Yaşlı nüfus artık küresel sorun
Tüm dünyayı bekleyen en büyük krizlerden biri yaşlanan nüfus sorunu olacak gibi görünüyor. Dünyanın en kalabalık ülkesi Çin'de nüfus 62 yıldır ilk kez düşerken, Japonya, Bulgaristan, Singapur ve Güney Kore gibi ülkeler de nüfuslarının yaşlanmasının önüne geçmek için yollar arıyor
26.01.2023 16:03:00





Çin'in nüfusunun 62 yıldır ilk kez azaldığını açıklamasından kısa süre sonra Japonya da nüfusun yaşlanmasını "acil bir risk" ilan etti. Ancak bu sorunlar karşısında Japonya ve Çin yalnız değil. Bulgaristan, Güney Kore ve Singapur da nüfusu hızla yaşlanan ülkeler arasında. Dünya Bankası verilerine göre Bulgaristan, yüzde 22 ile Avrupa Birliği'nde 65 yaş üstü nüfusun en yüksek oranlarından birine sahip. Bu nedenle de ülke, tabloyu tersine çevirmek adına dünyanın en uzun ücretli doğum izni uygulamasına sahip. Doğum yapan anneler bir yıl boyunca maaşlarının yüzde 90'ını alıyor. İkinci yıl ise asgari ücret seviyesinde maaş alıyorlar. BM verilerine göre Bulgaristan'ın 2050 yılına gelindiğinde yüzde 20 ya da daha fazla bir nüfus kaybı yaşaması bekleniyor. Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu'nun (UNICEF) gelişmiş ülkelerle ilgili hazırladığı rapora göre ülkelerin yalnızca yarısı annelere en az altı aylık ücretli doğum izni hakkı sunuyor. Estonya, 85 hafta ile annelere en uzun ücretli izin süresi sunarken, Amerika Birleşik Devletleri'nin ise ücretli izin politikası yok.
Bulgaristan, annelik izniyle birlikte doğum oranını yükseltmeye çalışırken Güney Kore ise nakit para vermek yöntemine başvuruyor. Bu yıl başlayan uygulama ile birlikte ülkede yeni doğan çocuk için her aile 745 dolarlık nakdi yardım almaya hak kazanıyor. Bu cömertçe yapılan ödemenin nedeni ise çok basit. Güney Kore İstatistik Kurumu verilerine göre, ülkede iki yıl içerisinde her beş kişiden birinin 65 yaşın üzerinde olacağı tahmin ediliyor. Diğer pek çok ülke gibi Güney Kore de sağlık ve sosyal sisteminin yaşlanan nüfus karşısında hazır olması için çaba sarf ediyor. Ancak bütün bunlara rağmen Güney Kore, 2022'de dünyanın en düşük doğurganlık oranına sahip oldu ve sorunlar biraz daha büyüdü. Hükümetin buna karşı tavrı ise bebek ödemelerini üçe katlamak oldu. Güney Kore Sağlık ve Sosyal İşler Enstitüsü'nden araştırmacı Lee Sang-rim, "Güney Kore'nin Japonya'yı sadece 20 yıl içinde geçmesi ve dünyanın en yaşlı ülkesi haline gelmesi bekleniyor" dedi.
Dünya Bankası verilerine göre, ülkenin yaşlanan iş gücü şimdiden Japonya ekonomisini zayıflatmaya başladı. Japonya Başbakanı Fumio Kişida ülkesindeki düşük doğum oranlarının ve nüfusun yaşlanmasının "acil bir risk" teşkil ettiği konusunda uyarılarda bulundu. Kişida, Japonya toplumunun işlevini sürdürememenin eşiğinde olduğunu söyledi. Japonya'da doğum oranının rekor seviyede azalmasının ardından yetkililer, halkı daha fazla çocuk sahibi olmaya teşvik etmek için çocuklarla ilgili programlara yapılan harcamaları iki katına çıkaracaklarını duyurdu. Japon hükümeti, çocuklarla ilgili politikalara ayrılan bütçeyi iki katına çıkartıp yaşlanan nüfus sorununu çözmek için yeni bir devlet kurumu kurma planları yapsa da, yaşlılıkta insanların hayatını kolaylaştırmaya yardımcı olmak için robotlara da yatırım yapıyor. Japon firmaları, kamu finansmanıyla, hasta bakıcılara yardımcı olmak için bakım robotlarının tasarımı yapıyor. Robotlar, kullanıldığı kişiyi izleyebilecek, konuşabilecek ve hareketlerine yardımcı olacak şekilde tasarlandı.
Çin'de ise hükümet kamuoyunda tartışma yaratmış tek çocuk politikasını 2016'da rafa kaldırdı. Ülke, bunun ardından vergi indirimleri ve daha etkili anne sağlığı hizmetleri sunuyor, evli çiftlerin iki çocuk sahibi olmasına da izin veriyor. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Kasım 2022'de doğum oranlarını artırmayı bir öncelik haline getirdi. Ancak bu oranı artırmanın düşüşten daha zor olduğu da kanıtlandı. Çin nüfusu, bin kişi başına yalnızca 6.77 doğumla 2023 yılı itibarıyla son 60 yıldır ilk kez düştü. BM projeksiyonlarına göre, ülkenin bu konudaki geleceği parlak görünmüyor. Bu yüzyıl içerisinde 15-64 yaş arası nüfusun yüzde 60'tan fazla azalması bekleniyor. Yaşlanan iş gücü probleminin Çin'in dev ekonomisini ve bunun da tüm dünyayı etkilemesinden korkuluyor.
Singapur ise dünyada hızla yaşlanan toplumlardan bir diğeri. Hükümet, yaşlanan nüfusun iş gücünde yarattığı zorluklarla başa çıkmak üzere ömür boyu eğitim girişimlerine yatırım yaptı. Dünya Bankası'nın aktardığına göre, bazı üniversiteler mezunlarına mezuniyetlerinden sonra 20 yıla kadar sektörle ilgili seçtikleri dersleri sunarken, diğer bazı üniversiteler de mezunlarına ortaya çıkardıkları yetenekleriyle ilgili derslerin ücretlerini telafi etmek için kredi veriyor. Ayrıca Singapurlular, yaşamlarının sonuna kadar kendilerine aylık ödemeler sağlayan ve emeklilik kaynaklarını tüketme risklerini azaltmayı hedefleyen, uzun yaşam sigortasını da kullanabiliyor. Yani hükümet, "Ne kadar uzun yaşarsanız yaşayın endişeye mahal yok" diyor. Bu sigorta, zorunlu aylık katkı paylarıyla finanse edilirken, kişiye sigortalı bir biçimde yaşadığı sürece yaşlılık dönemi boyunca aylık ödemeler sağlanıyor.
Güney Kore nakit para veriyor
Bulgaristan, annelik izniyle birlikte doğum oranını yükseltmeye çalışırken Güney Kore ise nakit para vermek yöntemine başvuruyor. Bu yıl başlayan uygulama ile birlikte ülkede yeni doğan çocuk için her aile 745 dolarlık nakdi yardım almaya hak kazanıyor. Bu cömertçe yapılan ödemenin nedeni ise çok basit. Güney Kore İstatistik Kurumu verilerine göre, ülkede iki yıl içerisinde her beş kişiden birinin 65 yaşın üzerinde olacağı tahmin ediliyor. Diğer pek çok ülke gibi Güney Kore de sağlık ve sosyal sisteminin yaşlanan nüfus karşısında hazır olması için çaba sarf ediyor. Ancak bütün bunlara rağmen Güney Kore, 2022'de dünyanın en düşük doğurganlık oranına sahip oldu ve sorunlar biraz daha büyüdü. Hükümetin buna karşı tavrı ise bebek ödemelerini üçe katlamak oldu. Güney Kore Sağlık ve Sosyal İşler Enstitüsü'nden araştırmacı Lee Sang-rim, "Güney Kore'nin Japonya'yı sadece 20 yıl içinde geçmesi ve dünyanın en yaşlı ülkesi haline gelmesi bekleniyor" dedi.
Japonya'nın durumu iyi değil
Dünya Bankası verilerine göre, ülkenin yaşlanan iş gücü şimdiden Japonya ekonomisini zayıflatmaya başladı. Japonya Başbakanı Fumio Kişida ülkesindeki düşük doğum oranlarının ve nüfusun yaşlanmasının "acil bir risk" teşkil ettiği konusunda uyarılarda bulundu. Kişida, Japonya toplumunun işlevini sürdürememenin eşiğinde olduğunu söyledi. Japonya'da doğum oranının rekor seviyede azalmasının ardından yetkililer, halkı daha fazla çocuk sahibi olmaya teşvik etmek için çocuklarla ilgili programlara yapılan harcamaları iki katına çıkaracaklarını duyurdu. Japon hükümeti, çocuklarla ilgili politikalara ayrılan bütçeyi iki katına çıkartıp yaşlanan nüfus sorununu çözmek için yeni bir devlet kurumu kurma planları yapsa da, yaşlılıkta insanların hayatını kolaylaştırmaya yardımcı olmak için robotlara da yatırım yapıyor. Japon firmaları, kamu finansmanıyla, hasta bakıcılara yardımcı olmak için bakım robotlarının tasarımı yapıyor. Robotlar, kullanıldığı kişiyi izleyebilecek, konuşabilecek ve hareketlerine yardımcı olacak şekilde tasarlandı.
Çin'in nüfusu ilk kez geriledi
Çin'de ise hükümet kamuoyunda tartışma yaratmış tek çocuk politikasını 2016'da rafa kaldırdı. Ülke, bunun ardından vergi indirimleri ve daha etkili anne sağlığı hizmetleri sunuyor, evli çiftlerin iki çocuk sahibi olmasına da izin veriyor. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Kasım 2022'de doğum oranlarını artırmayı bir öncelik haline getirdi. Ancak bu oranı artırmanın düşüşten daha zor olduğu da kanıtlandı. Çin nüfusu, bin kişi başına yalnızca 6.77 doğumla 2023 yılı itibarıyla son 60 yıldır ilk kez düştü. BM projeksiyonlarına göre, ülkenin bu konudaki geleceği parlak görünmüyor. Bu yüzyıl içerisinde 15-64 yaş arası nüfusun yüzde 60'tan fazla azalması bekleniyor. Yaşlanan iş gücü probleminin Çin'in dev ekonomisini ve bunun da tüm dünyayı etkilemesinden korkuluyor.
Singapur hızla yaşlanıyor
Singapur ise dünyada hızla yaşlanan toplumlardan bir diğeri. Hükümet, yaşlanan nüfusun iş gücünde yarattığı zorluklarla başa çıkmak üzere ömür boyu eğitim girişimlerine yatırım yaptı. Dünya Bankası'nın aktardığına göre, bazı üniversiteler mezunlarına mezuniyetlerinden sonra 20 yıla kadar sektörle ilgili seçtikleri dersleri sunarken, diğer bazı üniversiteler de mezunlarına ortaya çıkardıkları yetenekleriyle ilgili derslerin ücretlerini telafi etmek için kredi veriyor. Ayrıca Singapurlular, yaşamlarının sonuna kadar kendilerine aylık ödemeler sağlayan ve emeklilik kaynaklarını tüketme risklerini azaltmayı hedefleyen, uzun yaşam sigortasını da kullanabiliyor. Yani hükümet, "Ne kadar uzun yaşarsanız yaşayın endişeye mahal yok" diyor. Bu sigorta, zorunlu aylık katkı paylarıyla finanse edilirken, kişiye sigortalı bir biçimde yaşadığı sürece yaşlılık dönemi boyunca aylık ödemeler sağlanıyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.