Ekonomiyi, ekonomideki kuşatmayı ve ilan edilen ekonomik savaşı bu ülkenin zenginleri mi veriyor yoksa her zaman ki gibi fakirler ön cepheye mi itildi, başlıklarını konuşurken ülkemize yönelen namlular ve fiili kuşatma gerçeği arka planda kaldı.
AKP iktidarı her alanda olduğu gibi dış politikada da eleştiri kabul etmiyor. Bölgesel ve küresel söz sahibi olduğunu, dirayetli, dengeli ve etkili bir dış politika izlediklerini ifade ediyorlar. Keşke dedikleri gibi olsa.
Ege'deki ABD askeri yığınağı, Sayın Erdoğan'ın bile dikkatini çekmiş olacak ki, 'Yunanistan'ı, ABD'nin karakolu' olarak tabir etti. Şimdi Ege'de ortak tatbikat yapıyorlar.
Yukarıda Ukrayna başlığında ortam iyice geriliyor. Dışişleri Bakanı Çavuşoğu her açıklamasında, 'Rusya'yı işgalci' olarak nitelendiriyor.
Rusya en son cevabını Suriye üzerinden verdi ve Suriye Parlamentosuna, 'Hatay' başlığını imzalattırdı.
Azerbaycan-Ermenistan arasında ne oluyor, tam anlaşılmış değil. İç politikada Azerbaycan söylemleri hep gündemde. Ama masayı Putin kuruyor, istediğini çağırıyor, istediği şekilde açıklamalar yaptırıyor. Türkiye masada yok.
Suriye'de malum BOP planı devam ediyor. Savunma Bakanlığımız 1 milyon Suriyelinin geri döndüğünü açıklarken Sayın Erdoğan, 'insanları bile bile ölüme gönderemeyiz' diyor.
Kızıldeniz ve Akdeniz'de, ABD ve İsrail, Arap şaklarını yanlarına almış askeri tatbikatlar yapıyor.
İsrail, Mısır ve Yunanistan, Akdeniz'i Türkiye'ye nasıl kapatırız, planı üzerinde çalışıyorlar.
ABD'nin Arap karakolları olan Suud-i Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri silahlanmaya devam ediyor. En son BAE, Fransa'dan 80 adet Rafale yeni nesil savaş uçağı için anlaşması imzaladı.
Polonya bile beklenen yüz binlerce kişilik Afgan göçüne karşılık hazırlıklarımızı yaptık, derken ülkemizde kim kime, kim nereye göç ediyor, belli değil. Ortada hala bir göçmen-mülteci-sığınmacı plan, projesi bile yok.
Böyle bir ortamda hükümet ne yapıyor?
Adını vermediği 'dış güçler' başlığıyla iç politikaya devam ediyor.
Yahu dış güçler görevlerini yapıyor. Sende görevini yap ve o bahsettiğin güçleri devre dışı bırak. Akıl bunu gerektirmez mi?
Gerektirmiyor, demek ki! Nerden biliyorum?
'Cuma namazını Şam'da kılacağız' diyenler şimdi de 'bizi kızdırmayın! Sabah namazını Atina'da kılarız' diyorlar.
AK Parti MKYK üyesi Metin Külünk, "Yunanistan üzerinden de bütün bu ihtimaller boşa düştüğü için savaş denemesi yapmak istiyorlar. Hodri meydan. Yunanistan füze atacakmış. Atsın da görelim. Ağzının payını alır. 5 saatte Selanik'teyiz. 5 saatte Atina'dayız. Eski Türkiye yok artık." Diyor.
AKP'nin 2 numaralı ismi, geçmişte parti genel başkanlığı da yapmış Numan Kurtulmuş ise akıllara ziyan şu açıklamayı yapıyor: 'Türkiye, Ortadoğu'da oynanan oyunun farkındadır ve Ortadoğu'nun daha fazla bölünmesine ve parçalanmasına asla müsaade etmeyecektir'.
Şaka değil gerçek. Bay Kurtulmuş, Kasım'ın son haftası söyledi bu sözleri.
Oysa Numan Beyin 20 yıl sonra farkına vardığı Türkiye, Ortadoğu'da oynanan oyunu bizzat oyun kurucu olan ABD, 2001 yılında, 'Haçlı seferlerini başlatıyorum' diyerek açıklamış ve 2 yıl sonra da ABD dışişleri bakanı Condoleezza Rice, Haçlı seferlerinin nereye yapılacağını ifade etmişti: "Ortadoğu'da 22 ülkenin sınırları değişecek".
Numan Bey, hadi duymamış diyelim. Peki, 1 Mart tezkeresine, füze kalkanı kurulmasına verdiği tepkileri de mi hatırlamıyor?
Oysa kendisi, Halkın Sesi Partisi (HAS) Genel Başkanı idi. AKP'nin gerilimli siyasetten beslendiğini, iddia ediyordu.
Dış politikada bağımlı bir rol üstlendiğini, Afganistan'da ve Lübnan'da, emperyalist güçlerin aracı olduğunu söylüyordu.
Kürecik'e yerleştirilen füze kalkanı için Sayın Erdoğan, 'düğme bizde olacak' derken o zaman ki Numan Kurtulmuş füze kalkanının ülkemize yerleştirilmesine karşı çıkmış ve AKP'nin eliyle, 'Türkiye'nin, İran'a saldırının örgütlenmesi için ABD'nin oyuncağı olduğunu' söylemişti.
Bu kadar hafıza kaybı yaşayan ve dününü unutanların, ülkemize yönelik tehditleri 'görüyoruz' cümleleri sadece siyasi bir avuntudur.
- İstanbullular neden sokağa çıkıyor? / 27.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025
- 23 yıllık iktidarın her daim mazereti olabilir mi? / 25.04.2025
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025
- Bizim 23 Nisan’dan anladığımız / 23.04.2025
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025