Prof. Dr. Ali Victor Minin'in Meltem TV'de yayınlanan "Gündem Özel" programındaki değerlendirmelerine devam ediyoruz.
* "Rusya olarak Prof. Dr. Haydar Baş'tan sadece Milli Ekonomi Modeli konusunda istifade etmedik aynı zamanda İslam dünyasıyla diyalog kurma ve Rusya'daki Müslümanların sorunlarını çözme konusunda da kendisinin değerli görüşlerinden yararlandık. Rusya'da da yaklaşık 30 milyon Müslüman yaşıyor. Ruslar bu büyük Müslüman nüfusla nasıl temasta bulunması gerektiğini Prof. Dr. Haydar Baş'tan öğrendi. Haydar Baş'tan belki de İslam dünyasında ilk defa değişik inançlarla nasıl doğru ilişki kurulabileceğini gördük. Haydar Baş'tan bir şeyler öğrenme ihtiyacı benim şahsi bir ihtiyacım değildi. Bu doğal bir ihtiyaçtı. Çünkü o dönemde ben SSCB son dönemi milletvekiliydim ve Rusya Cumhurbaşkanlığı teşkilatında çalışıyordum. O dönem Çeçenistan'da savaş vardı, problemli bölgeler vardı. Bize bu problemleri çözme bilgileri gerekiyordu. İşte biz bu bilgileri Prof. Dr. Haydar Baş'tan aldık. Rus insanı ilk etapta İslam'ı kabul etmiyor. O zaman bunu düşmanlar kolay bir şekilde savaşa dönüştürebilir. Bu mantık sıradan bir Rus vatandaşı için geçerli ise Rusya Cumhurbaşkanı için de geçerli. Demek ki yabancı birinin İslamiyet'i anlaması için onu içine alması ve doğru insanlardan tanıması gerekiyor. Onlara şartsız bir şekilde sevgi gerekiyor. Ben işte şartsız sevgiyi de Haydar Baş'tan öğrendim."
Minin, açıkça itiraf ediyor ki, geçmişte İslam'a karşı son derece önyargılı olan Ruslar, Prof. Dr. Haydar Baş'ın "şartsız sevgi"si sayesinde İslam'ı ve Müslümanları kucaklamayı, beraber barış ve huzur içinde yaşamayı öğrendiler.
İslam'ı doğru bir insandan, Prof. Dr. Haydar Baş'tan tanıdılar ve hayran oldular. Ve birçoğu da Minin gibi Müslüman oldu. Minin, Rusya'da Sayın Baş sayesinde Müslüman olan on binlerce Müslüman'dan biridir.
Bu durum Rusya'nın Çeçenistan, Afganistan, Kırım, Tataristan gibi Müslüman nüfusun yoğun yaşadığı yerlerdeki politikalarında da ciddi değişikliğe yol açtı. Ve Batının körüklediği birçok problemden, kurduğu birçok tuzaktan bu barış ve birlik duruşu sayesinde kurtuldu.
Bu durum aynı zamanda Rusya içinde yaşayan 30 milyon Müslüman'ın da can, mal, namus ve inanç güvenliğini sağladı.
Prof. Dr. Ali Victor Minin, programın sonunda Türkiye'ye de bir takım tavsiyelerde bulunuyor:
* "Türkiye-Rusya ilişkilerinde avantajlı taraf Erdoğan'dır. Erdoğan'ın işi Putin'e göre daha kolay çünkü Türkiye'de Prof. Dr. Haydar Baş gibi modeliyle, fikirleriyle dünyaya yön veren, maneviyat sahibi bir lider var."
Prof. Dr. Minin; Türkiye'ye yaptığı bu tavsiyeyi, Prof. Dr. Haydar Baş'ı tanıyan, O'nun fikirlerini bilen birisi olarak, Milli Ekonomi Modeli'ni uygulamış bir ülkenin, Rusya'nın, etkin bir bilim adamı, bir siyaset danışmanı olarak yapıyor.
Minin, "Putin, Prof. Dr. Baş'ın modelini, Sayın Baş'a bilim adamları vasıtasıyla danışarak, sorarak uyguladı, Rusya ayağa kalktı, dünyanın zirvesine oturdu, Türkiye'nin, Türk milletinin tek çıkış yolu Prof. Dr. Haydar Baş'tadır" diyor.
Minin, ayrıca Sayın Baş'ın projelerini yanlış kopya çeken siyasilerimize de ders niteliğinde şu uyarıda bulunuyor: "Milli Ekonomi Modeli öyle bir modeldir ki, tümünü ezberleseniz dahi, modelin sahibine sormadan uygulamaya kalkarsanız bir netice alamazsınız."
Minin söylediği bu sözü bizzat yaşamış bir insandır.
Daha önceki yazılarımızda ifade ettiğimiz gibi, Minin Milli Ekonomi Modeli kitabını modelle ilk kez tanıştığı 2005 yılından sonra defalarca satır satır okumasına ve bilmesine rağmen, "Milli Paralarla Ticaret" formülünü 2008 yılında Sayın Baş ile Gaziantep'te yaptığı görüşmeden sonra anlıyor.
Halbuki Milli Paralarla Ticaret, kitabın 277. sayfasında 2005 yılında da vardı.
Okumak, ezberlemek farklı, doğru anlamak, doğru uygulamak çok farklı?
Dünyada bir numaralı iktisat matematikçisi olan Rus Profesör Valery Lebedev'in 2013 yılında Duma'da ifade ettiği gibi, Milli Ekonomi Modeli'nde kodlar var, sadece bugüne ait değil, geleceğe ışık tutan kodlar, dolayısıyla Milli Ekonomi Modeli'ni gerçek manada hayata geçirmek ancak modelin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş'la mümkündür.
Saygılar.
* "Rusya olarak Prof. Dr. Haydar Baş'tan sadece Milli Ekonomi Modeli konusunda istifade etmedik aynı zamanda İslam dünyasıyla diyalog kurma ve Rusya'daki Müslümanların sorunlarını çözme konusunda da kendisinin değerli görüşlerinden yararlandık. Rusya'da da yaklaşık 30 milyon Müslüman yaşıyor. Ruslar bu büyük Müslüman nüfusla nasıl temasta bulunması gerektiğini Prof. Dr. Haydar Baş'tan öğrendi. Haydar Baş'tan belki de İslam dünyasında ilk defa değişik inançlarla nasıl doğru ilişki kurulabileceğini gördük. Haydar Baş'tan bir şeyler öğrenme ihtiyacı benim şahsi bir ihtiyacım değildi. Bu doğal bir ihtiyaçtı. Çünkü o dönemde ben SSCB son dönemi milletvekiliydim ve Rusya Cumhurbaşkanlığı teşkilatında çalışıyordum. O dönem Çeçenistan'da savaş vardı, problemli bölgeler vardı. Bize bu problemleri çözme bilgileri gerekiyordu. İşte biz bu bilgileri Prof. Dr. Haydar Baş'tan aldık. Rus insanı ilk etapta İslam'ı kabul etmiyor. O zaman bunu düşmanlar kolay bir şekilde savaşa dönüştürebilir. Bu mantık sıradan bir Rus vatandaşı için geçerli ise Rusya Cumhurbaşkanı için de geçerli. Demek ki yabancı birinin İslamiyet'i anlaması için onu içine alması ve doğru insanlardan tanıması gerekiyor. Onlara şartsız bir şekilde sevgi gerekiyor. Ben işte şartsız sevgiyi de Haydar Baş'tan öğrendim."
Minin, açıkça itiraf ediyor ki, geçmişte İslam'a karşı son derece önyargılı olan Ruslar, Prof. Dr. Haydar Baş'ın "şartsız sevgi"si sayesinde İslam'ı ve Müslümanları kucaklamayı, beraber barış ve huzur içinde yaşamayı öğrendiler.
İslam'ı doğru bir insandan, Prof. Dr. Haydar Baş'tan tanıdılar ve hayran oldular. Ve birçoğu da Minin gibi Müslüman oldu. Minin, Rusya'da Sayın Baş sayesinde Müslüman olan on binlerce Müslüman'dan biridir.
Bu durum Rusya'nın Çeçenistan, Afganistan, Kırım, Tataristan gibi Müslüman nüfusun yoğun yaşadığı yerlerdeki politikalarında da ciddi değişikliğe yol açtı. Ve Batının körüklediği birçok problemden, kurduğu birçok tuzaktan bu barış ve birlik duruşu sayesinde kurtuldu.
Bu durum aynı zamanda Rusya içinde yaşayan 30 milyon Müslüman'ın da can, mal, namus ve inanç güvenliğini sağladı.
Prof. Dr. Ali Victor Minin, programın sonunda Türkiye'ye de bir takım tavsiyelerde bulunuyor:
* "Türkiye-Rusya ilişkilerinde avantajlı taraf Erdoğan'dır. Erdoğan'ın işi Putin'e göre daha kolay çünkü Türkiye'de Prof. Dr. Haydar Baş gibi modeliyle, fikirleriyle dünyaya yön veren, maneviyat sahibi bir lider var."
Prof. Dr. Minin; Türkiye'ye yaptığı bu tavsiyeyi, Prof. Dr. Haydar Baş'ı tanıyan, O'nun fikirlerini bilen birisi olarak, Milli Ekonomi Modeli'ni uygulamış bir ülkenin, Rusya'nın, etkin bir bilim adamı, bir siyaset danışmanı olarak yapıyor.
Minin, "Putin, Prof. Dr. Baş'ın modelini, Sayın Baş'a bilim adamları vasıtasıyla danışarak, sorarak uyguladı, Rusya ayağa kalktı, dünyanın zirvesine oturdu, Türkiye'nin, Türk milletinin tek çıkış yolu Prof. Dr. Haydar Baş'tadır" diyor.
Minin, ayrıca Sayın Baş'ın projelerini yanlış kopya çeken siyasilerimize de ders niteliğinde şu uyarıda bulunuyor: "Milli Ekonomi Modeli öyle bir modeldir ki, tümünü ezberleseniz dahi, modelin sahibine sormadan uygulamaya kalkarsanız bir netice alamazsınız."
Minin söylediği bu sözü bizzat yaşamış bir insandır.
Daha önceki yazılarımızda ifade ettiğimiz gibi, Minin Milli Ekonomi Modeli kitabını modelle ilk kez tanıştığı 2005 yılından sonra defalarca satır satır okumasına ve bilmesine rağmen, "Milli Paralarla Ticaret" formülünü 2008 yılında Sayın Baş ile Gaziantep'te yaptığı görüşmeden sonra anlıyor.
Halbuki Milli Paralarla Ticaret, kitabın 277. sayfasında 2005 yılında da vardı.
Okumak, ezberlemek farklı, doğru anlamak, doğru uygulamak çok farklı?
Dünyada bir numaralı iktisat matematikçisi olan Rus Profesör Valery Lebedev'in 2013 yılında Duma'da ifade ettiği gibi, Milli Ekonomi Modeli'nde kodlar var, sadece bugüne ait değil, geleceğe ışık tutan kodlar, dolayısıyla Milli Ekonomi Modeli'ni gerçek manada hayata geçirmek ancak modelin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş'la mümkündür.
Saygılar.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Conkbayır'ında "Haka Dansı", anma etkinliği mi, tehdit mi? / 27.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025