Zaman gazetesinin prof yazarlarından Atilla Yayla; "Kemalizm gerilemeye tekabül eder" cinsinden, Atatürk'ü kastederek "bu adam" türünden ipe-sapa gelmez laflar edip her çevreden hak ettiği cevapları alınca, benim aklıma da başlıktaki soru takıldı.Madem ki sayın profesörümüz neyin nereye tekabül ettiğinin uzmanıdır, bir söylese de öğrensek; yazı yazdığı gazetesi acaba neye tekabül ediyor?Elbette durup dururken böyle bir soru aklımıza gelmedi."Bu topraklarda bir milyon ermeni, otuz bin kürt katledilmiştir" diyerek, ecdadımıza iftira eden Orhan Pamuk için: "Büyük yazarlarımızdandır, kendilerine teşekkür ve saygı borçluyuz" diyen Şahin Alpay, Zaman'ın yazarlarından.Aynı konuyu işleyip daha ileri götürerek, iftiracının iftirasına aynen katıldığını ilan eden, hatta iftiraya karşı direnenleri vicdansızlıkla suçlayan Etyen Mahcupyan da yine Zaman gazetesinin yazarı. O ihanet cümlesini tekrar hatırlatalım:"... Orhan Pamuk'un 'bu topraklarda bir milyon Ermeni'nin öldürüldüğünü' söylediği için Nobel aldığını öne sürenler, anlaşılan bu lafın 'iyi' bir edebiyatçı tarafından söylenmemesi gerektiğini ifade etmeye çalışıyorlar. Çünkü vicdanı olan kimse o cümlenin tersini söyleyemez" (Zaman, 20 Ekim 2006)Köşemizi sürekli okuyanlar için belki tekrar olacak ama aynı yazar daha önce de bebek katilinin yeniden yargılanmasını isteyen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin bu isteğinde haklı olduğunu çünkü yargılama sırasında kendisine haksızlık yapıldığını, bebek katilinin kötü muamele gördüğünü Zaman'daki köşesinde yazmıştı.(20 Mayıs 2005, Zaman)Yine aynı gazetenin yine prof yazarlarından sayın Türköne;"Bu topraklarda "saf kan" bir ırk ararsanız, ancak Türk çoban köpeği olan Kangal'ı bulabilirsiniz. Cesaretin, asaletin, fedakârlığın, kanaatkârlığın ve sadakâtin sembolü olan bu olağanüstü yetenekli canlı türü, bu topraklarda yaşanmış tarihin hülasası gibidir. Bu toplumun, demokratik bir kültürün sınırları içinde liderlerinden, koruyucularından beklediklerini de ancak Kangal karşılayabilir" (Zaman, 6 Haziran 2006) diyerek Türk milletine toptan hakaret etti.Yine aynı gazetenin bir başka yazarı, ehli kitapla amentüde ittifakımız var başlığı ile bir yazı yazarak, Tevhid ehli olan Müslüman Türk milletini şirke batmış toplumlarla eşitlemeye çalıştı.Bu liste sayfalarca uzayıp gidiyor.Diyoruz ki, acaba hikmeti nedir; bilcümle muhibbani ermeniyan ve nasraniyan ve yahudiyan, yani ermeni sevdalıları, ve Yahudi sevenleri bu gazetede niye nasıl toplanmışlar?Böyle bir gazete mesela, milletimizin Milli Mücadele verdiği o zor günlerde neşriyat yapan gazetelerden hangisine tekabül eder acaba?Umarım bu sorumuz tekabül uzmanı profesörü fazla terletmez.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Bir yolsuzluk bir yoksulluk bir yasak / 26.12.2024
- 2025 yılı dahi emekliler yılı ilan edilsin / 22.12.2024
- İmtiyaza mazhar niceleri var / 21.12.2024
- Soykırım ekibi Suriye’den selamlıyor dünyayı / 20.12.2024
- Barınma, bürünme ve beslenme / 19.12.2024
- Yapma hacım, ters köşeye yatma hacım / 17.12.2024
- Yalanın para etmediği güne kadar… / 16.12.2024
- Soykırımcı İsrail’e Suriye ödülü / 13.12.2024
- Dumura uğratılmış duygular yüzünden… / 12.12.2024
- Hanım yaparsa kaza hizmetçi yaparsa ceza / 07.12.2024
- 2025 yılı dahi emekliler yılı ilan edilsin / 22.12.2024
- İmtiyaza mazhar niceleri var / 21.12.2024
- Soykırım ekibi Suriye’den selamlıyor dünyayı / 20.12.2024
- Barınma, bürünme ve beslenme / 19.12.2024
- Yapma hacım, ters köşeye yatma hacım / 17.12.2024
- Yalanın para etmediği güne kadar… / 16.12.2024
- Soykırımcı İsrail’e Suriye ödülü / 13.12.2024
- Dumura uğratılmış duygular yüzünden… / 12.12.2024
- Hanım yaparsa kaza hizmetçi yaparsa ceza / 07.12.2024