Toplumda dert üretenler, topluma dert üretenler yığın yığın ve fakat dertlere derman bulmaya sıra gelince herkes dört bir yana dağılıyor.
Dertlere derman bulmakla, var olan ve ortaya çıkmakta olan problemlere çözüm yolları bulmakla mükellef olan yönetim katı ise dertlerin dillendirilmesinden son derece rahatsız oluyor.
Yıllardan beridir sergilenen tutum ve davranışlardan anlaşılan şu; derdi olan kendi derdi ile ve kendi kendine dertleşebilir ama çıkıp ta üçüncü şahıslarla, hele hele kameralar önünde, sosyal medya mecralarında bu dertlerini kimselerle paylaşmasın.
Fertler, aileler ve bütün bir toplumu oluşturan sosyal guruplar, içine düştükleri, çoğu zaman da düşürüldükleri dertlerini dillendirdikleri zaman aynı dertten mustarip nice kitlelerin olduğu ortaya çıkacağı için bu durum iktidar sahiplerinin uykularını kaçırıyor.
Dert sahiplerini susturmak için sarf ettikleri enerjiyi, dertlerine derman bulmak uğrunda harcasalar bu işte herkesin kazançlı çıkacağı ortada iken ne hikmetse her defasında aksi tutum tercih ediliyor.
Toplumun bütün katmanlarında, hemen hemen her sektörde, her sosyal sınıfta dert sahipleri gözlerini ve kulaklarını dört açmış derman beklerken, iktidar sahipleri, adeta dertten ve ıstıraptan ötürü kıvranan kitlelerin ağlamalarını da yasaklarcasına yükselen her sesi, her sayhayı kendi aleyhlerinde zannederek susturmak telaşına düşüyorlar.
Nice yıldır uygulanan bu metodun ve sergilenen bu tavrın kime ne kazandırdığına dönüp bir bakmak gerek.
Acıdan, ıstıraptan, haksızlıktan, yolsuzluktan, zulme ve gadre uğramış olmaktan ötürü seslerini yükselten kitleleri zorla ve baskı ile susturmak yöneticilere ne kazandırdı ve yönetilenlere ne kazandırdı?
Sustuk ve susturulduk ta ne oldu?
Dertler mi bitti, mevcut dertlere derman mı yetişti?
İşsizler işe ve aşsızlar aşa mı kavuştu?
Hemen her sektörde üretimi ve istihdamı artırarak dünyanın dört bir yanına ihracata mı başladık, yoksa en hayati ihtiyaçlar konusunda dahi hepten ithalatçı bir ülke mi olduk?
İnsanlar, kitleler muhtaç oldukları dermana kavuşsalar, yaşadıkları problemler noktasında çözüme ulaşsalar, dara düştüklerinde sahipsiz ve kimsesiz olmadıkları duygusunu doya doya yaşasalar niye bağırsınlar, neden şikayet etsinler ki?
Dertlere derman bulmak, dertlilerin derdine derman olmak gerek.
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Çocukluğumuzun ramazanları / 07.03.2025