Süleymaniye Camii'nde tezyinat ayıbı
19.10.2010 00:00:00
Mimar ve Mühendisler Grubu üyesi Mimar Mehmet İşci, halen restorasyon çalışmalarının devam ettiği Süleymaniye Camii'nin tevhidi mimarisini bozan kubbe tezyinatının aslına döndürülmesi gerektiğini bildirdi
RECEP BAHAR - İSTANBUL
Kanuni Sultan Süleyman tarafından 1550 - 1557 yılları arasında Mimar Sinan'a inşa ettirilen Türkiye'nin en büyük camii Süleymani'de tezyinat ayıbı gözlerden kaçmıyor. 2007 yılından bu yana restorasyon altında olan Klasik Osmanlı Mimarisinin şaheseri konumundaki camiinin tezyinatı tartışma konusu oldu. Mimar ve Mühendisler Grubu üyesi Mimar Mehmet İşci, cami içi tezyinatının kubbeleriyle birlikte orijinal olarak Mimar Sinan'ın arkadaşı olan devrin Baş Nakkaşı Kara Memi tarafından yapıldığına işaret ederek, şunları kaydetti: "Padişah I. Abdülmecit döneminde kalem işleriyle süslenmiş ana kubbenin orijinal hali kapatılarak İtalyan mimar Fossati tarafından barok - rokoko üslubuyla yeniden tezyin edilmiştir. Üç yıldır devam etmekte olan restorasyon sırasında caminin ana kubbesinde orijinal haline uygun bir şekilde tezyinat yapılmayıp, 19. asrın ortalarında yapılan bu müdahale aynen korunarak aslından uzaklaştırılmıştır. Ayrıca bu konuda Anıtlar Kurulu'nun bilgisi ve onayının bulunmaması da yasal süreç açısından kabul edilebilir bir durum değildir."
Mimar Sinan'a saygısızlık
Caminin kubbelerine orijinali kapatılarak üzerine yapılan tezyinatın Mimar Sinan'ın tevhidi, külli, bütüncül yaklaşım tarzına ve eserin özgünlüğüne saygısızlık olduğunu bildiren Mimar Mehmet İşci, şunları kaydetti: "Ayrıca eserin ruhuna, felsefi arka planına son derece aykırıdır. Bu; günümüz söyleminde hayatın her yanını kuşatmış olan sekülerizmin, tevhidi bozucu ve gizli şirki çağrıştıran tavrının mimariye yansımasıdır. Böylesine şaheser bir binanın tezyinatını aslına rücu ettirmek bizim görevimiz olmalıdır. Halen devam eden restorasyona Kültür Bakanı Ertuğrul Günay müdahale etmeli ve cami özgün tezyinatıyla yeniden hayat bulmalıdır. Yapıldıktan üç asır sonra yapılan ilavelerin de üzeri kapatılarak muhafaza edilmekle birlikte, Fossati'nin yapmış olduğu tezyinat fotoğraflanarak caminin uygun bir yerinde sergilenmeli ve ilgilenenlerin görmesi sağlanmalıdır. Taksim'deki AKM binasını tarihi eser iddiasıyla savunup kılına dokundurtmayanlar, Sinan'ın şaheserine de lütfedip aynı hassasiyeti göstermelidirler."Şaheser camii
Dört adet ana taşıyıcı fil ayağı (paye) üzerine oturan Süleymaniye Camii'nin kubbesi yerden 53 metre yüksekliğinde ve 26,5 metre çapındadır. İki yarım kubbe ile desteklen ana kubbenin kasnağında 32 pencere bulunmaktadır. Cami avlusunun dört köşesinde birer minare bulunmaktadır. Bu minarelerin camiye bitişik iki tanesi üçer şerefeli ve 76 metre yüksekliğinde, cami avlusunda bulunan diğer iki minare ise ikişer şerefeli ve 56 metre yüksekliğindedir.
RECEP BAHAR - İSTANBUL
Kanuni Sultan Süleyman tarafından 1550 - 1557 yılları arasında Mimar Sinan'a inşa ettirilen Türkiye'nin en büyük camii Süleymani'de tezyinat ayıbı gözlerden kaçmıyor. 2007 yılından bu yana restorasyon altında olan Klasik Osmanlı Mimarisinin şaheseri konumundaki camiinin tezyinatı tartışma konusu oldu. Mimar ve Mühendisler Grubu üyesi Mimar Mehmet İşci, cami içi tezyinatının kubbeleriyle birlikte orijinal olarak Mimar Sinan'ın arkadaşı olan devrin Baş Nakkaşı Kara Memi tarafından yapıldığına işaret ederek, şunları kaydetti: "Padişah I. Abdülmecit döneminde kalem işleriyle süslenmiş ana kubbenin orijinal hali kapatılarak İtalyan mimar Fossati tarafından barok - rokoko üslubuyla yeniden tezyin edilmiştir. Üç yıldır devam etmekte olan restorasyon sırasında caminin ana kubbesinde orijinal haline uygun bir şekilde tezyinat yapılmayıp, 19. asrın ortalarında yapılan bu müdahale aynen korunarak aslından uzaklaştırılmıştır. Ayrıca bu konuda Anıtlar Kurulu'nun bilgisi ve onayının bulunmaması da yasal süreç açısından kabul edilebilir bir durum değildir."
Mimar Sinan'a saygısızlık
Caminin kubbelerine orijinali kapatılarak üzerine yapılan tezyinatın Mimar Sinan'ın tevhidi, külli, bütüncül yaklaşım tarzına ve eserin özgünlüğüne saygısızlık olduğunu bildiren Mimar Mehmet İşci, şunları kaydetti: "Ayrıca eserin ruhuna, felsefi arka planına son derece aykırıdır. Bu; günümüz söyleminde hayatın her yanını kuşatmış olan sekülerizmin, tevhidi bozucu ve gizli şirki çağrıştıran tavrının mimariye yansımasıdır. Böylesine şaheser bir binanın tezyinatını aslına rücu ettirmek bizim görevimiz olmalıdır. Halen devam eden restorasyona Kültür Bakanı Ertuğrul Günay müdahale etmeli ve cami özgün tezyinatıyla yeniden hayat bulmalıdır. Yapıldıktan üç asır sonra yapılan ilavelerin de üzeri kapatılarak muhafaza edilmekle birlikte, Fossati'nin yapmış olduğu tezyinat fotoğraflanarak caminin uygun bir yerinde sergilenmeli ve ilgilenenlerin görmesi sağlanmalıdır. Taksim'deki AKM binasını tarihi eser iddiasıyla savunup kılına dokundurtmayanlar, Sinan'ın şaheserine de lütfedip aynı hassasiyeti göstermelidirler."Şaheser camii
Dört adet ana taşıyıcı fil ayağı (paye) üzerine oturan Süleymaniye Camii'nin kubbesi yerden 53 metre yüksekliğinde ve 26,5 metre çapındadır. İki yarım kubbe ile desteklen ana kubbenin kasnağında 32 pencere bulunmaktadır. Cami avlusunun dört köşesinde birer minare bulunmaktadır. Bu minarelerin camiye bitişik iki tanesi üçer şerefeli ve 76 metre yüksekliğinde, cami avlusunda bulunan diğer iki minare ise ikişer şerefeli ve 56 metre yüksekliğindedir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
