İran'dan gelen "doğalgazı kesme" kararı Türkiye'nin izlediği enerji politikalarının yanlışlığını görmemiz açısından iyi bir örnektir. Dondurucu soğukların yaşandığı günlere denk gelen bu gaz sorunu, verilen bilgilere göre, 14 Ocak'ta faaliyete geçecek Parsian Gaz işletmesi ile birlikte bir miktar giderilecekmiş. Resmi temaslarla çözüm halledilmeye çalışılsa da alınan netice geçici bir çözümdür. Asıl olan Türkiye'nin kendi kaynaklarını kullanarak enerji üretebileceği politikaları hayata geçirebilmesidir.Hangi sahada olursa olsun bir devletin diğer bir devlete bağımlı olması tehlikeli bir durumdur. Halkın ısınma ihtiyacını dışarıya muhtaç hale getirmek her şeyden önce bir enerji politikamızın olmadığının ispatıdır. 59. hükümet dönemine kadar bizi idare edenlerin ciddi bir enerji politikası belirleyememesi Türkiye gibi kaynakların üzerinde oturan bir ülke için büyük bir kayıptır. Bu kayıp, tıpkı senyoraj hakkını kullanarak milli parasını basmak yerine İMF ve diğer para kuruluşlarından borç almayı tercih eden zihniyetin bir neticesidir. Türkiye, kaynaklarını değerlendirerek enerjisini üretmek yerine kendinde olanı dışarıdan para ile almayı prensip edinmiştir. Millilikle alakası olmayan bu politikaların izlenmesinde elbette ki, dış güçlerin etkisi göz ardı edilmemelidir. İktisat tarihinde genel kabul gören ve fakat bugün yanlışlığını "milli ekonomi modeli" ile anladığımız sınırlı kaynaklar tezi, bugün süper devletler için azalan kaynakları elde etme savaşına dönüşmüştür. Milli Ekonomi Modeli, bilindiği gibi Bağımsız Türkiye Partisi genel başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın hazırladığı Nobel'e aday gösterilmiş bir ekonomi modelidir. Türkiye için ciddi manada ilk enerji politikasını da ortaya koyan tez sınırlı olan insan ihtiyaçlarının sınırsız kaynaklar ile kolayca karşılanabileceği temel prensibini getiriyor.Enerji kaynakları arasında petrol ve doğalgazdan öncelikle bahseden Milli Ekonomi Modeli, denilenin aksine Türkiye'de önemli petrol ve doğalgaz kaynaklarının olduğunu ispatlıyor. Güneş enerjisi, nükleer enerji, rüzgar enerjisi, jeotermal enerji, biomas enerji, akıntı enerjisi, dalga enerjisi ve hatta yakıt hücrelerinin kullanımı ile enerji elde edilebileceğini ayrıntıları ile ortaya koyuyor. Milli Ekonomi Modeli'nde, hazırlanan enerji politikalarının özelliği enerji elde etmek için bize ait kaynaklardan yola çıkılmasıdır. Türkiye'nin kaynak problemi olmadığının izah edildiği tezde, rüzgar enerjisinden bahsederken, Ege kıyıları ve Sinop bu enerjinin üretilebilmesi için uygundur tespiti vardır. Yine jeotermal enerji anlatılırken,Türkiye'nin jeotermal haritası çıkarılmıştır. Yani Bağımsız Türkiye Partisi'nin enerji politikalarının devreye girdiği bir sistemde enerji öz kaynaklarla elde edileceği için enerji konusunda dışa bağımlılık, ısınma problemi, elektriksiz kalma gibi sorunlar tarihe karışacaktır.
Abdullah Kibaroğlu / diğer yazıları
- ORTADO'U'daki gizli el / 15.01.2007
- Kimin sözcülüğünü yapıyorlar? / 11.01.2007
- Kıbrıs'ta son nokta / 10.01.2007
- Irak petrolleri kime akacak? / 09.01.2007
- ABD'nin yeni vatanı / 08.01.2007
- Enerji politikaları ve Milli Ekonomi Modeli / 07.01.2007
- Mütareke basını yine sahnede / 06.01.2007
- İşe yaramadı / 05.01.2007
- Saddam neden idam edildi? / 04.01.2007
- Kimin sözcülüğünü yapıyorlar? / 11.01.2007
- Kıbrıs'ta son nokta / 10.01.2007
- Irak petrolleri kime akacak? / 09.01.2007
- ABD'nin yeni vatanı / 08.01.2007
- Enerji politikaları ve Milli Ekonomi Modeli / 07.01.2007
- Mütareke basını yine sahnede / 06.01.2007
- İşe yaramadı / 05.01.2007
- Saddam neden idam edildi? / 04.01.2007