'Evet' demek KKTC'yi bitirir
Rum lider Nikos Anastasiades tarafından Kıbrıs konusunda sözde çözüm için şart olarak ortaya konulanların kabul edilmesi halinde Kıbrıs Türk halkının kendi kendini yok etmiş olacağı açıklandı
18.01.2016 00:00:00
HABER MERKEZİ
KKTC Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Ersin Tatar, Kıbrıs müzakereleri konusunda önemli açıklamalarda bulundu.
"Güney Kırbrıs Rum Yönetimi lideri Anastasiades'in Kıbrıs sorununun 2016 içerisinde çözümü için kendilerine bekledikleri oranda toprak verilmesini, Türkiye'nin etkin ve fiili garantisinin yok edilmesi ve Türk askerlerinin tamamen adadan çekilmesini üç şart olarak ortaya koyduğunu" kaydeden Tatar, "Bunları isteyen birisi Kıbrıs Türkü hakkında iyi şeyler düşünüyor olamaz. Hayalleri bırakın gerçekleri anlamaz, Rum'un peşinden sürüklenmeye devam edersek halkımıza yazık ederiz" dedi. Anastasiades'in sözcüsünün "Türklerin, Kuzey'de ne mülkte, ne de nüfusta sarih çoğunlukta olması söz konusu değildir' şeklinde bir açıklaması bulunduğunu ifade eden Tatar, Anastasiadis ile sözcüsünün açıklamalarının öngördükleri çözümün Kıbrıslı Türkler'i 1974 öncesine götürmek olduğunu gösterdiğini söyledi.
Anlaşma var havası yok
Rum tarafından gelen açıklamaların 'Kıbrıs konusunda bir anlaşma oldu oluyor' havasına ters olduğu görüşünü ifade eden Tatar, "Ya birileri doğruları söylemiyor ya da yapay, yalancı bir güya olumlu bir hava yaratılarak bir anlaşma ortaya çıkarılmaya bundan bir fayda elde etmeye çalışılıyor" dedi. "Kıbrıs konusunda bir anlaşmaya varılması elbette iyi olur ve fayda sağlar, ama bunun iki taraf için mi yoksa sadece bir tarafa mı fayda sağlayıp sağlamadığı anlaşmanın içeriğine ve yaratacağı etkiye bağlıdır" ifadelerini kullanan Tatar, anlaşmanın kendileri için en önemli boyutlarının güvenlik, garantiler, iki kesimliliğin korunması, sosyo-ekonomik dokumuzun tahrip edilmemesi olduğunu belirtti. Tatar, "Bunu bilmez, 'çözüm ekonomiyi uçuracak, doğal gaz her şeyi halleder' havasına kapılırsak tarihi bir hata yapmış oluruz" dedi.
1974 öncesine dönülecek
Tatar açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Bilinmelidir ki yıllardır üzerinde durduklarımızı elde edemez, hayallere kapılıp bir anlaşmaya evet dersek o bahsedilen ekonomik atılım sadece bir taraf için söz konusu olacak ve biz sürüklene sürüklene 1974 öncesi koşullara geri gideceğiz. Rum tarafı, Annan Planı'ndan da fazla toprak istiyor. 1974 öncesi Kuzey'de malı-mülkü olan herkesin bunu geri alabilmesinin yolunu açmaya çalışıyor. Türkiye'nin etkin ve fiili garantisinin ortadan kaldırmak, Kıbrıs'ta tek bir Türk askeri kalmayacak şekilde düzenlemeler elde etmek peşindedirler. İki kesimliliği yok etmek için Avrupa Biriği müktesebatını kullanmak istedikleri açıktır. Bunları Kıbrıs Türk Halkı'ndan gizlemek, barış istemek değil halkı uyutmaya çalışmaktır."
KKTC Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Ersin Tatar, Kıbrıs müzakereleri konusunda önemli açıklamalarda bulundu.
"Güney Kırbrıs Rum Yönetimi lideri Anastasiades'in Kıbrıs sorununun 2016 içerisinde çözümü için kendilerine bekledikleri oranda toprak verilmesini, Türkiye'nin etkin ve fiili garantisinin yok edilmesi ve Türk askerlerinin tamamen adadan çekilmesini üç şart olarak ortaya koyduğunu" kaydeden Tatar, "Bunları isteyen birisi Kıbrıs Türkü hakkında iyi şeyler düşünüyor olamaz. Hayalleri bırakın gerçekleri anlamaz, Rum'un peşinden sürüklenmeye devam edersek halkımıza yazık ederiz" dedi. Anastasiades'in sözcüsünün "Türklerin, Kuzey'de ne mülkte, ne de nüfusta sarih çoğunlukta olması söz konusu değildir' şeklinde bir açıklaması bulunduğunu ifade eden Tatar, Anastasiadis ile sözcüsünün açıklamalarının öngördükleri çözümün Kıbrıslı Türkler'i 1974 öncesine götürmek olduğunu gösterdiğini söyledi.
Anlaşma var havası yok
Rum tarafından gelen açıklamaların 'Kıbrıs konusunda bir anlaşma oldu oluyor' havasına ters olduğu görüşünü ifade eden Tatar, "Ya birileri doğruları söylemiyor ya da yapay, yalancı bir güya olumlu bir hava yaratılarak bir anlaşma ortaya çıkarılmaya bundan bir fayda elde etmeye çalışılıyor" dedi. "Kıbrıs konusunda bir anlaşmaya varılması elbette iyi olur ve fayda sağlar, ama bunun iki taraf için mi yoksa sadece bir tarafa mı fayda sağlayıp sağlamadığı anlaşmanın içeriğine ve yaratacağı etkiye bağlıdır" ifadelerini kullanan Tatar, anlaşmanın kendileri için en önemli boyutlarının güvenlik, garantiler, iki kesimliliğin korunması, sosyo-ekonomik dokumuzun tahrip edilmemesi olduğunu belirtti. Tatar, "Bunu bilmez, 'çözüm ekonomiyi uçuracak, doğal gaz her şeyi halleder' havasına kapılırsak tarihi bir hata yapmış oluruz" dedi.
1974 öncesine dönülecek
Tatar açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Bilinmelidir ki yıllardır üzerinde durduklarımızı elde edemez, hayallere kapılıp bir anlaşmaya evet dersek o bahsedilen ekonomik atılım sadece bir taraf için söz konusu olacak ve biz sürüklene sürüklene 1974 öncesi koşullara geri gideceğiz. Rum tarafı, Annan Planı'ndan da fazla toprak istiyor. 1974 öncesi Kuzey'de malı-mülkü olan herkesin bunu geri alabilmesinin yolunu açmaya çalışıyor. Türkiye'nin etkin ve fiili garantisinin ortadan kaldırmak, Kıbrıs'ta tek bir Türk askeri kalmayacak şekilde düzenlemeler elde etmek peşindedirler. İki kesimliliği yok etmek için Avrupa Biriği müktesebatını kullanmak istedikleri açıktır. Bunları Kıbrıs Türk Halkı'ndan gizlemek, barış istemek değil halkı uyutmaya çalışmaktır."