Atatürk, gençlik ve sermaye emperyalizmi-7

Aşırı hürriyet en büyük esarettir Yaşadığımız dünyanın genel kuralları hakkında derinlemesine bir düşünülürse, kuralsızlık ve aşırı hürriyet her zaman esaretin bir nevi yolu olmaktadır. Çünkü aşırı serbestlik Allah'ın koyduğu nizam ve intizamı ve tabiat kurallarını hiçbir zaman aşamamaktadır. Dünyaya bir bakırsak tüm yaşayan mahlukat bir nevi aile hayatı yaşamaktadır. Bu durum öyle devam ediyor ki kuşlar ve hayvanlar bile belirli bir düzen içinde birleşik bir nevi aile hayatı sürmektedirler. İnsanların bazıları ise sanki bu düzeni hiç görmemekte ve anlamamaktadır. Bazı kimseler aileyi gereksiz görmekte ve serbest yaşamı tercih etmeye çalışıyorlar. Ama o serbest hayatın çok büyük tehlikeleri ve yıpratıcılığı mevcuttur. Bu durumda olan insanlar genellikle kendilerini yapayalnız-zavallı ve herkes tarafından dışlanmış hissetmektedirler. Bu hayatta olanlar yaşlandıkları zamanlar bazı psikolojik sorunlarla karşı karşıya kalmakta ve bunalım geçirmektedirler. Öte yandan gençleri de bazı tehlikelerin tehdit ettiğini görmekteyiz. Onları bekleyen tehlikelerin en başında: Aileden kopan ekonomik desteği olmayan ve bu acımasız dünyada yalnız kalan kadınlarımız ve kızlarımız bir nevi sokak çocuklarına benzer durumuna gelmekte ve desteksiz olarak kadın tacirlerinin eline kolayca düşebilmektedir. Kadın ticareti hakkındaki konferans Son zamanlarda dünyada olduğu gibi ülkemizde de bu tür gelişmeler husule gelmektedir. İstanbul'da düzenlenen "kadın ticareti önemli bir insan haklarının ihlalidir" konferansında bu konu ele alınarak değişik görüşler ve tutumlar tartışıldı. Bu konferansta kadın hakları kadınları düştükleri durumlar, toplumun aksiyon ve reaksiyonları medyanın tutumları ve buna benzer daha bir çok sorunlar ele alındı ve tartışıldı. Burada özellikle tartışılmayan başka bir konu daha mevcuttur. Bu konu da acaba "vahşi kapitalizm ile idare edilen batıda ne kadar vahşete sebep oldu?" Bu gelişmeyle Batının uzun zamandan beri açık olması acaba en başta-aile yapısına-kadınlara neler getirdi neler götürdü? Onun yanında, insanlığa acaba ne kadar faydalı oldu, ne kadar zararlı oldu? Öte yandan kadınları ve kızları bu yollara iten, sonra da kadınlar oralara varınca, bir nevi acıma duygusu ile oralardan bazı "palyatif - uyduruk" ve yetersiz tedbirlerle onlara, güya yardımcı olmaya çalışan, batının son durumuna hayret etmemek elde değil! Batıda aile hayatı ileri derecede tahrip olmuştur. Batıda gayri meşru çocukların sayısı gittikçe artmaktadır. Kadınlar batıda ticari meta olmak üzeredir. Batıda nüfus bütün tedbirlere ve para yardımlarına rağmen artmıyor gittikçe azalıyor. Batıda milletler yok oluyor. Biz ise o batıya gittikçe hayranlık duyuyoruz! Batıda kadın ticareti almış başını yürümekte ve gittikçe daha derin bataklıklara saplanmaktadır. Ama bu kötü durum bizde de gittikçe artmaktadır. Tedbir almakta geç kalırsa yakında onların açmazları bizi de çok zorlayacaktır. Alınacak tedbirlerden bahsedilmektedir En başta olmak üzere medyanın bu konuya sansasyon olarak bakmaması önerilmektedir. Bu kadınlarla ilgili haberlerde "onların gerçek adlarını ve kimliklerini verilmemesi lazım- resimlerini basılmaması gerekir" denmektedir. Mağdur olarak kadınlara ve bu ticarete düşenlere de artık başka türlü bakılmaya çalışılmaktadır. Artık seks ticareti yapanlara "seks işçisi" olarak bakılmasını önermektedirler. Bu tür bakış açıları Batının birçok ülkesinde benimsenmiş durumdadır. Mesela Bosna Hersek'te de bu tür bakış açıları izlenmektedir. Ayrıca bu tür seks işçilerinin vakıfları da mevcuttur. Bunun yanında her mağdura karşı özel ilgi ve uygulama yöntemi kullanılması gerekir denmektedir. Çünkü bu kadınların çoğunun derin bir depresyon ve düşünce travması içinde bulundukları bilinmektedir.