Cep telefonları ve baz istasyonları gibi elektromanyetik radyasyon yayan cihazların etkilerinin toplum sağlığı açısından çok ciddi risk oluşturduğu, bu olumsuzlukların ortaya konmasının ise uzun yıllar alabileceği bildirildi. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi İş Sağlığı Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. H. Hilmi Sabuncu, elektromanyetik radyasyonların (Radyo frekansları, mikro dalgalar, görünür ve ültraviyole ışınlarının) ve bu ışınları kullanan veya yayınlayan cihazların etrafa yaydığı elektromanyetik alanın, biyolojik sistemler ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkileri bulunduğunu belirtti.
Hatlar toprak altına alınmalı
Taşıdıkları yüksek gerilim sebebiyle, etraflarında oluşturdukları elektromanyetik alanın zararları ispatlanan havai hatların geçtiği yerlerin süratle denetlenmesi ve kesinlikle meskun alan bulunmaması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Sabuncu, "Bu hatlar altında yaşayanlar varsa, bu insanlar kontrol altına alınmalıdır. Ülkemizde bu hatların özellikle olmaması gerektiği şekilde, okulların üzerinden geçtiği görülmektedir. Manyetik alanın şiddeti, kaynaktan uzaklığın karesi ve içinde yayıldığı ortamın yoğunluğu ile ters orantılı olduğundan, bu hatlardan mümkün olduğu kadar uzağa gitmeli ve mümkünse bu hatlar, toprak altına alınmalıdır" diye konuştu.
Telefonlardaki radyasyonu kullanıcı bilmiyor
Prof. Dr. Sabuncu, şu anda piyasada kullanılan cep telefonlarının SAR (Spesifik Soğuma Hızı) değerlerinin kullanıcılara ilan edilmesini ve kullanıcıların uluslararası standartlarla karşılaştırarak cihaz seçimi konusunda bilinçlenmesinin sağlanması gereğine de dikkat çekti.
Gelebilecek bir telefon nelere sebep olabilir?
Sabuncu, hastanelerde, ameliyathane ve yoğun bakım üniteleri gibi hayati önem taşıyan elektronik cihazların bulunduğu yerlerde, cep telefonlarının kullanılmasının, hastanın hayati fonksiyonlarını denetleyen cihazlarda oluşturabileceği etkileşim sebebiyle kesinlikle yasaklanması gerektiğini de belirtti. Prof. Dr. Sabuncu, cep telefonlarının, toplu taşıma araçlarında, elektronik haberleşme yapan sistemleri olumsuz yönde etkilemesi sebebiyle oluşabilecek kazaların önlenmesi amacıyla, kesinlikle kapalı tutulması konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini ve bunun hayati önem taşıdığını da vurguladı.
Hatlar toprak altına alınmalı
Taşıdıkları yüksek gerilim sebebiyle, etraflarında oluşturdukları elektromanyetik alanın zararları ispatlanan havai hatların geçtiği yerlerin süratle denetlenmesi ve kesinlikle meskun alan bulunmaması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Sabuncu, "Bu hatlar altında yaşayanlar varsa, bu insanlar kontrol altına alınmalıdır. Ülkemizde bu hatların özellikle olmaması gerektiği şekilde, okulların üzerinden geçtiği görülmektedir. Manyetik alanın şiddeti, kaynaktan uzaklığın karesi ve içinde yayıldığı ortamın yoğunluğu ile ters orantılı olduğundan, bu hatlardan mümkün olduğu kadar uzağa gitmeli ve mümkünse bu hatlar, toprak altına alınmalıdır" diye konuştu.
Telefonlardaki radyasyonu kullanıcı bilmiyor
Prof. Dr. Sabuncu, şu anda piyasada kullanılan cep telefonlarının SAR (Spesifik Soğuma Hızı) değerlerinin kullanıcılara ilan edilmesini ve kullanıcıların uluslararası standartlarla karşılaştırarak cihaz seçimi konusunda bilinçlenmesinin sağlanması gereğine de dikkat çekti.
Gelebilecek bir telefon nelere sebep olabilir?
Sabuncu, hastanelerde, ameliyathane ve yoğun bakım üniteleri gibi hayati önem taşıyan elektronik cihazların bulunduğu yerlerde, cep telefonlarının kullanılmasının, hastanın hayati fonksiyonlarını denetleyen cihazlarda oluşturabileceği etkileşim sebebiyle kesinlikle yasaklanması gerektiğini de belirtti. Prof. Dr. Sabuncu, cep telefonlarının, toplu taşıma araçlarında, elektronik haberleşme yapan sistemleri olumsuz yönde etkilemesi sebebiyle oluşabilecek kazaların önlenmesi amacıyla, kesinlikle kapalı tutulması konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini ve bunun hayati önem taşıdığını da vurguladı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.