Merkez Bankası'nın istatistiklerine göre yabancılar, gerek doğrudan yatırım adı altında, gerekse sıcak para denilen portföy yatırımı adı altında AKP'nin iktidar olduğu 2003 yılından bu yana 25 milyar dolar karı dışarıya transfer etmiş.Tabii bu buz dağının görünen kısmı.Portföy yatırımı denilen paradan para kazanma piyasalarında 100 milyar dolar civarında yabancı para olduğu ve bu paranın yeri geldiğinde yıllık yüzde 80'lere varan astronomik karlar elde ettiği düşünüldüğünde yapılan kar transferi oldukça cüzi bir kısım.Doğrudan yatırım için gelen yabancı sermaye de genellikle bankacılık gibi yüksek karlar elde eden hizmet sektörlerine, gayrimenkule, karlı kamu şirketlerini satın almaya ve madenciliğe geliyor.Peki, karın cüzi bir kısmı transfer ediliyor da kalan asıl kısım ne oluyor?Siyasilerimiz milli politikaları terk ederek, yerli paramız yerine yabancının maliyetli parasını tercih ettikleri için ve borcu borçla çevirmeyi bir maharet zannettikleri için finansal olarak ülkemizi tamamen dışa bağımlı hale getirdiler."Yabancı para gelsin, nasıl gelirse gelsin" mantığı finansal ihtiyacımızın karşılanmasında ülkemize ağır bedeller ödetti ve ödetiyor.Sırf yabancı para gelsin diye altın yumurtlayan tavuk mesabesindeki karlı stratejik kamu kuruluşları, haraç mezat, üç-beş yıllık karına peşkeş çekildi.Sırf yabancı para gelsin diye değeri 3 katrilyon doları bulan madenlerimiz toprak fiyatına peşkeş çekildi.Sırf yabancı para gelsin diye IMF, AB ve ABD'nin ekonomik, siyasi, hukuki her türlü talebi itirazsız ve kamçısız bir şekilde yerine getirildi.Sırf yabancı para gelsin diye borsa-yüksek faiz-düşük döviz üçgeni içerisinde yeri geldiğinde bir yılda yüzde 80 karlar verilerek yabancılara milletimizin vergisi, alın teri, emeği bir çırpıda aktarıldı.Sırf yabancı sermaye gelsin diye uğruna yüzbinlerce şehit verdiğimiz vatan topraklarımız haraç mezat yabancılara peşkeş çekildi.Ve daha neler neler...Şimdi bu kadar taviz verilen, yabancıya kucak açılan, yabancıları kendi milletinden daha fazla el üstünde tutan bir ortamı yabancı sermaye niye terketsin.Yabancı dün silahla yapamadığını kağıdı boyayarak yapıyor.Askeriyle yapamadığını, bilgisayar tuşuyla hallediyor.25 milyar dolarlık kar transferi, içi kangren olmuş ve için için eriyen bir vücudun dışındaki sadece bir leke gibi...Kalan asıl kısım vücudu içeriden kemirmeye devam ediyor.Bu kirli kan vücudu tamamen ele geçirmeden, bu kanser hücreleri vücudu tamamen çürütmeden yerli paramızı ve kaynaklarımızı kullanarak derhal sterilazisyon yapmak zorundayız.Yatırımlarımız için gerekli olan finans ihtiyacını karşılamada yabancı para yerine yerli paramızı devreye koymalıyız.Kaynaklarımızı, kurumlarımızı kendimiz işletmeliyiz.Birilerine haksız kazanç elde ettiren paradan para kazanma yollarının önünü tıkamalı, üretim ve tüketim dengesine dayalı bir ekonomik ortam oluşturmalıyız.Bunun adı da Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli'dir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Conkbayır'ında "Haka Dansı", anma etkinliği mi, tehdit mi? / 27.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025