Kanserin görülme sıklığını iki temel faktör etkiler. Bunlar kalıtımsal faktörler ve çevresel faktörlerdir. Kalıtımsal faktörler, ailemizden aldığımız genetik mikrastır ve değişmesi mümkün değildir. Çevresel faktörler ise, sigara içimi, sağlıksız beslenme, fiziksel aktivite yetersizliği, obezite, belirli bazı enfeksiyona neden olan organizmalar, bazı ilaç tedavileri, güneş ışınları, besinlerin içerisinde bulunan kanser yapıcı maddeler, çalışma alanlarında bulunabilecek kanser yapıcı öğeler ve soluduğumuz havada, içtiğimiz suda ve besinlerimizin temelini oluşturan toprakta bulunabilecek kanser yapıcı ajanlardır. Bu nedenle kanseri bir alın yazısı olarak görmek doğru değildir.& Günde en az 5 porsiyon çeşitli renkte meyve ve sebze tüketin & Sağlıklı kilonuzu sürdürebilmek için kalorisi düşük yiyecek ve içecekler tercih edin & İşlenmiş tahıl ürünleri yerine, tam tahıllı ürünleri tercih edin & Kırmızı et tüketimini sınırlandırın, işlenmiş et ürünleri (sucuk, salam, sosis, hazır köfte vs.) tüketmeyin & Sigara içmeyin & Haftada 5 gün en az 30 dk. lık orta derecede fiziksel aktivite yapın & Sağlıklı kilonuzu hayatınız boyunca sürdürün Bitkiler, besinler tarafından üretilen çok çeşitli bileşiklerden ileri gelmektedir. Bu bileşikler meyvelerde, sebzelerde, fasülyede, tahıllarda ve diğer bitkilerde bulunmaktadır. Çok çeşitli fitokimyasal içeren sebze ve meyvelerin tüketimi arttırılarak kanser riskinin % 30 ila % 40 oranında azaltılabileceği bilim adamları tarafından bulunmuştur. Antikanserojen aktivite gösteren karotenoidlerden biri olan likopen, domateste bulunan vitamin A benzeri bir bileşik olup prostat, meme ve akciğer gibi bazı kanser türlerinde kanser riskini azalttığı yönünde araştırmalar mevcuttur. Likopenin antikansorejen etkiyi antioksidan özelliği ile yerine getirdiği düşünülmektedir. Son yıllarda 47 bin kişi üzerinde yapılan bir çalışmada, domates ve ürünlerini haftada 10 porsiyon ve daha fazlasını tüketenlerde prostat kanser riskinin yüzde 35 oranında azaldığı kanıtlanmıştır. Yapılan çeşitli araştırmalar sonucu, mandalinada bulunan ve ona turuncu rengini veren karoten maddesinin sağlık üzerine birçok olumlu etkisi ortaya kondu. Japonya'da yapılan iki farklı çalışmaya göre karoten deposu olan mandalinanın, kansere yakalanma riskinin azalttığı azalttığı bulundu. Mandalinanın bunun yanında karaciğer hastalıkları, damar sertliği ve şeker hastalığı riskini azalttığı, mandalina suyu içen hepatit hastalarının ise karaciğer kanserine yakalanmadıkları tespit edildi.Sarımsak yüksek miktarda saponin, fosfor, potasyum, kükürt, çinko, orta miktarda selenyum, A ve C vitaminleri ile az miktarda da kalsiyum, magnezyum, sodyum, demir, manganez ve B kompleks vitaminlerini içerir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.