Meclis Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu, son 10 yılın soygun dosyasını açtı. Dosyaları deştikçe yolsuzluk fışkırıyor. Komisyon üyeleri dosyalara nüfuz ettikçe pis kokulardan dolayı burunlarını tutuyor.
Komisyon iyi iş başardı. 150 bin sayfalık dosyaları inceledi, eski başbakanları sorguladı.
Şimdi sıra soruşturma komisyonlarının kurulmasında.
Yani şimdi top hükümette. Bir çok eski bakan hatta Başbakanı Yüce Divan'a gönderecek ciddiyetteki dosyaların gereğini yapmak için iktidar sınavda.
Eğer yolsuzluk dosyaları tozlu raflarda çürümeye terkedilirse milletin "temiz toplum" hayali bir kez daha suya düşer.
Eğer Ak Parti iktidarı yolsuzlukla mücadelede samimi, kararlı, cesur davranmazsa iş "cambaza bak" oyunundan ibaret kalır.
Tıpkı Demirel'in meşhur Koskotas dosyaları gibi, tıpkı Yılmaz'ın çetelerle mücadele maskesi altında yeni çeteler kurdurması gibi... Tıpkı Bahçeli'nin iktidardayken her gün "yolsuzluk ve yoksullukla mücadele" teranesi altında en büyük yolsuzluk ve yoksulluğa imza atması gibi "fiyasko" istemiyoruz.
Ak Parti iktidarı büyük bir fırsatın, imkanın üzerinde oturuyor.
Yıllardır sistemin sahiplerini oynayanların "kirli yüzlerini" teşhir edebilirlerse, hani o hep şikayet ettikleri "hükümet olduk ama iktidar olamadık" sendromundan kurtulabilirler.
Bu zorlu yolu seçmek yerine ABD'ye yaslanarak, AB'ye abanarak, kirli işadamı bürokrat-medya denklemine dolanarak idare-i maslahat yolunu seçerlerse yazık ederler.
Millete de kendilerine de yazık ederler.
Millete yazık olur, çünkü 10 yılda Çin gibi bir komünizm artığı ülke 4'e katlanırken Türkiye'nin yerinde saymasına yol açan "soygun" git gide kurumlaşır.
Yolsuzluğa göz yummakla suçlanan eski bakan Temizel itiraf ediyor: "Türkiye son yirmi yılda 250 milyar dolar borç faizlerine ödedi."
Eski bürokrat Pamir itiraf ediyor: "Mavi Akım Projesi gereksiz yük altına sokan yanlış bir anlaşmaydı".
Enerji Bakanlığı tespit ediyor: "Türkiye enerjide 45 milyar dolar soyulmuş."
Cumhurbaşkanlığına bağlı Devlet Denetleme Kurulu teşhis koymuş:" Son 5 yılda kamu ve özel bankalarda 53 milyar dolar buharlaşmış".
Ve dönemin bakanlarını sorumlu tutuyor.
Bir tespit de bizden: "Türkiye'nin son yirmi yılda 250 milyar dolar faizle, 250 milyar dolar yolsuzlukla soyulmasının birinci derecede sorumluları siyasetçiler, bürokratlar ve çetelerle içli dışlı medya ve iş dünyası", doğru.
Ama son beş yıldaki soygunun bir sorumlusu da siyasete müdahale ederek soyguncu kadrolara iktidarı altın tepside sunan "establishment"tir yani "düzen"dir.
Soygunun boyutları Enerji Bakanımızın gözünü korkutmuş olmalı ki, "boyutlarını açıklarsam halkın morali bozulur" diyor.
Hayır sayın Güler! Asıl milletimizin morali bu soygunu görüp de hesabını soramaz ve soyguna dur demezseniz o zaman bozulur.
Komisyon iyi iş başardı. 150 bin sayfalık dosyaları inceledi, eski başbakanları sorguladı.
Şimdi sıra soruşturma komisyonlarının kurulmasında.
Yani şimdi top hükümette. Bir çok eski bakan hatta Başbakanı Yüce Divan'a gönderecek ciddiyetteki dosyaların gereğini yapmak için iktidar sınavda.
Eğer yolsuzluk dosyaları tozlu raflarda çürümeye terkedilirse milletin "temiz toplum" hayali bir kez daha suya düşer.
Eğer Ak Parti iktidarı yolsuzlukla mücadelede samimi, kararlı, cesur davranmazsa iş "cambaza bak" oyunundan ibaret kalır.
Tıpkı Demirel'in meşhur Koskotas dosyaları gibi, tıpkı Yılmaz'ın çetelerle mücadele maskesi altında yeni çeteler kurdurması gibi... Tıpkı Bahçeli'nin iktidardayken her gün "yolsuzluk ve yoksullukla mücadele" teranesi altında en büyük yolsuzluk ve yoksulluğa imza atması gibi "fiyasko" istemiyoruz.
Ak Parti iktidarı büyük bir fırsatın, imkanın üzerinde oturuyor.
Yıllardır sistemin sahiplerini oynayanların "kirli yüzlerini" teşhir edebilirlerse, hani o hep şikayet ettikleri "hükümet olduk ama iktidar olamadık" sendromundan kurtulabilirler.
Bu zorlu yolu seçmek yerine ABD'ye yaslanarak, AB'ye abanarak, kirli işadamı bürokrat-medya denklemine dolanarak idare-i maslahat yolunu seçerlerse yazık ederler.
Millete de kendilerine de yazık ederler.
Millete yazık olur, çünkü 10 yılda Çin gibi bir komünizm artığı ülke 4'e katlanırken Türkiye'nin yerinde saymasına yol açan "soygun" git gide kurumlaşır.
Yolsuzluğa göz yummakla suçlanan eski bakan Temizel itiraf ediyor: "Türkiye son yirmi yılda 250 milyar dolar borç faizlerine ödedi."
Eski bürokrat Pamir itiraf ediyor: "Mavi Akım Projesi gereksiz yük altına sokan yanlış bir anlaşmaydı".
Enerji Bakanlığı tespit ediyor: "Türkiye enerjide 45 milyar dolar soyulmuş."
Cumhurbaşkanlığına bağlı Devlet Denetleme Kurulu teşhis koymuş:" Son 5 yılda kamu ve özel bankalarda 53 milyar dolar buharlaşmış".
Ve dönemin bakanlarını sorumlu tutuyor.
Bir tespit de bizden: "Türkiye'nin son yirmi yılda 250 milyar dolar faizle, 250 milyar dolar yolsuzlukla soyulmasının birinci derecede sorumluları siyasetçiler, bürokratlar ve çetelerle içli dışlı medya ve iş dünyası", doğru.
Ama son beş yıldaki soygunun bir sorumlusu da siyasete müdahale ederek soyguncu kadrolara iktidarı altın tepside sunan "establishment"tir yani "düzen"dir.
Soygunun boyutları Enerji Bakanımızın gözünü korkutmuş olmalı ki, "boyutlarını açıklarsam halkın morali bozulur" diyor.
Hayır sayın Güler! Asıl milletimizin morali bu soygunu görüp de hesabını soramaz ve soyguna dur demezseniz o zaman bozulur.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
İbrahim Berk / diğer yazıları
- Cübbe düştü haç göründü / 07.01.2020
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014