Enflasyonun hedeflenenden daha düşük çıkması, yine rantiyeye yaradı.
Enflasyonun düşüşüne dar gelirli vatandaş sevinemedi. Çünkü enflasyon düşerken faizlerin yükselmesine hükümetin aldığı çarpık karar eklenince dar gelirli çalışanlar mağdur edilirken devlete para satan rantiye zengin edildi.
Meclis'e sevk edilen zorunlu Tasarruf Yasa Tasarısı'na göre ödemesi 5 yıla yayılan nemalara, enflasyon kadar faiz işletilecek. Bu durumda hükümet 2003 yılında enflasyonu yüzde 20 olarak öngördüğüne göre işçi ve memurun nemalarına yüzde 20 faiz işletilecek. Böylece devlet, bu yasa tasarısına göre çalışanları Tasarruf Teşvik Fonu'na tasfiye edecek olursa, Hazine borçlanmada ucuz yeni bir kaynak bulmuş olacak. Oysa aynı Hazine'nin planlarına göre 2003 yılında devlete borç verenler ortalama yüzde 47 faiz kazanacaklar.
Hazine bu yıl 86 katrilyon yani 50 milyar dolar civarında iç piyasadan borçlanmayı öngörüyor. Zorunlu Tasarruf hesabındaki para 2002 sonu itibari ile 14 katrilyon lira civarında olacak. Bu paranın 1.7 katrilyon lira civarındaki ana para bölümü faizlendirilmeyecek. Anaparanın 2003'ün Temmuz ayında bir kerede ödenmesi planlanıyor.
Geriye kalan 13 katrilyon liralık bölüm ise aylık enflasyona göre değerlendirilecek.
Zorunlu Tasarruf hesabının tasfiyesi 5 yıl sürecek. Eğer bu günkü şartlar korunursa çalışanlar reel faiz alamayacak, sadece enflasyon kadar parayı koruyacak.
Hükümet "daha makul bir yol bulamadık" diyor. Ama aynı hükümet Hazine'ye borç veren bankalara enflasyon + % 25 civarında faiz ödeyecek.
Hükümetin ekonomi politikalarındaki kararsızlığı, çelişkili tutumları, AB, Kıbrıs ve Irak konusundaki gel-gitleri faiz oranını yükselttikçe çalışanın mağduriyeti artarken borç veren tefecilere aktarılan pay büyüyor.
Daha ilk ayda faizler 10 puan yükselerek yüzde 50'lerin üzerine çekti.
Hazine bir hafta içinde 8 katrilyon borçlanacak. Hazine yüzde ellinin üzerinde bir faiz ödeyerek yeniden borçlanacak.
Faizlerde bu yükseliş devam ettikçe enflasyonda öngörülen yüzde 20'lik düşüş soygunu daha da artıracak çözüm enflasyondaki düşüşle paralel olarak faizleri düşürmek. Bunun yolu ise AKP'ye kapalı. Çünkü IMF'ye evet diyen bu yolu deneyemez.
Bu durumda enflasyonun düşüşü ile nemalara hükümetin getireceği düzenleme katmerli soyguna geçit vermiş oluyor.
Hükümetin 6 milyon emekliye verdiği 100 milyon zammın kaynağını soran IMF'ciler ne hikmetse tefecilere ödenen bu transfere bu vurguna ses çıkarmıyor.
Çünkü yüzde 6.5'luk faiz dışı fazla ve para basma emirleri IMF'den. Yani hükümetlere bu soygunu dayatan IMF.
"Para basma borç al"... IMF'nin bu emrine hükümetler boyun eğdikçe milletimiz fakirleşmeye devam edecek.
IMF'nin boyunduruğunu hükümetler boynumuzdan çıkarma cesaret, feraset, bilgi ve becerisini gösteremedikçe ekonomide kendiliğinden yaşanacak tesadüfi müspet gelişmelerden dahi milletimiz faydalanamayacak.
Bu, iyi biline...
Enflasyonun düşüşüne dar gelirli vatandaş sevinemedi. Çünkü enflasyon düşerken faizlerin yükselmesine hükümetin aldığı çarpık karar eklenince dar gelirli çalışanlar mağdur edilirken devlete para satan rantiye zengin edildi.
Meclis'e sevk edilen zorunlu Tasarruf Yasa Tasarısı'na göre ödemesi 5 yıla yayılan nemalara, enflasyon kadar faiz işletilecek. Bu durumda hükümet 2003 yılında enflasyonu yüzde 20 olarak öngördüğüne göre işçi ve memurun nemalarına yüzde 20 faiz işletilecek. Böylece devlet, bu yasa tasarısına göre çalışanları Tasarruf Teşvik Fonu'na tasfiye edecek olursa, Hazine borçlanmada ucuz yeni bir kaynak bulmuş olacak. Oysa aynı Hazine'nin planlarına göre 2003 yılında devlete borç verenler ortalama yüzde 47 faiz kazanacaklar.
Hazine bu yıl 86 katrilyon yani 50 milyar dolar civarında iç piyasadan borçlanmayı öngörüyor. Zorunlu Tasarruf hesabındaki para 2002 sonu itibari ile 14 katrilyon lira civarında olacak. Bu paranın 1.7 katrilyon lira civarındaki ana para bölümü faizlendirilmeyecek. Anaparanın 2003'ün Temmuz ayında bir kerede ödenmesi planlanıyor.
Geriye kalan 13 katrilyon liralık bölüm ise aylık enflasyona göre değerlendirilecek.
Zorunlu Tasarruf hesabının tasfiyesi 5 yıl sürecek. Eğer bu günkü şartlar korunursa çalışanlar reel faiz alamayacak, sadece enflasyon kadar parayı koruyacak.
Hükümet "daha makul bir yol bulamadık" diyor. Ama aynı hükümet Hazine'ye borç veren bankalara enflasyon + % 25 civarında faiz ödeyecek.
Hükümetin ekonomi politikalarındaki kararsızlığı, çelişkili tutumları, AB, Kıbrıs ve Irak konusundaki gel-gitleri faiz oranını yükselttikçe çalışanın mağduriyeti artarken borç veren tefecilere aktarılan pay büyüyor.
Daha ilk ayda faizler 10 puan yükselerek yüzde 50'lerin üzerine çekti.
Hazine bir hafta içinde 8 katrilyon borçlanacak. Hazine yüzde ellinin üzerinde bir faiz ödeyerek yeniden borçlanacak.
Faizlerde bu yükseliş devam ettikçe enflasyonda öngörülen yüzde 20'lik düşüş soygunu daha da artıracak çözüm enflasyondaki düşüşle paralel olarak faizleri düşürmek. Bunun yolu ise AKP'ye kapalı. Çünkü IMF'ye evet diyen bu yolu deneyemez.
Bu durumda enflasyonun düşüşü ile nemalara hükümetin getireceği düzenleme katmerli soyguna geçit vermiş oluyor.
Hükümetin 6 milyon emekliye verdiği 100 milyon zammın kaynağını soran IMF'ciler ne hikmetse tefecilere ödenen bu transfere bu vurguna ses çıkarmıyor.
Çünkü yüzde 6.5'luk faiz dışı fazla ve para basma emirleri IMF'den. Yani hükümetlere bu soygunu dayatan IMF.
"Para basma borç al"... IMF'nin bu emrine hükümetler boyun eğdikçe milletimiz fakirleşmeye devam edecek.
IMF'nin boyunduruğunu hükümetler boynumuzdan çıkarma cesaret, feraset, bilgi ve becerisini gösteremedikçe ekonomide kendiliğinden yaşanacak tesadüfi müspet gelişmelerden dahi milletimiz faydalanamayacak.
Bu, iyi biline...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
İbrahim Berk / diğer yazıları
- Cübbe düştü haç göründü / 07.01.2020
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014