Kaynaklar adil paylaşılabilseydi ne Afrika'da ne de dünyanın diğer ülkelerinde açlık kalmazdı. Dolayısıyla öteki ülkelerin günah çıkarırcasına Afrika ülkelerine sadaka vermelerine de gerek kalmazdı. Tüm şiddetiyle süren sömürü gerçekten son bulursa kaynaklarının çoğu sömürülmüş olan Afrika ülkeleri bile geriye kalan kaynaklarıyla açlığın üstesinden gelebilirdi.Başta Afrika ülkeleri olmak üzere pek çok ülke bugün belki resmen sömürge değil ama sömürge gibi kaynakları talan edilmiş ve edilmeye devam ediyor. Dünyada sömürünün bitmiş olduğunu söylemek asla mümkün değil. Sömürü sadece maskesini değiştirdi, şiddetinden hiçbir şey kaybetmedi. Kaynakları kıt gören batının çarpık mantığının bir sonucudur bugün dünya üzerinde yaşanan açlık ve yoksulluk.Bundan dolayıdır ki batılı ülkelerin yaptıkları hiçbir yardım(!) dünyada yaşanan açlığı ortadan kaldırmaya yetmiyor. Çünkü yaptıkları yardımların milyonlarca katını sömürüyle ülkelerine transfer ediyor bu ülkeler. Oysa kaynaklar sınırsızdır?Her ülke başka bir ülkeyi sömürmeden refah içerisinde pekâlâ yaşayabilir. Ama maymun iştahlı olmadan, çalışarak, üreterek yaşanılabilir. Yeter ki doğru bakış açısına, doğru mantığa sahip olunabilsin. Olması gereken bu doğru bakış açısını içeren modeli ekonomi literatüründe ilk ifade eden Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş olmuştur. Milli Ekonomi Modeli'nde ifade edilen gerçeklerden bir tanesi olan kaynakların sınırsızlığı anlayışı, bugün yaşanan açlık ve yoksulluğun sebebinin çarpık paylaşım olduğunu ortaya koyuyor. Bu çarpık paylaşımın nasıl ortadan kaldırılacağını ve para politikasıyla batılı ülkelerin diğer ülkeleri sömürmesinin önüne nasıl geçilebileceğini de Prof. Dr. Haydar Baş eserlerinde geniş bir şekilde ortaya koyuyor. Adil paylaşımı, bizim medeniyetimizin ürünü olan bir modelden başkasının sağlayabilmesi bence imkânsızdır. Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu adil paylaşımı getiren Milli Ekonomi Modeli dünyadaki açlığa çözüm getirmesinin yanında mensup olduğumuz medeniyetin ne kadar üstün bir medeniyet olduğunu da ispat etmiştir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024