Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Bush dün Brüksel'de NATO zirvesine katıldı. NATO zirvesine katılan Başbakan Erdoğan da zirvede Bush ile görüşmeye çalışacak.
Son haftalarda sanki varmış gibi gösterilmeye çalışılan ABD ile AKP arasındaki gerginliği ortadan kaldırmayı bu görüşme sağlayabilirmiş. Gerçekte ABD ile AKP arasında hangi noktada bu gerginlik yaşandı diye bir düşündüğünüzde, AKP'nin iktidar dönemini göz önünde bulundurursanız herhangi bir sürtüşme ve çekişme veya anlaşamama gibi bir noktaya rastlamanız mümkün değil. ABD ile ters düşmek şöyle dursun her fırsatta AKP kurmaylarının söyledikleri "ABD stratejik müttefik" ifadesiyle AKP-ABD ortaklığının derecesi vurgulanmakta. Başbakan Erdoğan, NATO zirvesi öncesinde "ABD ile bir sorunumuz yok. Bizim stratejik ortağımız" diyerek yine ilişkilerin düzeyine vurgu yaptı.
Peki, neden AKP ile ABD arasında bir anlaşmazlık varmış gibi gösterilmeye çalışılıyor?
Bunun en önemli sebebi, AKP'nin giderek eriyerek tabanını kaybetmesidir. Geçtiğimiz günlerde yapılan bir ankette Türk halkının yüzde 82 gibi ezici bir çoğunluğu ABD'den nefret derecesinde tiksiniyor. ABD ile gerçekte tam bir müttefik ve uyum içerisinde bir manzara sergileyen AKP için bu fotoğraf kan kaybetmesine yeterli oluyordu. Seçimlerden önce ve seçimlerden sonra en iyi yaptıkları şey olan toplum mühendisliği ile AKP kamuoyunu yönlendirmeye çalışarak tabanını tutmaya çalışıyor.
Irak ve diğer pek çok konuda olduğu gibi Türk halkının yönlendirilmesi ve AKP tabanında kalması için AKP ile ABD ortak çalışıyorlar.
Yani sizin anlayacağının ABD ile AKP'nin stratejik müttefikliği hem içeride hem dışarıda tüm hızıyla devam ediyor.
ABD'nin desteğiyle iktidar koltuğuna oturan bir kadronun ABD'ye ters düşme lüksünün olduğuna inanmak safdillik olmaz mı? AKP iktidar öncesi ve sonrasında hiç ABD ile ters düşmemiştir. Bir uyumsuzluk var gibi gösterilen dönemler tamamen bir tiyatrodan ibarettir.
Zirveye dönecek olursak, NATO liderlerinin Irak güvenlik güçlerinin eğitiminde daha fazla rol almasına onay verecekleri de zirve öncesinde konuşulanlar arasındaydı. Avrupa ülkeleri ABD'nin düştüğü bataklığa düşmeyecek kadar ileri görüşlü ve kendi ülkelerinin çıkarlarını düşünen liderlere sahipler.
ABD, Irak işgaline NATO'nun desteğini alarak Türkiye'yi biraz daha Irak bataklığına sokmaya çalışacak zannındayım. Türkiye Afganistan'da ABD isteklerini NATO kapsamında bir bir yerine getirdiği düşünüldüğünde aynı senaryonun şimdi de Irak'ta uygulanıyor olduğunu görmek hiç de zor olmayacaktır.
Son haftalarda sanki varmış gibi gösterilmeye çalışılan ABD ile AKP arasındaki gerginliği ortadan kaldırmayı bu görüşme sağlayabilirmiş. Gerçekte ABD ile AKP arasında hangi noktada bu gerginlik yaşandı diye bir düşündüğünüzde, AKP'nin iktidar dönemini göz önünde bulundurursanız herhangi bir sürtüşme ve çekişme veya anlaşamama gibi bir noktaya rastlamanız mümkün değil. ABD ile ters düşmek şöyle dursun her fırsatta AKP kurmaylarının söyledikleri "ABD stratejik müttefik" ifadesiyle AKP-ABD ortaklığının derecesi vurgulanmakta. Başbakan Erdoğan, NATO zirvesi öncesinde "ABD ile bir sorunumuz yok. Bizim stratejik ortağımız" diyerek yine ilişkilerin düzeyine vurgu yaptı.
Peki, neden AKP ile ABD arasında bir anlaşmazlık varmış gibi gösterilmeye çalışılıyor?
Bunun en önemli sebebi, AKP'nin giderek eriyerek tabanını kaybetmesidir. Geçtiğimiz günlerde yapılan bir ankette Türk halkının yüzde 82 gibi ezici bir çoğunluğu ABD'den nefret derecesinde tiksiniyor. ABD ile gerçekte tam bir müttefik ve uyum içerisinde bir manzara sergileyen AKP için bu fotoğraf kan kaybetmesine yeterli oluyordu. Seçimlerden önce ve seçimlerden sonra en iyi yaptıkları şey olan toplum mühendisliği ile AKP kamuoyunu yönlendirmeye çalışarak tabanını tutmaya çalışıyor.
Irak ve diğer pek çok konuda olduğu gibi Türk halkının yönlendirilmesi ve AKP tabanında kalması için AKP ile ABD ortak çalışıyorlar.
Yani sizin anlayacağının ABD ile AKP'nin stratejik müttefikliği hem içeride hem dışarıda tüm hızıyla devam ediyor.
ABD'nin desteğiyle iktidar koltuğuna oturan bir kadronun ABD'ye ters düşme lüksünün olduğuna inanmak safdillik olmaz mı? AKP iktidar öncesi ve sonrasında hiç ABD ile ters düşmemiştir. Bir uyumsuzluk var gibi gösterilen dönemler tamamen bir tiyatrodan ibarettir.
Zirveye dönecek olursak, NATO liderlerinin Irak güvenlik güçlerinin eğitiminde daha fazla rol almasına onay verecekleri de zirve öncesinde konuşulanlar arasındaydı. Avrupa ülkeleri ABD'nin düştüğü bataklığa düşmeyecek kadar ileri görüşlü ve kendi ülkelerinin çıkarlarını düşünen liderlere sahipler.
ABD, Irak işgaline NATO'nun desteğini alarak Türkiye'yi biraz daha Irak bataklığına sokmaya çalışacak zannındayım. Türkiye Afganistan'da ABD isteklerini NATO kapsamında bir bir yerine getirdiği düşünüldüğünde aynı senaryonun şimdi de Irak'ta uygulanıyor olduğunu görmek hiç de zor olmayacaktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024