İsmail Hami Danişmend ismini, bilmem bilir misiniz? Osmanlı devleti üzerine İslam Medeniyeti ve Türkler üzerine sayısız eseri olan bir ilim insanı.
Danişmende göre devletleri kuran ve ayakta tutan iki ana unsur vardır.
1-Maddi unsurlar
2-Manevi unsurlar
Danişmend maddi unsuru, toprak, asker, millet vb. öğelerle tanımlarken manevi unsuru da din, ahlak, gelenek ve görenek olarak tanımlamakta ve şu hayati noktayı eklemektedir;
"Eğer bir toplum maddi unsurunu kayıp etmiş olsun manevi unsurları sağlam ise yeniden bir devlet kurabilir.
Eğer bir toplumun maddi unsurları ayakta ama manevi unsurlarını kayıp etmiş ise maddi unsurlarını da kayıp edecek ve bir daha devlet kuramayacak. Ve o toplum başka milletlerin uşağı durumuna düşecektir."
Danişmend Hocanın dediklerini doğrular birkaç örnek verelim; Endülüs'teki İslam devleti son dönemlerine bakıldığında maddi unsuru ayakta olmasına rağmen manevi unsurlarını tamamen kayıp ettiler.
Müslümanlar Kur'an'dan ziyade Aristo ve Eflatunu öne çıkarmaya başladılar, Yahudi ve Hristiyanlar ile diyalog içerisinde olup kendi inanç ve akaitlerini bozmaya başladılar.
İçki, fuhuş, faiz, adam kayırma, rüşvet toplumda artmaya başladı. Sonuç; İspanyollar geldi Endülüs'ü yıktı bir tane bile Müslüman bırakmadı.
Endülüs'te böyle oldu da (!) Anadolu da olmadı mı?
Anadolu Selçuklu Devleti en parlak dönemi Alaaddin Keykubad zamanıdır.
Devletin maddi unsurları güçlü olduğu gibi manevi unsurlar da güçlüydü. Çünkü Mevlana, Hacı Bektaş-ı Veli, Yunus Emre ve Ahi Evran bu dönemde halkın eğitim ve ahlakı için çalışıyorlardı. Devlet de bu mana erlerine sahip çıkıyordu.
Keykubad'ın zehirlenerek öldürülmesinden sonra devlet kademelerine gelenler, Frenklerden oluşan ordular kurarak Anadolu'da, Türkmen katliamına başladılar.
Bu mana erlerine düşman oldular. Devlet kademelerinde zevki sefayı artırırken içki ve fuhuş toplumda yaygınlaşmaya başladı.
Sonuç; Moğollar geldi. Anadolu'da tabiri caizse taş üstünde taş bırakmayarak, büyük bir katliam yaptı. Selçuklular yıkıldı.
Aynı kaderi Osmanlı da yaşadı. Kuruluş döneminde Şeyh Edebali'nin, Hacı Bektaş'ın dualarını alan, onlara hürmet eden Osmanlı devlet yöneticileri zamanla bunlardan vaz geçmeye başladı.
Devlet kademelerini tamamen devşirmelere bıraktı ki, zamanla bunların Müslüman olup olmadığına bile dikkat edilmedi.
Türkler, devlet kademelerinden atıldı. Padişahlar eşlerini hep Yahudi ve Hıristiyanlardan seçtiler.
Saray ve devlet kademelerindeki bu bozulma zamanla topluma da sirayet etmeye başladı.
1600 yıllardan itibaren devlette rüşvet iltimas artarak, liyakat ortadan kalktı. Maneviyat erleri hor görülerek, 'molla' denilen İngiliz Sömürge bakanlığının Osmanlı medreselerine yerleştirdiği misyonerler itibar görmeye başladı.
Bazıları Osmanlı'ya toz kondurmaz ama 1600'lerden itibaren Osmanlı toplumu çürümeye başlamıştır.
İçki kullanımı, fuhuş, oğlancılık giderek artmış 1800'lerden sonra ise homoseksüellik devlet tarafından serbest bırakılmıştır.
Faiz meşru hale getirilmiş. Batılılaşma özendirilmeye çalışılmıştır. Aile hayatı bitmiş. Sonuçta toplum bitmiş ve 600 yıllık devlet yıkılıp gitmiştir.
Bu örnekleri başka devletlerle de çoğaltabiliriz. Eğer bugün biz, devletimizin yıkılmasını istemiyorsak aynı hatalara düşmememiz, devleti oluşturan hem maddi, hem de manevi unsurlara sahip çıkmamız gerekmektedir.
Bugün konuşulan belki maddi kayıplardır ama asıl kayıpları maneviyatta yaşıyoruz.
Bakın topluma. Kur'an'da geçen kavimlerin helak olmasına sebep olan bütün günahlar, ahlaksızlıklar her tarafı sarmış ve kimsenin de itirazı yok.
Yöneten de, yönetilen de faizi benimsemiş. Zinanın suç olması onaylanmış. Rüşvet, yolsuzluk, adam kayırma paçalardan damlıyor.
Tarih yazdı ki; gidiş böyle olursa sonuç aynı olur.
Tahsin Aydın / diğer yazıları
- Devlet ve Hüseyin Baş / 26.09.2022
- Tarihi dizilerden öğrenmek / 07.12.2020
- Baba acısı nasıl tarif edilebilir ki! / 20.04.2020
- Terhis edilen ordu / 28.05.2019
- 31 Mart Vakası / 27.05.2019
- ‘Bozkurtların Ölümü’ / 21.05.2019
- Devlet nasıl yıkılır? / 16.05.2019
- İstibdat / 14.05.2019
- O, tarihi çok iyi analiz ederdi / 08.05.2019
- Atatürk diyor ki / 07.05.2019
- Tarihi dizilerden öğrenmek / 07.12.2020
- Baba acısı nasıl tarif edilebilir ki! / 20.04.2020
- Terhis edilen ordu / 28.05.2019
- 31 Mart Vakası / 27.05.2019
- ‘Bozkurtların Ölümü’ / 21.05.2019
- Devlet nasıl yıkılır? / 16.05.2019
- İstibdat / 14.05.2019
- O, tarihi çok iyi analiz ederdi / 08.05.2019
- Atatürk diyor ki / 07.05.2019