Bu azgın güruha kim dur diyecek?

İnsanımız can derdindeyken, Türkiye ağlıyorken birileri, çektikleri videolarla, yaptıkları yorumlarla kendilerince eğlenmeye, dalga geçmeye kalkıştı. 

Nasipsiz, ahmak ve ahlaksız mahlukların o video ve sözde yorumlarını gördüm ama izlemedim. 

Zaten Emniyet Genel Müdürlüğü de anında harekete geçti ve depremler sonrası vatandaşlar üzerinde korku ve panik oluşturmak amacıyla provokatif paylaşımlarda bulunan 234 hesap yöneticisinin tespit edildiğini, 31 şahsın gözaltına alınarak, 9'unun tutuklandığını duyurdu.

85 milyonda 234 hesap. Hadi bin olsun, beş bin olsun. Hepsi bu kadar.

Ama EGM'nin görmediği, hükümetin tehdit etmediği, savcıların soruşturma başlatmadığı milyonların tepkisini çeken, insanımızın maneviyatında 8 büyüklüğünde, 10-15 büyüklüğünde depremler yaratan videolar yayınlandı.

En çok tıklanan ve altına yüzbinlerce yorum yapılan videoların birinde bakın ne oluyordu!

Deprem bölgesindeki bir çadır önünde (çadırda çocuk ve kadınlar var) uzun sakallı bir şahıs, elinde bastonu ve cübbesiyle 'infak ediyorum' diye söze başlayıp, cüzdanını çıkarıp kameraya, 'kurbanım göster bakayım, ayıptır, Allah'tan kork yahu' diyerek tek tek paraları sayıp, çadıra yönelip, fırça atar bir tonda, 'kaç tane çocuk var burada' deyip, tekbirler atan sonra kendince dua eden, kameraya dönüp, 'bakın, ben Allah rızası için infak ettim' deyip ardı ardına tekbirlerle kameraya:

'Yahu yargıçlar! Alayınıza buradan gönderme yapıyorum, alayınıza. Baldırı, bacağı, kıçı mıçı açıklara basın hediyeyi, ondan sonra böyle sokakta yaşayanlara gelmeyin, gitmeyin. Yazıklar olsun…'

'Yargıçlar, azgın güruh' kavramlarını en son 6 yaşındaki çocuğa istismar davası görülürken adliye önünde atılan sloganlardan duymuş, AKİT gazetesinin manşetlerinde görmüştük.

Şimdi ben sorayım: Milletimizin maneviyatında depremleri tetikleyen, fırtınalar koparan, Müslümanı, İslam'a düşman eden bu azgın güruha dur, diyecek kimse yok mu?

Gavs depremi durdurdu

En çok tıklanan ve yorum yapılan videolardan biriside Gavs depremi durdurdu, videosuydu. Ev ortamında aleni olarak çekilen video da, Şemseddin Bektaşoğlu adlı şahıs konuşuyor.

Adıyaman'daki Menzil lideri Gavs'ın 'kudretinden' bahseden bu şahıs, "Halk korktu, telaş etti, sokağa çıktı… Şeyhten yardım istediler."

Şeyh, depreme seslenmiş. Deprem, 'Sana itaat olunmakla emrolundum' demiş ve deprem bitmiş…"

Herkesin inancı, dini kendine. Neye, nasıl inanıyorsan inan, bana ne! Ama o videonun altına yazılan yorumlara bir bakın. 

Vatandaş soruyor: Madem böyle bir kudretiniz vardı, o gavsınız, şeyhiniz bugün neredeydi? Yüzbinlerin ölmesine neden razı oldu? 

Depremi durduran, depremi de oluşturur, demektir. Yoksa bu depremi siz mi gerçekleştirdiniz, gibi nice yorumlar. Sonuç: Müslümanlar, İslam'a düşman ediliyor.

Zulüm-zina-deprem

Bir başka güruh ise sosyal medyadan Ömer b. Hattab'ı örnek gösterdi.

'Ömer b. Hattab, halife olduğu dönemde deprem olmuş, halk çok korkmuştu. Halife Ömer, halkı topladı ve minbere çıkıp hutbe okudu. 

Hutbede şu hadisi şerifi nakletti: "Yerin zelzelesi iki şeyden olur: Zinanın yaygınlaşmasından ve zulmün artmasından.'

Yine binlerce yorum. Ama birisi dikkatimi çekti.

Vatandaş diyor ki, yani bize adaletiyle meşhur olarak anlatılan Ömer döneminde zulüm ve zina öylesine artmış ki, deprem olmuş. Bunu mu demek istiyorsunuz?'

Ahmet Hakan hiç mi yüzün kızarmıyor?

Elazığ depreminden sonra Hürriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan'ın 28 Ocak 2020 tarihli "Nerede bu devlet? İşte burada devlet!" başlıklı yazısında, uzun uzun Elazığ'daki çalışmaları anlatıp, 'Ama o depremde… Devletin en az üç gün kafayı kaldıramadığı da buz gibi bir gerçektir' diye yazmıştı.

Devlet Bahçeli'de 'alçaksın' demişti.

Aynı Ahmet Hakan şimdi CNN Türk ekranlarında deprem bölgesinde yaşananları anlatıyor.

Bir gazete Ahmet Hakan'ın açıklamalarını; 'Olumsuzluklar çok az aslında, ama onlar tabi çok can sıkıcı oldukları için bize fazla geliyor…

Aslında olumlu taraflarımız daha fazla. Yani bizim toplumumuzun esas estirdiği rüzgar, dayanışma rüzgarı. Bunu unutmayalım. Biz esas dayanışmayı büyütüyoruz. Diğerleri hava civa, çok önemli değil yani. Onlara çok aldırış etmeyin' cümleleriyle haberleştiriyor.

Linç yiyen Ahmet Hakan, duruma tepki gösterdi. Sözlerim çarpıtıldı' dedi ve "Dün gece CNN Türk'ün canlı yayınında halkımızın sergilediği göz yaşartıcı dayanışma ruhundan söz ediyordum…

Sosyal medyada 'Ahmet Hakan, olumsuzluklar çok az dedi' diye paylaşım yaptılar. Bu paylaşımların altında gece boyunca binlerce küfür, binlerce hakaret, binlerce tehdit...

'Alçak, şerefsiz, rezil, kepaze, leş herifler' demekten başka elimden bir şey gelmiyor' dedi.

Köşesinden gereğini yapan Ey Ahmet Hakan! Seni, Devlet Bahçeli'ye havale ediyorum.