Çocukları uzun namlulu silahlarla tarıyorlar

21. yüzyıla girmeden evvel Ramazanlar çok daha hararetliydi. Özellikle dinci söylemlerle siyaset yapanlar, dini yapılar ve yardım kuruluşları sanki Türkiye'ye hakim olmuş, din adına başkası laf edemez gibi bir hava oluşurdu. 
Bu söylemlerde baskın gen Filistin, hedef İsrail ve yanında ABD idi. Afişler, eylemler, sabah namazları, Cuma çıkışları, beddualar alır başını giderdi. Paralar bile Filistin adı altında toplanırdı. 
Sonra ne oldu, nasıl olduysa Filistin halkının avukatlığını yapan kişi ve kuruluşlar nasıl bir hali ruhiyata girdilerse zamanla Filistin söylemleri ve eylemleri azaldı ve son 10 yılda da neredeyse bitti. Ama Filistin'de, Yahudi zulmü bitmedi, bitmeyecekte. 
Ramazandayız dimi? İçim yandı içim. 1 Haziran tarihli haber bültenlerinden Yahudi askerleri, 16 yaşlarındaki Filistinli bir kızımıza uzun namlulu silahlarla ateş ediyor ve ağır yaralıyor. Müslüman kız can çekişiyor. Etrafında Yahudi asker ve Yahudi yerleşimciler. Bin bir hakaret ediyorlar. Saatler sonra hastaneye götürülüyor. Belki de şehit olmuştur. 
Bunlar uydurma değil. Birçok haber kanalı yayınladı. Biraz araştırdım. Buna benzer vahşet ilk değil. 8 Mayıs 2017'ta Doğu Kudüs, Şam kapısında nöbet tutan İsrail polisi, 16 yaşındaki Fatıma Hacici'yi taramış, en az 20 merminin isabet ettiği Filistinli genç hayatını kaybetmişti.
13 Şubat 2016 Batı Şeria'nın El-Halil kentinde, Filistinli bir genç kızın, İsrail askerleri tarafından uzun namlulu silahlarla taranarak öldürüldü.
19 Ekim 2016 Nablus kenti yakınlarındaki askeri kontrol noktasında 19 yaşındaki Filistinli bir kız, vurularak öldürüldü.
23 Eylül 2015 İsrail askerleri, Filistin'in El Halil kentinde kontrol noktasına yaklaşan 18 yaşındaki Filistinli kız Hudeyl Huşlemun'u vurdu. 
İsrail askerleri, ambulansın yaralı kızı almasına izin vermedi. Hudeyl yarım saat yerde acı içinde yattıktan sonra ancak hastaneye kaldırılabildi. Ancak tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Daha yazayım mı! Bu katliamlara mazeret olarak İsrail hükümeti ne diyor biliyor musunuz? Bu genç kızlar, yani çocuklar uzun namlulu silahlar ile donanmış askerlere bıçakla saldırmaya kalkmış ve bu yüzden öldürülmüşler. Allah, sizi kahretsin.
Ya bu zulme sessiz kalan Müslümanlara ve bu Müslümanları yönetenlere ne demeli? Benim bir şey dememe lüzum yok. Allah ve Resulü denilecek olanı demiş zaten. Beraberdirler, ortaktırlar, onlardandırlar?
1969'da Mescid-i Aksa yakıldığında İsrail Cumhurbaşkanı, 'İslam ülkelerinin, Müslümanların, kendilerini yok edeceklerini korktukları için o gece uyuyamadıklarını ama ertesi gün kimseden ses çıkmayınca Müslümanların özlerini kaybettiklerini anladık' demişti. 
Bakın! Ortadoğu yanıyor ama İsrail gündem de yok. Niye? İsrail vahşetse vahşet, katliamsa katliam yapıyor ama gündem de yok. Tepki de yok. Neden?
Esad'a, Saddam'a, Kaddafi'ye, Mübarek'e, Sisi'ye vs. posta koyanlar neden İsrail'e, Benyamin'e ses çıkaramıyorlar?
Aylan bebek için ortalığı ayağa kaldıranlar, Halep'te insanlık ölüyor, diyenler (ki tepki şart) uzun namlulu silahlarla taranan genç kızlarımızın hesabını neden sormuyorlar?
Allah (c.c) adalet sahibidir. Gücü yettiği halde bir kötülüğe engel olmayan, ses çıkarmayan, kalbiyle buğz etmeyenlere karşı da Allah (c.c.) intikam sahibidir.
Hele hele zalimle iş birliği yapanlara karşı azabı şiddetlidir. 
Zulme sessiz kalmakta zulümdür.