Dış politikada genel strateji, olağanüstü gelişmeler olmadan değiştirilmez. Ancak gerektiğinde taktik değiştirilebilir. Sıklıkla eylem ve söylem değişikliği yapan ülkelere güvenilmez ve saygı duyulmaz. AKP hükümeti, bu temel ilkelere uymadığından, dış politikada tam bir şaşkınlık hali yaşamaktadır. Bunu gizlemek ve doğal göstermek için de şöyle bir savunmada bulunuyorlar: "Bugüne kadar dışa kapalı bir dış politika yürütülmüş, tarihimize ve coğrafyamıza sırt dönülmüştür. Özellikle İslâm coğrafyasıyla hiç ilgilenilmemiştir. İşte bu anlayış yıkılmış, aktif dış politikaya geçilmiştir."İslâm coğrafyasının sorunlarıyla elbette ilgilenilmeli, ama bu, başkalarının hesabına olmamalıdır. İslâm coğrafyası için ABD, 'Büyük Ortadoğu Projesi' adıyla bir proje ortaya koymuş, ABD Başkanı ile Başbakan Erdoğan da projenin eş başkanlığını üstlenmiştir. Eş başkanlıklar, eşit güce sahip olanlar arasında kurulur. ABD ile Türkiye eşit güçte olmadığı için eş başkanlık sözdedir, gerçekte ise yardımcılık, taşeronluk söz konusudur. Nitekim yaşanan olaylar, bunu açık olarak göstermektedir. AKP hükümetinin, İslâm coğrafyasıyla ilgilenmesi kendi inisiyatifiyle olsa ne âlâ. ABD yetkilileri, AKP hükümetini,"Ortadoğu'yu asırlarca idare ettiniz, o bölgeyi en iyi siz bilirsiniz" diyerek, politikalarına taşeron olmak için teşvik etmiştir.ABD, çeşitli sosyal bilim alanlarından seçilmiş uzmanları, İslâm coğrafyasında inceleme ve araştırma yapmak için görevlendirmiş. Dahası, İngilizlerin tarihi arşivlerinden ve çalışmalarından yararlanmış. Bütün bunlara rağmen İslâm coğrafyasında amacına ulaşamamıştır. Yerli işbirlikçiler sayesinde şimdilik başarılı görünse de gerçek budur.Türkiye, İslâm coğrafyasını tanıma açısından ABD'den daha önde mi? Hayır, tam aksine, İslâm ülkelerini tanıyan kişilerden yoksunuz. Dışişleri Bakanlığı'nda İslâm ülkeleri üzerinde araştırma yapmış kaç diplomata sahibiz? 'Ortadoğu uzmanı' diye bilgisine başvurulanların çoğu, o bölgede muhabirlik yapmış, mezhep ile tarikatın farkını dahi bilmeyen gazetecilerden oluşuyor. Ne demek Ortadoğu uzmanı? Ortadoğu'da birçok devlet var. Her devlet için birkaç uzman yetiştirmek gerekmez miydi? Ortadoğu uzmanı denilip geçiliyor. Hâlbuki Ortadoğu'yu tam olarak tanımak için İslâm'ı ve Batılıların İslâm üzerinde oynadıkları tarihi oyunları, mezhepleri, tarikatları, aşiretlerin yapısını çok iyi bilmek gerekir. Osmanlı devlet adamları, bunları bilerek ve kuyumcu ustalığıyla işleyerek bir denge kurmuşlar. Böylece asırlarca o bölgeyi barış, huzur ve refah içerisinde idare etmişlerdir. AKP hükümeti ise, hiçbir tarihi birikimden yararlanmadan ve hiçbir araştırma yapmadan, ABD'nin teşvikiyle körü körüne Ortadoğu bataklığına saplanmıştır. Diplomatlar derler ki: "Ortadoğu'da denklem her an değişir." Denklem değiştiği halde, politikanızı değiştirmezseniz, ülkenizi felâkete sürüklersiniz. Maalesef Türkiye, bugün bunu yapmaktadır. AKP hükümetinin eski Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış da, aynı kanaati paylaşanlardandır. Diyor ki: "Türkiye'nin Ortadoğu'ya yönelik dış politikasını masaya yatırıp inceden inceye neler yapılması gerektiğini görmek gerekir. Ortadoğu'da ve Suriye'de koşullar değişti. Türkiye, bu koşullara ayak uyduramadı." Uydurmak için de hiçbir adım atmadı. İnadına "Esad gidecek, Esad katildir" diyerek, gerçek katilleri, baş kesenleri, Müslümanların başına belâ etti.Evet, dış politika dışa açılmayı, dış dünyada milli çıkarları korumayı ve artırmayı gerektirir. Ancak AKP hükümetinin yaptığı dışa açılmak değil, tamamıyla saçılmak ve savrulmaktır. Öyle bir savrulmuşlar ki, artık ipin ucunu tutamıyorlar. Yeniden toparlanmak için bu kadronun ve bu anlayışın değiştirilmesi kaçınılmazdır.
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
- İnsan hakları ve ihlâlleri / 01.02.2019
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018