Allah'ın (c.c) övdüğünü O da övdü

"De ki, O Allah birdir."
(İhlas 1) 
"O halde her şeyin mülkü ve tasarrufu (hükümranlığı) elinde bulunan Allah'ın şanı ne yücedir. Siz de yalnız O'na döndürüleceksiniz." (Yasin 83)
"Allah katında tek din İslam'dır." (Ali İmran 19)
M. Kemal Atatürk de diyor ki; "Ey millet, Allah birdir, şanı büyüktür. Allah'ın selameti, sevgisi üzerinize olsun. Peygamberimiz Efendimiz Hazretleri Allah tarafından insanlara dini gerçekleri duyurmaya memur ve elçi seçilmiştir. Bunun temel esası, hepimizce bilinmektedir ki, Yüce Kur'an'daki anlamı açık olan ayetlerdir. İnsanlara feyz ruhu vermiş olan dinimiz son dindir. En mükemmel dindir. Çünkü dinimiz akla, mantığa, gerçeğe tamamen uyuyor ve uygun düşüyor." (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, cilt 2, S.93)
Şimdi! İman sahibi olan, Atatürk'e kâfir diyemez. 
Yüce Allah (c.c.) Peygamber Efendimiz (s.a.a) hakkında şöyle buyuruyor; "Onlara yumuşak davrandın! Şayet sen kaba, katı yürekli olsaydın, hiç şüphesiz etrafından dağılıp giderlerdi? Onları affet, bağışlanmaları için dua et." (Ali İmran 159)
Bir başka ayette de; "Şüphesiz sen büyük bir ahlaka sahipsindir." (Kalem 4) buyuruyor. 
Kutsi hadisi şerifte ise "Sen olmasaydın ben kâinatı yaratmazdım" (Hâkim, el-Müstedrek, II, 615) övgüsüne mazhar olan Hz. Muhammed (s.a.a) için M. Kemal Atatürk şöyle diyor;
"O, Allah'ın birinci ve en büyük kuludur. O'nun izinde bugün milyonlarca insan yürüyor. Benim, senin adın silinir; fakat sonuca kadar O, ölümsüzdür." (Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk'ün Fikir ve Düşünceleri (Atatürk ve Din Eğitimi, A. Gürtaş, s.26)) 
Asker bakışıyla M. Kemal, Peygamberimizi bakın nasıl tariflendiriyor? Atatürk'ün sözüne geçmeden önce Yüce Allah'ın şu ayetini bir kez daha hatırlayalım; "And olsun size bir Peygamber geldi ki, sizin sıkıntıya uğramanız onu incitir ve üzer. Çünkü o size çok düşkün, müminlere karşı çok şefkatli ve merhametlidir." (Tevbe 128)
Atatürk ise şöyle diyor; "O'nun hak peygamber olduğundan şüphe edenler, şu haritaya baksınlar ve Bedir destanını okusunlar. Hz. Muhammed (sav)'in bir avuç imanlı Müslüman'la mahşer gibi kalabalık ve alabildiğine zengin Kureyş ordusuna karşı Bedir'de kazandığı zafer, fani insanların karı değildir; O'nun peygamber olduğunun en kuvvetli işareti işte bu savaştır."
Müslümanlar için örnek şahsiyet Hz. Muhammed'in (s.a.a) olduğu Allah'ın emridir. Allah (c.c) şöyle buyuruyor;  
"Kesin olan şu ki, sizin için, Allah'ın huzuruna çıkmayı umanlar, ahiret gününe inananlar ve Allah'ı çok çok zikredenler için Allah'ın Resulü güzel bir örnektir." (Ahzab, 21)
"Kim Allah'a ve Resûl'e itaat ederse işte onlar Allah'ın kendilerine lütuflarda bulunduğu peygamberler, sıddîkler, şehidler ve salih kişilerle beraberdir. Bunlar ne güzel arkadaştır!" (Nur 54)
"Bütün dünyanın Müslümanları Allah'ın son peygamberi Hz. Muhammed'in gösterdiği yolu takip etmeli ve verdiği talimatları tam olarak tatbik etmeli. Tüm Müslümanlar Muhammed'i örnek almalı ve kendisi gibi hareket etmeli; İslamiyet'in hükümlerini olduğu gibi yerine getirmeli. Zira ancak bu şekilde insanlar kurtulabilir ve kalkınabilirler." (Nedim Senbai, Atatürk, A.Ü. Dil, Tarih, Coğrafya Yay., sf. 102, 1979)
Atatürk'ün iman ehli, İslam, Müslüman olduğu ortadadır. Onu bilerek tekfir edenler İngiliz, Yunan casusudur. Bu casuslara inanarak Atatürk'ü tekfir edenler kendi imanlarını tehlikeye atmıştır.
İslam kurulları içerisinde şunu da diyebiliriz ki Atatürk, günahlarından da pürü pak olmuştur. Nasıl, derseniz; bu kadar iftiraya uğrayan, hakkında gıybet, dedikodu edilen bir insanın günahı kalır mı? O iftiracılar, gıybet ve dedikodu edenler, Atatürk'ün bütün günahlarını sırtlandılar.