logo
28 NİSAN 2025

Canın bedeli hapis değil candır

17.08.2020 00:00:00

Konunun önemini anlamak ve anlatmak için bu örnekleri yazmak zorundayım. Gerçi bunların hepsini sizler de gördünüz, duydunuz.

'Öldürdüğü kız arkadaşını valize koyup çöpe attı.'

'Barışmaya gittiği eşinin evinde cinnet geçiren koca eşini, annesini, babasını katletti.'

'Kızının gözü önünde karısını 30 bıçak darbesiyle öldürdü.'

'Öldürdüğü genç kadını ormana götürerek bir varil içerisine koydu ve üzerine beton döktü.'

'Kadıköy'de çöp konteynırında parçalanmış kadın cesedi bulundu.'

'Uzaklaştırma kararı bulunan eski koca, eşinin yaşadığı daireye balkondan girerek katliam yaptı.'

'Aftan yararlanan X kişi, daha önce yaraladığı eşini öldürdü.'

'Aftan çıktı iki saat sonra cinayet işledi.' gibi her yıl en az 350-400 kadın cinayeti işleniyor.

Diğer taraftan sadece geçen yıl basına yansıyan 2 bin 279 cinayet haberi var. Yani her gün 6'dan fazla cinayet işleniyor.

Diğer taraftan çocuklara yönelik taciz, tecavüz, katliam ve organ kaçakçılığı haberleri insanın ruh halini bozuyor. 

Ama bunlar maalesef yaşadığımız gerçekler! Bu gerçekleri herkes de kabul ediyor. 

Peki, çözüm makamında olanlar ki, sadece iktidar değil bütün partiler ne yapıyor?

İktidara bakarsak, rakamlar vererek kendilerini aklamaya diğer bir ifadeyle 'daha ne yapalım' demeye çalışıyorlar. Hatta İçişleri Bakanı Süleyman Soylu; "Ülkemizde kadına yönelik şiddetle ilgili alınan tedbirler ve kanunlar konusunda dünyanın ötesinde" cümlesini bile kurdu. 

Muhalefet de rakamlar vererek gidişatın vahametini dile getirip iktidarı suçlamaya çalışıyorlar.

Bugünlerde ise gündemde İstanbul sözleşmesi var ve bütün bu vahşeti adeta sözleşmeye sığdırdılar, "İstanbul'dan çıkarız, Ankara sözleşmesi yaparız" cümleleriyle siyaset ve algı yönetimi yapıyorlar. 

Ama kan, vahşet her gün artarak devam ediyor. Çözüm İstanbul, Ankara, Brüksel vs. değil.

Önce insan eğitimi, sonra da ceza sistemidir. 

Bugün her evde televizyon var. İnternet var. 1 milyon 200 bini aşan dev öğretmen kadromuz var. Diğer taraftan kadro alamamış 700 binden fazla eğitmenimiz var.

Her ilde üniversiteler, on binlerce akademisyen, kültür merkezleri, toplantı salonları var.

Artı 85 binden fazla cami, emeklilerle beraber 400 binden fazla dini eğitim almış, milletin önüne geçmiş insanlarımız var.

Bu kadrolarla teknolojiyi kullanıp, insanımızı eğitebiliriz. En azından dini, milli ve sosyal hayat konusunda bilgilendirebiliriz.

Diğer başlığım ise ceza. Bugün uygulanan ceza sistemi hem adalete, hem suçluya, hem mağdura, hem de topluma haksızlık ediyor.

Düşünebiliyor musunuz! Devlete, millete kuruşun sıkan terörist de, darbe kalkışması yapan hainler de, çocuklara tecavüz edip, katleden sapıklar da, kadınları öldüren caniler de, yol verme kavgasında karşısındakini katledenler de, miras kavgasında annesini, babasını, kardeşini katledenler hapis cezası ile cezalandırılıyor, cep telefonu çalan da, cumhurbaşkanına veya vekillere hakaret eden de hapis cezası ile cezalandırılıyor.

Böyle bir adalet sistemi olabilir mi?

Merhum Prof. Dr. Haydar Baş hocamın eşsiz eserlerinden olan 'Veda Hutbesinde İnsan Hakları' adlı eserindeki şu tespitleri inananlar için çaredir, çözümdür, kurtuluştur.

Baş Hocamız şöyle diyor;

"İslam'da ceza mantığı oldukça hassastır… İslam, suçluya hasta gözüyle bakar. Cezadan maksat hastayı iyi etmek ve topluma kazandırmaktır… Bu bakışın gayelerinden biri de, onu hesap gününe hazırlamaktır ve kurtuluşuna vesile olmaktır…

İşlenen suçun cezasının dünyadayken insana, Cenab-ı Hakk'ın koyduğu ölçüler dâhilinde verilmesi, suçluya ahiret azabından kurtuluş ümidi bahşeder. Bir başka deyişle suçlu temizlenir…

Her şeyden evvel işlenen bir kötülük, kimin hukukunu ihlaldir, ceza ona göredir. 

İşlenen suçun çeşidi ve boyutu nedir? Tatbik edilecek ceza ona göredir. 

Hangi hukuk ihlali söz konusudur? Allah'ın (c.c) hukuku mu? Amme hukuku mu? Şahsın hukuku mu? Hangisi ve nasıl? Ceza buna göredir…

Bir hukuk sisteminde adaletin ihlali ya az bir suça, büyük bir ceza, ya da ağır bir suça, hafif bir ceza şeklindedir. Her ikisi de zulümdür. 

Ya suçluya haksızlık yapılır, ya da mağdura… Her ikisi de haksızlıktır. Adalet ise haklıya, hakkını gerekli ve yeterli şekilde vermek, haksıza da yaptığı haksızlık oranında haddini bildirmektir…" (Veda Hut. İnsan Hak. s.236-241)

Bugün İstanbul sözleşmesini imzalayıp şimdi Ankara sözleşmesi yaparız, diyenlere, İstanbul sözleşmesini, dinimiz açısından sakıncalı bulanlara, ve İstanbul sözleşmesini hak, adalet hatta yaşam olarak görüp savunanlara, bu vahşi cinayetlere isyan edenlere diyorum ki, canın bedeli candır.

Kasten insan öldüren, çocuklara tecavüz eden, vatana ihanet edenlerin cezası 30, 50 veya 800 yıl ya da müebbet, ağırlaştırılmış müebbet filan değildir. İdamdır.

Din üzerinden siyaset yapanlara diyorum ki, ölçünüz, inancınız ise buyurun idam cezasını getirin.

Çağdaşlık, özgürlük vs. adına siyaset yapanlara da diyorum ki, insan haklarını, yaşam hürriyetini savunuyorsanız buyurun idamı getirin.

Ama idamı gündeme bile getiremezler. Neden? Çünkü Brüksel'den korkuyorlar, AİHM'den korkuyorlar.

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Akın Aydın / diğer yazıları
Samsun'da heyelan
2'si çocuk 3 kişi enkaz altında
Fransa'da yangın faciası
Rizeli ailenin 3 çocuğu hayatını kaybetti
Elazığ'da 4,9 büyüklüğünde deprem
Merkez ilçesi Sivrice ilçesi
5. yıldıza 5 gollü selam
Fark 5, gol 5, kalan maç 5
Trabzon’da gol fırtınası
Trabzonspor 4 Alanyaspor 3
Demokrasiye darbe
BTP Karaman il kongresine skandal engel
Hakan Fidan'dan PKK mesajı
'Sistemden çıkacaktır'
'Korkmuyoruz, susmuyoruz, alışmıyoruz!'
Karaman kongresinin engellenmesine tepki
BM katliama karşı ses verdi
BM Raportörü Albanese'den İsrail'i durdurun çağrısı
Modi söz verdi: Adalet sağlanacak
Kanlı saldırı için Hint liderden söz
İstanbul'da hasar tespit çalışmaları sürüyor
15 bin bina uzmanlarca incelendi
Türkiye'de bunu hiçbir otel yapamaz!
O ülkede İsrailli turistlerden taahhüt istendi
BTP kongresine son dakika engeli
Karaman'da hukuksuz uygulama
İsrail'in o üssü vuruldu
Husilerin balistik füzesi tam isabetle vurdu
Trump'ın gözü bu kanallarda
Panama ve Süveyş'ten serbest geçiş istedi
Samsun'da heyelan
2'si çocuk 3 kişi enkaz altında
Fransa'da yangın faciası
Rizeli ailenin 3 çocuğu hayatını kaybetti
Elazığ'da 4,9 büyüklüğünde deprem
Merkez ilçesi Sivrice ilçesi
5. yıldıza 5 gollü selam
Fark 5, gol 5, kalan maç 5
Trabzon’da gol fırtınası
Trabzonspor 4 Alanyaspor 3
Demokrasiye darbe
BTP Karaman il kongresine skandal engel
Hakan Fidan'dan PKK mesajı
'Sistemden çıkacaktır'
'Korkmuyoruz, susmuyoruz, alışmıyoruz!'
Karaman kongresinin engellenmesine tepki
BM katliama karşı ses verdi
BM Raportörü Albanese'den İsrail'i durdurun çağrısı
Modi söz verdi: Adalet sağlanacak
Kanlı saldırı için Hint liderden söz
İstanbul'da hasar tespit çalışmaları sürüyor
15 bin bina uzmanlarca incelendi
Türkiye'de bunu hiçbir otel yapamaz!
O ülkede İsrailli turistlerden taahhüt istendi
BTP kongresine son dakika engeli
Karaman'da hukuksuz uygulama
İsrail'in o üssü vuruldu
Husilerin balistik füzesi tam isabetle vurdu
Trump'ın gözü bu kanallarda
Panama ve Süveyş'ten serbest geçiş istedi
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.