Meşru hükümetin resmi davetiyle ülkede bulunan Rus güçlerinin dışında Suriye arenasında güç bulunduran diğer ülkeler İran, Türkiye, ABD ve Fransa.
Rusya'nın Suriye'de bulundurduğu asker sayısı bilinmiyor. Ancak ABD destekli PKK/YPG kontrolündeki ülkenin kuzey doğusu hariç, tüm bölgelerde Rusya'nın ağırlıklı etkisi var.
İran'ın ise sayıları 120 bini bulan milis gücüyle Suriye hükümetine destek verdiği tahminleri var.
Cerablus'un DEAŞ'tan temizlenmesi amacıyla 2016'da Fırat Kalkanı, Özgür Suriye Ordusu'yla beraber PKK, PYD-YPG ve DEAŞ gibi örgütleri bölgeden uzaklaştırmak ve bölgedeki halkın güvenliğini sağlamak amacıyla Afrin bölgesine 2018'de Zeytin Dalı, Suriye'nin kuzey doğusunda konumlanan Suriye Demokratik Güçleri'ne karşı 2019'da Barış Pınarı harekâtları gerçekleştiren Türkiye'nin ise Suriye'de yaklaşık 15 bin askerinin olduğu tahmin ediliyor. Türkiye sınırına komşu İdlib kentinin çevresinde de Türkiye'nin 9 askeri gözlem noktası var.
Deyrizor, Haseke ve Rakka illerinde 4 askeri noktada varlık gösteren Fransa'nın ise terör örgütü YPG/PKK'nın işgalindeki bölgelerde 200 civarında askeri bulunuyor. Bu askeri noktaların tümünü ABD askerleriyle ortak kullanan Fransızlar, hareket kabiliyetlerini ABD ordusuyla YPG/PKK korumasında sağlayabiliyor.
PKK/YPG'nin kontrolündeki bölgelerde yer alan petrol sahalarına yerleşen ABD askerleri ise 2'si inşa halinde olan toplamda 13 üs ve askeri noktayla Suriye varlık gösteriyor.
Görüldüğü gibi 2011 yılında başlayan Suriye krizinde gelinen noktada, sayısız terörist gruplar ve çok sayıda ülke ülkede asker bulunduruyor.
Rusya ve İran Suriye'nin meşru hükümetine destek için ülkede bulunurken, Esad'sız bir Suriye hayalini eskiden olduğu kadar sık sık olmasa da dile getiren Türkiye ise kendisine yönelen terör tehditlerine karşı Suriye'de asker bulundurduğunu ifade ediyor.
Rusya, İran ve Türkiye Suriye'de asker bulundurmalarının izahını makul gerekçelerle yapabiliyorken, ABD'nin Suriye'deki planları dile getirilen ya da getirilmeyen çok farklı amaçlar ihtiva ediyor.
Bu kapsamda geçtiğimiz günlerde açıklamalarda bulunan ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi ve DEAŞ ile Mücadele Koalisyonu Temsilcisi James Jeffrey, ifadeleri hayli dikkat çekici.
Suriye'de askeri varlıklarını devam ettireceklerini ve bölgedeki amaçlarının Suriye'de savaşı Rusya için "çıkmaz haline getirmek" olduğunu belirten James Jeffrey, "Burası, Afganistan veya Vietnam değil. Burası bir çıkmaz değil. Benim işim bu savaşı Ruslar için bir çıkmaz haline getirmektir" ifadelerini kullandı. Ülkesi ABD'nin terör örgütü PKK'nın Suriye kolu YPG'ye yaptığı yüklü silah yardımlarıyla ilgili olarak da düşündürücü açıklamalarda bulunan Jeffrey, ABD'nin Suriye politikasının bölgedeki düşmanlarına baskı uygulamak olduğunu ifade ederek, "Takip ettiğimiz politikanın akıllıca bir politika olduğunu düşünüyoruz" dedi.
Jeffrey'in dile getirdiği bu amacın bir de ifade edilmeyen tarafı var.
Dile getirilmeyen taraf Suriye krizinin Rusya için olduğundan çok çok daha fazla Türkiye için bir çıkmaz haline gelmiş olduğu gerçeğidir.
İdlib'deki teröristler ne olacaktır? ABD himayesinde Suriye'nin kuzey doğusunda palazlanan PKK/YPG örgütünün akıbeti ne olacaktır? 3-5 yıl içerisinde tıpkı Irak'ın kuzeyinde olduğu gibi burada da benzer bir yapı kuracak olan ABD'ye kim dur diyecektir? Bunun gereğini yapamayacak kadar bugün eli kolu bağlanmış Türkiye, iş işten geçince Barzani gibi buradaki yapıyı da bağrına mı basacaktır?
Bu soruları şüphesiz çoğaltabiliriz.
Ancak fazlasına gerek olmadığını düşünüyorum.
ABD'nin Suriye'de yaptıklarını 'akıllıca' olduğunu söyleyen James Jeffrey, ABD çıkarları açısından haklı olabilir, ancak benim merak ettiğim, ABD'nin bölgede göstere göstere yaptıkları şeyleri sadece seyreden ve engel olabilmek için etkili hiçbir adım atmayan Türkiye'nin yaptığının adı, ahmaklık değilse nedir?
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Bu Numan helak olur! / 14.10.2024
- Lübnan iç savaşa doğru itiliyor / 12.10.2024