Tarihî Ulu Cami, minber ve kapılarına kavuştu
26.10.2002 00:00:00
Maddi olarak paha biçilemeyen minber kapısı ve ahşap levhaların tekrar yerine takılması için Divriği Ulu Cami'de bir tören düzenlendi. Törene, Tugay Komutanı Tuğgeneral Nihat İstanbullu, İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Celal Çıtak, Vali ile birlikte, Divriği Kaymakamı, İl Müftüsü, İl Turizm Müdürü, İl Kültür Müdürü ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Türklerin
Anadolu'daki tapuları
Törende bir konuşma yapan Vali Lütfullah Bilgin, bu eserlerin Türklerin Anadolu'daki tapuları olduğunu ifade ederek, "Bu cami, atalarımızın yarı göçebe veya barbar olmadıklarının, Ortaasya'dan gelirken büyük bir uygarlığı da buraya getirdiklerinin en önemli kanıtlarındandır. Eminim ki her Türk, bu eserleri gördükten sonra Türk olmakla daha çok gurur duyuyor ve daha çok mutlu oluyor. Bu eserler ayrıca bizim buraları nasıl vatan yaptığımızı da gösteriyor. Bunun değeri asla parayla ölçülemez. Bunlar Türklerin Anadolu'daki tapularıdır. Bunların yok olması sadece Ulu Cami'nin yok olması değil, tapularımızın da yok olması anlamına geliyor. Bunlar, çocuklarımıza, torunlarımıza, atalarımızdan aldığımız şekliyle emanet etmemiz gereken eserlerdir. Ulu Cami'nin minber kapılarının çalınması, hepiniz gibi bizi de derinden üzmüştü. Geceleri uyuyamadığımız zamanlar oldu. Ancak güvenlik kuvvetlerimiz boş durmadılar. Olayın faillerini bulup, çalınan eserleri yeniden buraya getirmek için gece gündüz çalıştılar. Bu sebeple Jandarma Komutanımıza ve O'nun şahsında emeği geçen bütün arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bundan sonra bu ve diğer parçaların ait oldukları yerlerinde kalması için hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Divriğililerle birlikte biz kamu görevlileri burada uygun tedbirleri alarak bu eseri çocuklarımıza sağlam bir şeklide devredeceğiz" dedi. Çalınan minber kapısı ve levhalar, Vali Bilgin'le birlikte törene katılanlar tarafından yerine takıldı.
Tarihi eserler İstanbul'da
bulunmuştu
Divriği Ulu Camii içersindeki minberin, abanoz ağacından, el işi oymalı, ahşap üzeri işlemeli ve iki parçalı kapısı (1.60 x 70 cm) ve yine minber kapısı üzerinde bulunan el işi oymalı ve üzeri işlemeli ayet yazılı iki parça ahşap levha (80 x 30 cm) 21 Haziran 2002 gecesi kimliği meçhul kişilerce çalınmıştı. Sivas İl Jandarma Komutanlığı'nın İstihbarat Şube Müdürlüğü, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ile Asayiş Şube Müdürlüğü Özel Görev ekibi, İstanbul'da yapılan çalışmalar neticesinde olayla ilgisi olan şahıslarla alıcı kılığında irtibata geçerek takibe almış ve 11-13 Ekim 2002 tarihleri arasında yapılan iki ayrı operasyonla Divriği Ulu Cami'den çalınan minber kapısı ve levhalar ele geçirilerek yerine konulmak üzere 14 Ekim 2002'de Sivas'a getirilmişti. Divriği Ulu Cami, Mengücek Oğulları'ndan hükümdar Süleyman Şah Oğlu Ahmet Şah tarafından 1228 yılında yaptırıldı ve 1985 yılında UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alındı.
Türklerin
Anadolu'daki tapuları
Törende bir konuşma yapan Vali Lütfullah Bilgin, bu eserlerin Türklerin Anadolu'daki tapuları olduğunu ifade ederek, "Bu cami, atalarımızın yarı göçebe veya barbar olmadıklarının, Ortaasya'dan gelirken büyük bir uygarlığı da buraya getirdiklerinin en önemli kanıtlarındandır. Eminim ki her Türk, bu eserleri gördükten sonra Türk olmakla daha çok gurur duyuyor ve daha çok mutlu oluyor. Bu eserler ayrıca bizim buraları nasıl vatan yaptığımızı da gösteriyor. Bunun değeri asla parayla ölçülemez. Bunlar Türklerin Anadolu'daki tapularıdır. Bunların yok olması sadece Ulu Cami'nin yok olması değil, tapularımızın da yok olması anlamına geliyor. Bunlar, çocuklarımıza, torunlarımıza, atalarımızdan aldığımız şekliyle emanet etmemiz gereken eserlerdir. Ulu Cami'nin minber kapılarının çalınması, hepiniz gibi bizi de derinden üzmüştü. Geceleri uyuyamadığımız zamanlar oldu. Ancak güvenlik kuvvetlerimiz boş durmadılar. Olayın faillerini bulup, çalınan eserleri yeniden buraya getirmek için gece gündüz çalıştılar. Bu sebeple Jandarma Komutanımıza ve O'nun şahsında emeği geçen bütün arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bundan sonra bu ve diğer parçaların ait oldukları yerlerinde kalması için hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Divriğililerle birlikte biz kamu görevlileri burada uygun tedbirleri alarak bu eseri çocuklarımıza sağlam bir şeklide devredeceğiz" dedi. Çalınan minber kapısı ve levhalar, Vali Bilgin'le birlikte törene katılanlar tarafından yerine takıldı.
Tarihi eserler İstanbul'da
bulunmuştu
Divriği Ulu Camii içersindeki minberin, abanoz ağacından, el işi oymalı, ahşap üzeri işlemeli ve iki parçalı kapısı (1.60 x 70 cm) ve yine minber kapısı üzerinde bulunan el işi oymalı ve üzeri işlemeli ayet yazılı iki parça ahşap levha (80 x 30 cm) 21 Haziran 2002 gecesi kimliği meçhul kişilerce çalınmıştı. Sivas İl Jandarma Komutanlığı'nın İstihbarat Şube Müdürlüğü, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ile Asayiş Şube Müdürlüğü Özel Görev ekibi, İstanbul'da yapılan çalışmalar neticesinde olayla ilgisi olan şahıslarla alıcı kılığında irtibata geçerek takibe almış ve 11-13 Ekim 2002 tarihleri arasında yapılan iki ayrı operasyonla Divriği Ulu Cami'den çalınan minber kapısı ve levhalar ele geçirilerek yerine konulmak üzere 14 Ekim 2002'de Sivas'a getirilmişti. Divriği Ulu Cami, Mengücek Oğulları'ndan hükümdar Süleyman Şah Oğlu Ahmet Şah tarafından 1228 yılında yaptırıldı ve 1985 yılında UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alındı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
