Bugün Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'a ayak basarak Türk milletinin bağımsızlık meşalesini yaktığı 19 Mayıs 1919'un 100'üncü yıldönümü…
Kurtuluş mücadelesinin ilk günü olduğu için Gazi Mustafa Kemal bu güne "Benim doğum günümdür" demiştir ve Nutuk'a bu tarih ile başlamıştır. Ata'mızın doğum gününü ve de kendilerine armağan ettiği Türk gençliğinin bu güzel bayramını tebrik ediyoruz.
Gazi, Nutuk'un 1. bölümünde "Benim Kararım" adlı kısmında o günün şartlarını ve verdiği tarihi kararı şöyle yazmıştır:
"Osmanlı ülkeleri bütün bütüne parçalanmıştı. Ortada bir avuç Türk'ün barındığı bir ata yurdu kalmıştı. Baylar, bu durum karşısında bir tek karar vardı.
O da ulus egemenliğine dayanan, tam bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak. İşte, daha İstanbul'dan çıkmadan önce düşündüğümüz ve Samsun'da Anadolu topraklarına ayak basar basmaz uygulamaya başladığımız karar, bu karar olmuştur."
Mustafa Kemal; Mondros'la yenilgiyi kabullenmiş, Sevr'le de işgale kapı açmış olan Osmanlı yönetiminin bulunduğu işgal altında olan İstanbul'dan bir milli mücadele yürütülmesinin imkansızlığını görüyordu.
Anadolu'ya çıkması gerekiyor ve bunun için bir bahane olması gerekiyordu. Ve tam da bu noktada aradığı bahane önüne geldi. Samsun'a 9'uncu Ordu Müfettişi olarak görevlendirildi.
Bu görev de oldukça ilginç…
Osmanlı 1. Dünya Savaşı'dan yenik ayrılıp, her yerde işgal faaliyetleri yaşanınca Karadeniz bölgesinde Rum Pontus devleti hayalinde olanlar da İngilizlerden aldıkları cesaretle iyice azıtmışlardı.
Türkler silahlanıp gruplar halinde bunlarla silahlı mücadele veriyorlardı.
İngilizler Pontusçulara destek olmak için 9 Mart 1919'da Samsun'a askeri birlik çıkardılar.
Bunun üzerine Türk Makinalı Tüfek Birliği'nden Teğmen Hamdi Bey, askerleriyle beraber dağa çıktılar ve direniş daha da güçlendi. İngilizler bu durumdan çok rahatsız oldular ve kontrolleri altında olan Osmanlı yönetiminden bu direnişi ortadan kaldırması için bir "yetkili" gönderilmesini istediler.
İşte 9'uncu Ordu Müfettişi'nin görevi bu, yani Pontusçulara ve İngiliz ordusuna karşı direnen Türk direnişini bastırmak, silahlarını ellerinden almak ve direnişçileri cezalandırmak…
Bilmiyorlardı ki; Mustafa Kemal bu lokal direnişleri tek bilek tek yürek olmuş bir millet direnişine ve de büyük bir İstiklal Mücadelesine dönüştürecek…
İngilizlerin bir hesabı vardı, Anadolu'yu işgal edip paramparça yapmak; Pontusçuların bir hesabı vardı, Rum Pontus devleti kurmak; Osmanlı yönetiminin bir hesabı vardı, İngilizlere uşaklık etmek, işgale çanak tutmak… Bu hesapların hepsi yerle bir oldu.
Çünkü Cenab-ı Hakk'ın da bir hesabı vardı, Mustafa Kemal eliyle Anadolu'da bağımsız bir Türk devleti kurdurmak…
Elbette ki Allah'ın hesabı her zaman galip gelecekti ve öyle oldu. Bir tarafta İngilizlerin ve Pontusçuların üzerinde hesap yaptıkları nasipsizler; diğer tarafta ise Allah'ın, bir milletin kurtuluşu ve bağımsızlığı için üzerinde hesap yaptığı Mustafa Kemal…
"Atatürk Vatandır" tezinin ve de Hoş Geldin Atatürk eserinin sahibi Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, 19 Mayıs'ı şu ifadelerle anlatmaktadır:
"Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs 1919'da Samsun'a doğru hareket ettiğinde, ülke işgal, yokluk ve ihanet içinde boğuşuyordu. Milletin direnci kırılma noktasına getirilmişti. Batılı güçler bu son Türk vatanını kendilerine manda bir ülke haline getirmeyi planlamış ve bu amaçla gerekli adımları atmaya başlamışlardı. Umutsuz, moralsiz, silahsız, parasız, pulsuz halk kitlelerinin içindeki bağımsızlık aşkını yeniden alevlendiren ve bu aşkı Anadolu'ya karış karış yayan Gazi Mustafa Kemal, Samsun'a adım attığı anda bütün dünyaya şöyle haykırıyordu: Bu toprakları haçlı ordusunun çizmeleri altında ezdirmeyeceğim. Türk milleti, yeniden özgür ve egemen olmayı başaracaktır."
Atatürk, kendisinin doğum olarak ifade ettiği bu özel günü, vefatına yakın 1938 yılında çok sevdiği Türk gençliğine armağan etmiştir.
Ve gençlere şöyle hitap etmiştir:
"Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.
Gençler! Benim gelecekteki emellerimi gerçekleştirmeyi üstlenen gençler! Bir gün bu memleketi sizin gibi beni anlamış bir gençliğe bırakacağımdan dolayı çok memnun ve mesudum."
İçeriden ve dışarıdan gerçekleşen topyekûn bir işgalin ve esaretin zincirlerini tek başına yola çıkarak kırmak her babayiğidin harcı değildir.
Bu bir "seçilmişliğin" ifadesidir.
Ve Sayın Baş'ın Hoş Geldin Atatürk eserinde bu seçilmişliğin belgeleri mevcuttur.
Hem anne hem de baba tarafından Ehl-i Beyt soyundan olan, meşhur Ahmet Kayhan Hoca tarafından "evliya" olduğu belirtilen, Nutuk'ta kendisini "Kutbul Aktab" olarak ifade eden, maneviyat büyüğü Selanik Meydan Dedesi bir Mustafa Kemal…
Cumhuriyetimizin kurucusu, bizlere tam bağımsız bir devlet kazandıran Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü kulaktan dolma bilgilerle ya da kulağımıza fısıldanan İngiliz ve Yunan fitneleriyle değil, her yönüyle doğru kaynaklardan öğrenmeliyiz, tanımalıyız.
Bunda da yol haritamız Prof. Dr. Baş'ın Hoş Geldin Atatürk eseri olmalıdır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Salih Müslim: YPG silah bırakmayacak / 13.03.2025
- YPG’nin silah bırakmayacağı kesinleşti / 12.03.2025
- Suriye'de bundan sonra birlik sağlanabilir mi? / 11.03.2025
- Bu faiz oranıyla, bu enflasyon mümkün mü? / 07.03.2025
- PKK bitecek mi, daha da güçlenecek mi? / 06.03.2025
- Teröristbaşının çağrısının muhatabı kim? / 05.03.2025
- Piyon olursan, muhatap da alınmazsın! / 04.03.2025
- Teröristbaşının çağrısı ne anlama geliyor? / 01.03.2025
- Duma’da tarihi MEM toplantısından 12 yıl geçti / 28.02.2025
- Gelir adaleti, enflasyon sebebi olamaz / 26.02.2025
- YPG’nin silah bırakmayacağı kesinleşti / 12.03.2025
- Suriye'de bundan sonra birlik sağlanabilir mi? / 11.03.2025
- Bu faiz oranıyla, bu enflasyon mümkün mü? / 07.03.2025
- PKK bitecek mi, daha da güçlenecek mi? / 06.03.2025
- Teröristbaşının çağrısının muhatabı kim? / 05.03.2025
- Piyon olursan, muhatap da alınmazsın! / 04.03.2025
- Teröristbaşının çağrısı ne anlama geliyor? / 01.03.2025
- Duma’da tarihi MEM toplantısından 12 yıl geçti / 28.02.2025
- Gelir adaleti, enflasyon sebebi olamaz / 26.02.2025