Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın Türkiye Şeker Fabrikaları'na ait Kars, Erciş, Ağrı, Muş ve Erzurum Şeker Fabrikalarının satışı için çıktığı ihale için iptal davası açıldı.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın (ÖİB) Türkiye Şeker Fabrikaları'na (Türkşeker) ait Kars, Erciş, Ağrı, Muş ve Erzurum Şeker Fabrikalarının satışı için çıktığı ihale için iptal davası açıldı. Şeker İş Sendikası tarafından, teklifleri 27 Kasım'da alınacak özelleştirmenin iptali için Danıştay'da açılan davada, ÖİB'nin danışman konsorsiyuma hazırlattığı raporda yer verilen, fabrikaların ayrı ayrı satılmasının sakıncaları başta olmak üzere sektörün çökmesini önleyecek tekliflerin hiçbirine uyulmadığı belirtildi. Dava başvurusunda, getirilen üretim şartında açık bulunduğu, bu nedenle fabrikaların kapanabileceği uyarısında da bulunuldu. Şeker İş Sendikası adına Avukat Gökhan Candoğan, şeker fabrikalarının özelleştirme ihale ilanına çıkması üzerine, Danıştay 13. Dairesi'nde 26 Eylül'de dava açtı. Davada, yürütmenin durdurulması istemli olarak, Türkşeker'e ait Portföy A Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesine dair ÖİB Karar ve İhale Şartları Belgesinin iptali istendi.
Yıllık gelir 550 milyon dolar
Türkşeker'in ülke ekonomisine yılda yaklaşık 500-550 milyon dolar katma değer yarattığı belirtilen dava dilekçesinde, ihalenin dayanağını oluşturan 8 Ekim 2007 tarihli ÖYK kararının iptali istemiyle açılan davada, Danıştay İDDK tarafından yürütmenin durdurulması kararı verildiği anımsatıldı. Yürütmeyi durdurma kararında, Danışman Konsorsiyumca hazırlanan Nihai Strateji Raporuna işaret edildiği aktarılan dilekçede, raporda coğrafi bazlı yaklaşımla ilgili gerekçenin Türkşeker fabrikalarının gerekli olan rasyonalizasyonu sağlaması ve ülke çapında yaygın olan pancar üretiminin devamını güvenceye almak olduğu belirtildiği anlatıldı.
Pancar tarımı gerileyecek
Türkiye şeker piyasasının son yıllarda ithal mısıra dayalı nişasta esaslı tatlandırıcı üretiminin baskısı altına girdiği kaydedilen dilekçede, "Gerekli tedbirler alınmadığı için pancar tarımı giderek gerileyecektir. AB'de mısır esaslı izoglikoz üretimi pancardan üretilen toplam şeker miktarının yüzde 2'si ile sınırlandırılmıştır. Türkiye'de pancar şekeri üretimi ise 2 milyon ton mertebesindedir" denildi. Et Balık ve Süt Endüstrisi kurumlarının gerekli tedbirler alınmadan özelleştirilince hayvancılığın çöktüğü belirtilen dilekçede, "Aynı durumla bitkisel üretim ve öncelikle pancar tarımı karşı karşıya kalacaktır" denildi. İhaleye katılacak firmalara, üretim/yatırım/istihdam zorunluluğu getirmenin yanı sıra rekabet hukuku açısından da, özelleştirme sonrasında tekel durumunun oluşmasına engel olmaya yönelik ihaleye katılım sınırlandırmalarının belirlenmesi gerektiğini anlatılan dilekçede, şunlar kaydedildi:
Şeker fabrikalarının özelleştirilmesindeki sakıncalı noktalar
* Özelleştirme şartnamesi tekelleşmeye yönelik engelleme getirmiyor. * Alıcının beş fabrikanın dördünü kapatıp geri kalan tek fabrikada toplam kota oranında üretim yapmasını engelleyecek bir düzenleme bulunmuyor. * Fabrikalar kapandığında yerel istihdam darbe yiyecektir. Ayrıca çiftçiler ürünlerini uzak bir noktaya teslim etmek zorunda kalacaklar. * Şeker fabrikalarının değerini olumsuz etkileyen nişasta bazlı şekerlerin kotaları konusunda düzenleme yapılmadı. * Özelleştirme İdaresi, Türkşeker'e ait fabrikaların değerli arazilerini usulsüz kararlarla bedelsiz olarak devretmeye çalışıyor.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın (ÖİB) Türkiye Şeker Fabrikaları'na (Türkşeker) ait Kars, Erciş, Ağrı, Muş ve Erzurum Şeker Fabrikalarının satışı için çıktığı ihale için iptal davası açıldı. Şeker İş Sendikası tarafından, teklifleri 27 Kasım'da alınacak özelleştirmenin iptali için Danıştay'da açılan davada, ÖİB'nin danışman konsorsiyuma hazırlattığı raporda yer verilen, fabrikaların ayrı ayrı satılmasının sakıncaları başta olmak üzere sektörün çökmesini önleyecek tekliflerin hiçbirine uyulmadığı belirtildi. Dava başvurusunda, getirilen üretim şartında açık bulunduğu, bu nedenle fabrikaların kapanabileceği uyarısında da bulunuldu. Şeker İş Sendikası adına Avukat Gökhan Candoğan, şeker fabrikalarının özelleştirme ihale ilanına çıkması üzerine, Danıştay 13. Dairesi'nde 26 Eylül'de dava açtı. Davada, yürütmenin durdurulması istemli olarak, Türkşeker'e ait Portföy A Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesine dair ÖİB Karar ve İhale Şartları Belgesinin iptali istendi.
Yıllık gelir 550 milyon dolar
Türkşeker'in ülke ekonomisine yılda yaklaşık 500-550 milyon dolar katma değer yarattığı belirtilen dava dilekçesinde, ihalenin dayanağını oluşturan 8 Ekim 2007 tarihli ÖYK kararının iptali istemiyle açılan davada, Danıştay İDDK tarafından yürütmenin durdurulması kararı verildiği anımsatıldı. Yürütmeyi durdurma kararında, Danışman Konsorsiyumca hazırlanan Nihai Strateji Raporuna işaret edildiği aktarılan dilekçede, raporda coğrafi bazlı yaklaşımla ilgili gerekçenin Türkşeker fabrikalarının gerekli olan rasyonalizasyonu sağlaması ve ülke çapında yaygın olan pancar üretiminin devamını güvenceye almak olduğu belirtildiği anlatıldı.
Pancar tarımı gerileyecek
Türkiye şeker piyasasının son yıllarda ithal mısıra dayalı nişasta esaslı tatlandırıcı üretiminin baskısı altına girdiği kaydedilen dilekçede, "Gerekli tedbirler alınmadığı için pancar tarımı giderek gerileyecektir. AB'de mısır esaslı izoglikoz üretimi pancardan üretilen toplam şeker miktarının yüzde 2'si ile sınırlandırılmıştır. Türkiye'de pancar şekeri üretimi ise 2 milyon ton mertebesindedir" denildi. Et Balık ve Süt Endüstrisi kurumlarının gerekli tedbirler alınmadan özelleştirilince hayvancılığın çöktüğü belirtilen dilekçede, "Aynı durumla bitkisel üretim ve öncelikle pancar tarımı karşı karşıya kalacaktır" denildi. İhaleye katılacak firmalara, üretim/yatırım/istihdam zorunluluğu getirmenin yanı sıra rekabet hukuku açısından da, özelleştirme sonrasında tekel durumunun oluşmasına engel olmaya yönelik ihaleye katılım sınırlandırmalarının belirlenmesi gerektiğini anlatılan dilekçede, şunlar kaydedildi:
Şeker fabrikalarının özelleştirilmesindeki sakıncalı noktalar
* Özelleştirme şartnamesi tekelleşmeye yönelik engelleme getirmiyor. * Alıcının beş fabrikanın dördünü kapatıp geri kalan tek fabrikada toplam kota oranında üretim yapmasını engelleyecek bir düzenleme bulunmuyor. * Fabrikalar kapandığında yerel istihdam darbe yiyecektir. Ayrıca çiftçiler ürünlerini uzak bir noktaya teslim etmek zorunda kalacaklar. * Şeker fabrikalarının değerini olumsuz etkileyen nişasta bazlı şekerlerin kotaları konusunda düzenleme yapılmadı. * Özelleştirme İdaresi, Türkşeker'e ait fabrikaların değerli arazilerini usulsüz kararlarla bedelsiz olarak devretmeye çalışıyor.