logo
18 EKİM 2024

Başbakan Erdoğan "Partime oy vermeyin" dedi

08.10.2006 00:00:00
Genel seçimlere doğru son viraja girilirken Başbakan Erdoğan'ın her bir adımı fiyaskoyla sonuçlanıyor.AB ve ABD'den aldığı sözde güvenle -sözde güven, çünkü onlar için verdikleri sözün hiçbir anlamı yoktur, önemli olan kendi çıkarlarıdır, kendi çıkarları zedelendiğinde ilk seni arkadan hançerleyen de onlar olur- Sayın Erdoğan iç siyasette aslan kesilir, kendisine verilen yanlış bilgilerle de vatandaşına iddialarda bulunur.Sayın Başbakan, geçtiğimiz hafta, Türkiye İş Kurumunun İl Müdürlüğünün açılışında üstüne basa basa, kendisine güvenerek "Bizim dönemimizde eğer satın alma gücünüz düştüyse partime oy vermeyin" demişti.Hemen akabinde kendi kontrolünde olan Merkez Bankası ve Türkiye İstatistik Kurumu(TUİK) tarafından bu iddiası resmi rakamlarla çürütüldü. Vatandaşın, AKP döneminde satın alma gücünün düştüğü belgelendi ve böylece açık ve net olarak Sayın Erdoğan "Partime oy vermeyin" çağrısında bulunmuş oldu.Sayın Başbakan bu ifadesiyle oy istemeyen ilk başbakan olarak da tarihe geçmiş oldu.  Vatandaşın bu çağrıya kulak vereceğine, Başbakan'ını bu konuda kırmayacağına kesin gözüyle bakılıyor.Öyle ya, "Bana oy vermeyin" başka nasıl ifade edilebilirdi?Tabii, şunu da bir not olarak düşmeliyiz. Başbakan, "Bana oy vermeyin dedi, yarın yeniden seçilme ihtimali olur da ülkeyi daha da büyük sıkıntılara sokarsa, "Ben size demedim mi, bana oy vermeyin diye" diyebilir. Bizden söylemesi.Merkez Bankası ve TUİK'in rakamlarına göre, AKP iktidarıyla geçen son 33 aylık süreçte vatandaşın alım gücü sürekli düştü.Bilindiği gibi, bu tür çalışmalarda satın alma gücü 100 rakamı baz alınarak değerlendirilir. Eğer endeks 100'den büyük ise bu iyimserliğin, 100'den küçük olursa kötümserliğin işaretidir.Vatandaşın satın alma gücü, 2004 yılının ocak ayında 108, haziranda 96, 2005 yılının ocak ayıda 92,  haziranda 90, 2006 yılının ocak ayında 88, haziranda 85 ve nihayet 2006 yılının eylül ayında 83.Yani 2004 ayının ocak ayında 108 olan endeks sürekli bir düşüş kaydederek eylül 2006'da 83'e kadar düşüyor.83 rakamı, uygulanan AB ve IMF tavsiyeli ekonomik politikalarla vatandaşın satın alma gücünün oldukça kötü durumda olduğunu ispatlıyor.Endeksin 33 aylık ortalaması ise 91.45. Yani 33 aylık ortalamada da durum kötümser.Peki, satın alma gücünü azaltan etkenler nelerdir? Vatandaşın alım gücü neden hep düşüyor? Öncelikle vatandaşın gelirindeki düşüş bunun asıl sebebidir. AKP döneminde işçi, memur, emekli hak ettiği aylığı alamamış, çiftçi ürününü ya satamamış, ya da maliyetinin altına satmış, esnaf ve üretici malını satamadığından stoğa atmış, zararına satmış ve sonunda kepenk kapatmak zorunda kalmış, işsizlik ise ekonomideki kötü gidişat sebebiyle attıkça artmış.Böyle bir gelir tablosunda tabii ki endeksin iyimser olması beklenemezdi.Diğer önemli bir etken ise maliyetlerdeki artıştır, yani maliyet enflasyonudur. Vatandaşın gelirindeki düşüşün aksine maliyet enflasyonu almış başını gitmiş. Vatandaş bir taraftan gelir azalması ile bocalayıp dururken, olmazsa olmaz olan ürünlerdeki zamlar belini bükmüş.Esasen endeksteki sürekli düşüş hükümetin açıkladığı enflasyon rakamlarının da yanlış olduğunun bir göstergesidir. Bir diğer önemli etken ise IMF ve AB politikalarının etkisiyle borcu borçla, devleti borçla finanse etmeye çalışan ekonomi anlayışı, sahip olduğumuz bütün değerleri yabancılara peşkeş çekmenin yanı sıra, vatandaşın sırtında kambur gibi olan yüksek vergilerin daha da yükselmesine sebep olmuş.  Yine para ile para kazanmanın önünün açılması, yani faiz politikaları vatandaşın elindeki ve avucundakinin sermaye sahiplerinin eline geçmesine sebep olmuş, vatandaşın mağduriyeti artarken, birilerine de vatandaşın sırtından haksız bir kazanç aktarılmıştır.Daha birçok sebep sayılabilir, ama bunlar temel etkenlerdir. Vatandaşın satın alma gücünün artması, ancak uygulanan IMF ve AB politikalarına son vermek ve de toplumun ve devletimizin yapısına uygun bir milli modeli hayata geçirmekle mümkündür.Bu noktada, "tüketim endeksli bir denge analizi" olarak ifade edilen ve Nobel'e aday gösterilen Milli Ekonomi Modeli tek çözüm olarak gözükmektedir. Bu modelde, modelin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş Bey, tüketme kabiliyeti olan ama gelir düşüklüğü sebebiyle tüketemeyen vatandaşların, vatandaşlık maaşı, ev hanımlarına emeklilik, doğum ikramiyesi, çocukluk maaşı, evlendirme kredisi, proje mukabili faizsiz kredi, 100 milyarın altında geliri olandan vergi almama, sınavsız üniversite gibi sosyal devlet projeleriyle destekleneceğini vurgulamaktadır. Yerli kaynakları devreye koyarak maliyetlerin de aşağıya çekileceği ifade edilen model, vatandaşın alım gücünü artıracak ve bununla birlikte ekonomimizde yaşanan birçok sorunu da tarihe gömecek tek modeldir.
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Hamas'ın lider kadrosu yine değişecek
Sinvar da şehit düştü?
Hollanda ilk sırada
Türkiye'nin emeklileri sondan üçüncü!
Şimşek'in politikaları nefes aldırmıyor
Sanayici şeytan üçgeninde boğuluyor
2025 bütçesi bağlandı!
Açık hedefi dudak uçuklattı
İşte açılımın ve yeni anayasanın gerçek nedeni
Babüroğlu: Türkiye buna ikna edildi
Katiller yine okul vurdu
İsrail Gazze'de 22 kişiyi daha katletti
Merkez Bankası faiz kararını verdi
Yüzde 50'de sabit kaldı
Uzmanı Sivas depremini yorumladı
'Ölü fay harekete geçti'
MSB bilgilendirme toplantısı yaptı
Bir haftada 45 terörist etkisiz hale getirildi
Sivas'ta 4,7 büyüklüğünde deprem
Merkez üssü Sivas'ın merkezi
NATO Savunma Bakanları, Brüksel'de toplandı
Asya-Pasifik ortakları ilk kez katılıyor
'14 milyar dolarlık madeni 102 milyon dolara verdiler’
Boyabat maden ihalesiyle ilgili çarpıcı açıklama
5,9'luk depremin bilançosu
Hasarlı bina sayısı açıklandı
Elden kira ödeme dönemi bitti
En az 5 bin lira cezası var
Tatar, Rum liderle görüştü
'Taraflar arasında ortak zemin bulunamadı'
Hamas'ın lider kadrosu yine değişecek
Sinvar da şehit düştü?
Hollanda ilk sırada
Türkiye'nin emeklileri sondan üçüncü!
Şimşek'in politikaları nefes aldırmıyor
Sanayici şeytan üçgeninde boğuluyor
2025 bütçesi bağlandı!
Açık hedefi dudak uçuklattı
İşte açılımın ve yeni anayasanın gerçek nedeni
Babüroğlu: Türkiye buna ikna edildi
Katiller yine okul vurdu
İsrail Gazze'de 22 kişiyi daha katletti
Merkez Bankası faiz kararını verdi
Yüzde 50'de sabit kaldı
Uzmanı Sivas depremini yorumladı
'Ölü fay harekete geçti'
MSB bilgilendirme toplantısı yaptı
Bir haftada 45 terörist etkisiz hale getirildi
Sivas'ta 4,7 büyüklüğünde deprem
Merkez üssü Sivas'ın merkezi
NATO Savunma Bakanları, Brüksel'de toplandı
Asya-Pasifik ortakları ilk kez katılıyor
'14 milyar dolarlık madeni 102 milyon dolara verdiler’
Boyabat maden ihalesiyle ilgili çarpıcı açıklama
5,9'luk depremin bilançosu
Hasarlı bina sayısı açıklandı
Elden kira ödeme dönemi bitti
En az 5 bin lira cezası var
Tatar, Rum liderle görüştü
'Taraflar arasında ortak zemin bulunamadı'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.