"İnsan önce kendi yararına kazanılmalı." (Prof. Dr. Haydar Baş).
Çocuklarımız devam edegelen pandemi sürecinin de etkisiyle teknolojik bir kalıba büründü. Çocuklarımız günün çoğunluğunu bilgisayar veya telefon karşısında geçirmekte. Her türlü imkanları önlerine koyduk. Gerekli olduğuna inanmakla beraber şunları sormak istiyorum:
- Geleceğimiz olan gençleri ileri ki yaşamlarında karşılaşabilecekleri gerek kişisel gerekse sosyal problemlerle mücadele noktasında yetiştirmiş oluyor muyuz?
- Çocukluktan yetişkinliğe geçtiklerinde iç ve dış dünyalarındaki değişimlerle mücadelede hazırlıklı olmalarını sağlamış oluyor muyuz?
- Ebeveyn durumuna geldiklerinde ailelerinin iaşelerini kimseye muhtaç olmayacak bir şekilde karşılayacak duruma gelmeleri için alt yapıyı sağlamış oluyor muyuz?
- 10-15 yıl sonra ülke idaresine geçtikleri zaman, kendilerinin ve ailelerinin yanında bizleri her türlü iç ve dış tehditlere karşı koruyup kollayacak birikim ve deneyimi vermiş oluyor muyuz?
- Çocuklarımıza her türlü teknolojik veya her türlü fiziksel imkanı sağlayıp onların taze vücutlarını radyasyonla baş başa bırakarak onları gerçekten eğitmiş oluyor muyuz?
- Çocuklarımızı gerek güncel yaşantılarında gerekse ileriki yaşantılarında; önce kendilerine, sonra ailelerine, çevresine ve yaşadığı topluma faydalı bireyler olarak yetiştirmiş oluyor muyuz?
Hâlbuki ki Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in dediği gibi asıl eğitim, insanı kendi yararına kazanmaktır. Ve bu eğitimde çocukluktan başlar. Kendi yararına kazanılan insan, aynı zamanda ailesine, çevresine ve topluma yararlı bir birey olacaktır. Bu birey çevresinde muhatap olduğu insanları da kendi gibi yetiştirme gayreti içerisinde olacaktır.
O zaman ilk yapılması gereken iş, çocuklarımızın öncelikle kendine faydalı sahalarda yaşantı sürmelerine sağlamaktır. Bu durumun teknolojik imkanlarla desteklenmesi tabii ki de şarttır.
Kendi yararına kazanılmış bir birey, kendiyle barışık, ailesiyle barışık, toplumla barışık, yaşadığı ülke ve dünyayla barışık halde olacaktır.
Kendi yararına kazanılmış bir birey, hangi mesleği gömlek olarak giyinirse giyinsin, hep faydalı olmanın hesabı içerisinde olacaktır.
Çöpçüyse bulunduğum bölgeyi daha fazla nasıl temizleyebilirim?
Doktorsa, daha fazla hayat nasıl kurtarabilirim?
Öğretmense, daha fazla öğrenciye nasıl faydalı olabilirim?
Mühendisse, yaptığı işlerde kaliteyi nasıl yakalayabilirim?
Mülkü amirse daha fazla insanın sorununu nasıl çözebilirim?
Avukatsa insanları daha fazla adaletli nasıl savunabilirim?
Basın mensubu ise insanlara haberleri nasıl en doğru ve hızlı bir şekilde nasıl ulaştırabilirim?
Emniyet mensubu ise devletin verdiği yetkiyi daha fazla nasıl faydalı işlerde kullanabilirim?
Çiftçiyse insanlara en temiz ve sağlıklı bir şekilde nasıl ürün ulaştırabilirim? vs. düşüncesiyle toplumla yaşantısını sürdürecektir.
Bu sürecin sonunda her türlü olumsuz tehdit ortadan kalkacak, sağlam temellere oturtulmuş, kendi kendine büyüyen, gelişen bir toplum oluşacaktır. Olumsuzluklar sonucundaki gerek ekonomik kayıplar, gerekse zaman kayıpları önlenecek bu sahalara harcanan emekler büyümeye, gelişmeye ayrılıp daha ferah bir toplum elde edilecektir. Fizikte bileşik kaplar gibi bir bireyin kendiyle olan barışıklığı bulunduğu bütün ortama eşit şekilde yayılacaktır.
Tam tersi kendi yararına kazanılmayıp ta kendi haline bırakılan, beş duyu organının algıladığı şekilde gelişigüzel yaşam sürülen bir durumunda ise yukarıda örneğini verdiklerimizin tam tersi yaşanacaktır.
Yaşanacak olumsuzluklar insanı bireysel olarak kaybetmenin yanında gerek ekonomik açıdan gerekse zaman kaybı açısından derin yaralar açıp toplumun kontrol edilemez bir duruma gelmesine sebep olacaktır.
- Ne yardan, ne serden vazgeçerler… / 04.06.2024
- Google’da en çok aranan ‘Ben neden’ cümleleri / 19.06.2023
- MMSH’den EYYT’ye / 09.12.2022
- Tilkiye cesaretini göster demişler, gitmiş yavrusunu yemiş... / 29.10.2022
- Kuvvetten kazanç varsa yoldan kayıp vardır / 15.10.2022
- Kuvvetten kazanç varsa yoldan kayıp vardır / 15.10.2022
- Körle oturan şaşı kalkar / 23.08.2022
- Bir başarı öyküsü değil, bir başarı yaşantısı / 27.07.2022
- Gündüz varlıkla arkadaş, gece yokluğa kardeş… / 13.06.2022