Türkiye, Çin için önemli güzergâh
Çin Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü (CIIS) Araştırma uzmanı Dr. Liu Li, Türkiye ile Çin arasında ortak değerler bağlamında yeniden başlayan ilişkilerin daha da güçleneceğini vurgulayarak, "Türkiye, Çin için oldukça önemli bir güzergâh üzerinde. Türkiye'nin Avrupa-Asya ve Afrika ile olan ticari ilişkileri, bizim için oldukça önemli" dedi.
23.05.2017 00:00:00
2. Türkiye - Çin Forumu, İstanbul'da 'Yeni Dönem Türkiye-Çin İlişkileri: Fırsatlar ve Riskler' ana teması ile Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) ve Çin Dışişleri Bakanlığı'na bağlı Çin Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü (CIIS) tarafından düzenlendi.
Çin Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü (CIIS) Araştırma uzmanı Dr. Liu Li, Türkiye'nin Avrupa-Asya ve Orta Doğu'da stratejik bir konumda olduğunu, hem NATO üyesi bir ülke olması hem de bölgede 5 büyük ülke ile komşu olmasının önemini daha da arttırdığını vurguladı.
Li, ortak değerler bağlamında yeniden başlayan ilişkilerin daha da güçleneceğini vurgulayarak, "Türkiye, Çin için oldukça önemli bir güzergâh üzerinde. Türkiye'nin Avrupa-Asya ve Afrika ile olan ticari ilişkileri, bizim için oldukça önemli. Bu yapacağımız işbirliğinin kapsamını daha da genişletecektir. Türkiye, enerji açısından da oldukça ciddi bir potansiyele sahip... Bu da bizi etkiliyor. Türkiye ile Çin arasında askeri alanda da işbirliği projeleri hazırlanıyor" dedi.
Sorunsuz bir proje değil
TASAM Başkan Danışmanı ve Çin uzmanı Prof. Dr. Sedat Aybar ise Çin'in başlattığı Tek Kuşak-Tek Yol projesinin birçok ülkeye umut olmaya devam ettiğine işaret ederek, "Çünkü bu proje, bölgede üzerinden geçtiği şehirleri güncelleyecek, modernleştirecek ve akıllı şehirler haline getirecek" dedi.
Türkiye'nin özellikle Batı Bloku'nda yer alan bir ülke olması nedeniyle Çin için oldukça önemli bir partner konumunda bulunduğunu ifade eden Aybar, projede yer alan İran, Pakistan gibi ülkelerin bu kaldıraç görevine sahip olmadıklarını kaydetti.
Bu projenin sorunsuz olmadığına dikkati çeken Aybar, Çin'in bu büyük ve uzun süreli projeye yeterince kaynak sağlayamayacağını savunarak, sözlerine şöyle devam etti: "Bu projede, özellikle hangi hukuki sistemlerin kullanılacağı konusunda bir açıklık yok. Birçok ülkeyi kapsıyor ve bu birçok farklı ülke, farklı iktisadi, farklı sosyo-kültürel ve hukuki yapılara sahip. Bunların içinde, hangisinin standart olarak kullanılacağı konusunda bir açıklık yok. Ayrıca, güzergâhı üzerindeki ülkelerin maliyet yapıları, işçi ücretleri ve iktisadi kurumları, birbirinden farklı? Bir başka konu da finansman ile ilgili. Büyük ve uzun süreli bu projenin finansmanı oldukça zor... Doğrusu, buraya sadece Çin Halk Cumhuriyeti'nin özellikle yavaşlayan ekonomik büyümesi açısından baktığımızda, çok fazla katkı yapması, uzun vadeli mümkün görünmüyor. Bu nedenle, Çin Halk Cumhuriyeti bu projede diğer ortaklarını, finansman konusunda yatırım yapmaya davet ediyor. Bu finansmanın ise nasıl, hangi şartlar altında hangi sistem içerisinde gerçekleştireceği konusunda yine bir açıklık yok."
HABER MERKEZİ
Çin Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü (CIIS) Araştırma uzmanı Dr. Liu Li, Türkiye'nin Avrupa-Asya ve Orta Doğu'da stratejik bir konumda olduğunu, hem NATO üyesi bir ülke olması hem de bölgede 5 büyük ülke ile komşu olmasının önemini daha da arttırdığını vurguladı.
Li, ortak değerler bağlamında yeniden başlayan ilişkilerin daha da güçleneceğini vurgulayarak, "Türkiye, Çin için oldukça önemli bir güzergâh üzerinde. Türkiye'nin Avrupa-Asya ve Afrika ile olan ticari ilişkileri, bizim için oldukça önemli. Bu yapacağımız işbirliğinin kapsamını daha da genişletecektir. Türkiye, enerji açısından da oldukça ciddi bir potansiyele sahip... Bu da bizi etkiliyor. Türkiye ile Çin arasında askeri alanda da işbirliği projeleri hazırlanıyor" dedi.
Sorunsuz bir proje değil
TASAM Başkan Danışmanı ve Çin uzmanı Prof. Dr. Sedat Aybar ise Çin'in başlattığı Tek Kuşak-Tek Yol projesinin birçok ülkeye umut olmaya devam ettiğine işaret ederek, "Çünkü bu proje, bölgede üzerinden geçtiği şehirleri güncelleyecek, modernleştirecek ve akıllı şehirler haline getirecek" dedi.
Türkiye'nin özellikle Batı Bloku'nda yer alan bir ülke olması nedeniyle Çin için oldukça önemli bir partner konumunda bulunduğunu ifade eden Aybar, projede yer alan İran, Pakistan gibi ülkelerin bu kaldıraç görevine sahip olmadıklarını kaydetti.
Bu projenin sorunsuz olmadığına dikkati çeken Aybar, Çin'in bu büyük ve uzun süreli projeye yeterince kaynak sağlayamayacağını savunarak, sözlerine şöyle devam etti: "Bu projede, özellikle hangi hukuki sistemlerin kullanılacağı konusunda bir açıklık yok. Birçok ülkeyi kapsıyor ve bu birçok farklı ülke, farklı iktisadi, farklı sosyo-kültürel ve hukuki yapılara sahip. Bunların içinde, hangisinin standart olarak kullanılacağı konusunda bir açıklık yok. Ayrıca, güzergâhı üzerindeki ülkelerin maliyet yapıları, işçi ücretleri ve iktisadi kurumları, birbirinden farklı? Bir başka konu da finansman ile ilgili. Büyük ve uzun süreli bu projenin finansmanı oldukça zor... Doğrusu, buraya sadece Çin Halk Cumhuriyeti'nin özellikle yavaşlayan ekonomik büyümesi açısından baktığımızda, çok fazla katkı yapması, uzun vadeli mümkün görünmüyor. Bu nedenle, Çin Halk Cumhuriyeti bu projede diğer ortaklarını, finansman konusunda yatırım yapmaya davet ediyor. Bu finansmanın ise nasıl, hangi şartlar altında hangi sistem içerisinde gerçekleştireceği konusunda yine bir açıklık yok."
HABER MERKEZİ
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.