Başbakan Erdoğan İtalya dönüşünde ayağının tozuyla bir mağaza açılışına kaıldı.
Erdoğan, kendi partisinden Milletvekili olan Çetinkaya ailesinin mağaza açılışına katılmasının özel bir yakınlıktan kaynaklanmadığını, bu konuda ayırım gözetmeyeceklerini, bu ülkede yatırım yapan herkesin yanında olduklarını ifade etti.
Tek dertlerinin istihdam olduğunu ifade eden Erdoğan ekonomide patlama yaşanması için az bir süre kaldığını ve her şeyin yolunda, gittiğini ileri sürdü.
Ben merak ediyorum, üç beş mağaza ve market açılışları yaparak ekonomide nasıl bir patlama yaşanacak?
Başbakan Erdoğan, her ne kadar mağaza ve market açılışlarında tek derdimiz istihdam deyip dursa da hükümetin ekonomide tek derdinin IMF'ye taahhüt ettiği borçları çevirmek ve faiz dışı fazla hedefini tutturmak.
Bunun içinde, iddia ettiğinin tam aksine kamu ve özel harcamaları kısarak talebi daraltıyorlar.
Düşük kur, yüksek faiz uygulaması ile tüm özel tasarrufları iç borç yolu ile piyasadan çekerek, kamu tasarruflarını ve döviz gelirlerini de borç faizlerine plase ederek büyüme ve istihdamın önünü büsbütün tıkadıkları halde nasıl oluyor da milletin karşısına çıkıp ekonomide patlamanın yakın olduğundan dem vurabilirler?
Vatandaş da bu söyleme kanıp ha bugün ha yarın diye ümitlerini ve beklentilerini sürdürüyor.
İyi ama geleceğe dair iyimserliğimizin devam edebilmesi için geleceğe dönük iyi işaretlerin olması gerekmiyor mu?
Vatandaşın satın alma gücü her geçen gün düşüp geliri ile gideri arasındaki açık kapanıyor mu, yoksa açılıyor mu? Açılıyor. Vatandaş yapılan araştırmalara göre ihtiyaçlarını pazar artıklarından, eski eşya pazarından gidermeye başlamış.
Bütçe açığı artıyor mu? Azalıyor m? Yatırım ve personel harcaması kısılmasına rağmen faiz harcamaları bütçe açığını her geçen gün büyütüyor.
Dış ticaret açığı, cari işlemler açığı düşük kur sayesinde her geçen gün 2001 Şubat krizi öncesine dönüyor.
Mehmetçiğin kanını dövize çevirmeleri dahi bu göstergeleri tersine döndürmeyeceğine göre neye güveniyorlar?
Onlar cevap veremediği için sormasalar da sen sor ey vatandaş!
Ne kadar erken sorarsan o kadar erken çıkış yoluna ulaşırsın.
Yoksa Kasım ve Şubat krizleri gibi bir kriz patlaması ile uyanırız.
O zaman da iş işten geçmiş olur.
Erdoğan, kendi partisinden Milletvekili olan Çetinkaya ailesinin mağaza açılışına katılmasının özel bir yakınlıktan kaynaklanmadığını, bu konuda ayırım gözetmeyeceklerini, bu ülkede yatırım yapan herkesin yanında olduklarını ifade etti.
Tek dertlerinin istihdam olduğunu ifade eden Erdoğan ekonomide patlama yaşanması için az bir süre kaldığını ve her şeyin yolunda, gittiğini ileri sürdü.
Ben merak ediyorum, üç beş mağaza ve market açılışları yaparak ekonomide nasıl bir patlama yaşanacak?
Başbakan Erdoğan, her ne kadar mağaza ve market açılışlarında tek derdimiz istihdam deyip dursa da hükümetin ekonomide tek derdinin IMF'ye taahhüt ettiği borçları çevirmek ve faiz dışı fazla hedefini tutturmak.
Bunun içinde, iddia ettiğinin tam aksine kamu ve özel harcamaları kısarak talebi daraltıyorlar.
Düşük kur, yüksek faiz uygulaması ile tüm özel tasarrufları iç borç yolu ile piyasadan çekerek, kamu tasarruflarını ve döviz gelirlerini de borç faizlerine plase ederek büyüme ve istihdamın önünü büsbütün tıkadıkları halde nasıl oluyor da milletin karşısına çıkıp ekonomide patlamanın yakın olduğundan dem vurabilirler?
Vatandaş da bu söyleme kanıp ha bugün ha yarın diye ümitlerini ve beklentilerini sürdürüyor.
İyi ama geleceğe dair iyimserliğimizin devam edebilmesi için geleceğe dönük iyi işaretlerin olması gerekmiyor mu?
Vatandaşın satın alma gücü her geçen gün düşüp geliri ile gideri arasındaki açık kapanıyor mu, yoksa açılıyor mu? Açılıyor. Vatandaş yapılan araştırmalara göre ihtiyaçlarını pazar artıklarından, eski eşya pazarından gidermeye başlamış.
Bütçe açığı artıyor mu? Azalıyor m? Yatırım ve personel harcaması kısılmasına rağmen faiz harcamaları bütçe açığını her geçen gün büyütüyor.
Dış ticaret açığı, cari işlemler açığı düşük kur sayesinde her geçen gün 2001 Şubat krizi öncesine dönüyor.
Mehmetçiğin kanını dövize çevirmeleri dahi bu göstergeleri tersine döndürmeyeceğine göre neye güveniyorlar?
Onlar cevap veremediği için sormasalar da sen sor ey vatandaş!
Ne kadar erken sorarsan o kadar erken çıkış yoluna ulaşırsın.
Yoksa Kasım ve Şubat krizleri gibi bir kriz patlaması ile uyanırız.
O zaman da iş işten geçmiş olur.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
İbrahim Berk / diğer yazıları
- Cübbe düştü haç göründü / 07.01.2020
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014