler de vermedik ki" diyen siyasiler çıktı.
Batı Çalışma Grubu bu hareketi destekledi. (Çevik Bir)
Sözde milliyetçiler de onlarla oldular.
Prof. Dr. Haydar Baş ise, 1998'te uyardı. Gülen'in Papa ziyaretinden sonra, dinlerarası diyaloğun, hem milli hem dini bütünlüğümüzü tehdit ettiğini açıkladı. Bu konuda eser yazdı. (Dini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler, 2000).
20 senedir bu grupla ve yaydığı düşünce ve inançla mücadele etti, ediyor. Sayın Baş her türlü alçakça saldırılara maruz kaldı. 40.000 sayfalık dava dosyaları açıldı hakkında. Ama tüm davaları Sn. Baş kazandı.
Herkes ama herkes Fetö'nün destekçisi idi. Yalnız kaldı. Hükümet, esnaf,
cemaatler, tarikatlar, hocalar, Diyanet toz kondurmuyordu. Devlet kademeleri tümüyle Fetö işgali altındaydı.
Fetö'nün bir istihbarat-CIA organizasyonu olduğunu anlattık. 20 sene boyunca? Cemaatlere, hocalara mektuplar gönderdik. Kimse dinlemedi. Kaale almadı. Sayın Baş tek kaldı. 15 Temmuz oldu.
Fetöcüler tasfiye ediliyor, cezalandırılıyor.Ya Fetö fikirleri? Onlar ne âlemde?
Dinlerarası diyalog tam yol devam. Said-i Nursi kitapları basılıyor, Diyanet'çe? Papa ile görüşmeler devam ediyor. (Medeniyetler İttifakı) Papa, ziyaret ediliyor. TV kanallarında müftü, papa, haham şahitliğinde nikâh kıyılıyor. Yeni nüfus cüzdanlarında din hanesi yok. İslam yazmıyor. En etkili ağızlar İslam'ın güncellemesinden bahsediyor. İslam'ı reforma tâbi tutmak gerekir diyorlar.
Yani Fetö bitmedi, bitmeyecek. Fetö faaliyetleri devam ediyor. Haydar Baş haklı çıktı. Dini bütünlüğümüz milli bütünlüğümüzdür. Muhammed Mustafa'sız İslam olmaz! Ve yine Haydar Baş, "Bugün yapılması gereken İslam'ın hükümlerini güncellemek değil; onu anlayacak ve hayata geçirecek insanı yetiştirmeye gayret etmektir" diyor.
Vesselam?