İstanbullular herhalde bilir; Unkapanı köprüsünü geçince, Perşembe Pazarı istikametine dönüşte hemen sağda bir çeşme vardır. Bir zamanlar çok garip bir hali vardı. İnşa edildiğinde belli ki bir sanat şaheseri olan bu çeşme, geçen uzun yıllara doğal olarak boyun eğmiş, bir de buna ilgisizlik eklenince hepten harap bir görünüm almıştı. Bu haline çok üzülürdüm yanından her geçişte. Hatta zaman zaman bazı sohbet ortamlarında çeşmenin garipliğinden bahsederdim. Bu ecdat yadigarının hali beni çok üzerdi anlayacağınız.Şükürler olsun, şimdi bu halden kurtuldu. Güzelce onarıldı, tezyinatı yapıldı, pırıl pırıl ışıldıyor.Bu halini görünce nasıl sevindiğimi bilemezsiniz. Emeği geçenlere iyi bir dua ettim.Çeşmenin yaşadığı bu süreç beni etkilemekle beraber, asıl bana tesir eden ibretlik hikayesi oldu. İçinde pek çok medeniyet ve insanlık dersi barındıran ilginç bir hikaye.Anlatalım.Hatice Turhan Sultan şehir içinde arabasıyla gezdiği bir gün Azapkapı civarlarında arabasını durdurur. Perdesini aralar ve bir manzaraya dikkat kesilir. Baktığı yerde bir mahalle çeşmesi vardır ve küçük bir kız elinde büyükçe bir testi su doldurmaktadır. Kız 4-5 yaşlarında. Yani küçücük. Elindeki testi ise epey büyükçe. Su doldukça testi ağırlaşmakta ve kız iyice zorlanmakta. Su yalağı da yosun tutmuş, yani kaygan. Böyle olunca beklenen kaza meydana gelir ve küçük kızın elinden kurtulan testi yere düşer ve paramparça olur.Buraya kadar sıradan bir olay. Fakat bundan sonrası ilginç.Küçük kız testinin kırılmasıyla birlikte iki gözü iki çeşme ağlamaya başlar. Bir yandan testinin parçalarını toplar, bir yandan da ağıtlar yakar, hem de dizlerine vurarak.Bunun üzerine Hatice Sultan arabadan iner ve küçük kızın gönlünü almak maksadıyla, "Sen üzülme küçüğüm, ben sana yeni testi alırım" der usulca. Bu teklife küçücük kızın verdiği karşılık sarsıcıdır: "Ben testiye üzülmüyorum. Kocaman kız oldum hala su bile taşıyamıyorum, ben beceriksizin biriyim!"Daha 4-5 yaşlarında küçücük bir kızın verdiği bu cevap Hatice Sultan'ı çok etkiler. Ailesini tanımak ister. Fakat küçük Saliha'nın bir ailesi yoktur, o bir köledir. Valide Sultan onu himayesine alır ve 'kader anı' denilen şey bir kez daha yaşanır.Sarayda eksiksiz bir eğitimden geçer Saliha ve fıtratından gelen güzel özelliklerle de birleşince ortaya farklı bir insan çıkar, o artık Saliha Dilaşup'tur. Kısa sürede akranlarını her yönden geride bırakır ve Sultan İbrahim'e eş olur, III. Ahmet'in de annesi.Saliha Hatun üstünden uzun yıllar da geçse geçmişini, nereden geldiğini asla unutmaz. "Benim ikbalim sudan geldi" der ve su ile ilgili çok para harcar. Bentler, su kemerleri, sebilhaneler? onun himmetiyle şehrin her bir yerini süsler, sayısız insan bunlardan istifade eder.Bir gün oğlu III. Ahmet'i yanına çağırtır Saliha Sultan ve ondan Azapkapı'da bir çeşme yaptırmasını ister. Padişah sorar, "Anacığım, nasıl bir çeşme olsun?" Cevap inceliğin, medeniyetin, insanlığın numune bir göstergesidir: "Orası senin işin. Yalnız küçük kızlar testilerini kırmasınlar yeter."İşte Perşembe Pazarı girişindeki çeşme bu çeşmedir.Bu hikayeyi ilk okuduğum zaman çeşmenin beni niye bu kadar etkilediğinin de cevabını almış oldum. Çünkü bir inancın şekillendirdiği bir medeniyetti onda yansıyan. O ruh -çeşme harap haldeyken bile- dipdiriydi, hissediliyordu.Hikayenin kendisi hacim olarak yazımızı kapladı. Aslında buradan çıkarılacak o kadar detay var ki, ama yazı uzayacak. Biz bu işi diğer yazılarımıza bırakalım en iyisi, son bir tespit yaparak:Geçmişin inceliklerine ne kadar da muhtacız.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Okan Egesel / diğer yazıları
- Hz. İnsan’a… / 20.04.2020
- Koronavirüsten önce, koronavirüsten sonra... / 28.03.2020
- ‘Ben Ali’yim’ / 25.06.2019
- Atatürk keramet sahibi bir veliydi / 10.04.2019
- Çok şükür psikolojimiz yetmiyor! / 13.03.2019
- O günler geliyor, görüyorum / 22.02.2019
- Evet, bu seçim beka seçimidir / 06.02.2019
- Kumpasın arkasındakileri açıklıyorum / 11.01.2019
- Mustafa Kemal’in uçaklarına ne oldu? / 05.01.2019
- Yunan’ın galip gelmesini isteyen hainler / 26.12.2018
- Koronavirüsten önce, koronavirüsten sonra... / 28.03.2020
- ‘Ben Ali’yim’ / 25.06.2019
- Atatürk keramet sahibi bir veliydi / 10.04.2019
- Çok şükür psikolojimiz yetmiyor! / 13.03.2019
- O günler geliyor, görüyorum / 22.02.2019
- Evet, bu seçim beka seçimidir / 06.02.2019
- Kumpasın arkasındakileri açıklıyorum / 11.01.2019
- Mustafa Kemal’in uçaklarına ne oldu? / 05.01.2019
- Yunan’ın galip gelmesini isteyen hainler / 26.12.2018