6 Mayıs’ta rakibi Hollande ile cumhurbaşkanlığı seçiminde ikinci tur kapışmalarına hazırlanan Sarkozy zor durumda.
Çünkü ortaya atılan iddialar Sarkozy’nin oylarını hayli eriteceğe benziyor.
İddialara göre Sarkozy 2007 yılındaki seçim kampanyasında Fransa’nın alaşağı etmek için başı çektiği Libya’nın merhum Lideri Muammer Kaddafi’den büyük miktarlarda para yardımı almış.
Sarkozy, “Kaddafi’nin oğlunun ve gizli servisinin iddialarını ciddiye almaları alçaklık” dese de herkes Arap Baharı devreye girmeden önce Kaddafi’yle Sarkozy’nin ne kadar yakın olduklarını biliyor.
İddialar Sarkozy’e şimdiden büyük zarar verdi.
Kaddafi’nin başına gelenler Batılı ülkelerin liderleriyle dost olmanın sonuçlarının ne olduğunu gözler önüne sermektedir.
Saddam’ın başına gelenler de buna örnek gösterilebilir. Bugün sedyede yargılanan Mısır’ın devrik Lideri Hüsnü Mübarek de Batılı dostlarıyla sok sıkı ilişkileri olan bir liderdi.
Saddam olsun, Mübarek olsun, Kaddafi olsun bütün bu liderler en güvendikleri, en çok değer verdikleri ülkelerden en büyük darbeleri aldılar.
Batılılardan dost olmayacağını gösteren daha pek çok örnek vermemiz mümkündür.
Burada asıl sözümüz Türkiye’deki siyasileredir.
Bugün batılılarla dost ve müttefik(!) olmanın sonuçları ortadayken hala aynı yanlışlara devam eden Türk siyasiler, Saddam’ın, Kaddafi’nin ya da Mübarek’le aynı kaderi paylaşacaklarını asla unutmamalıdırlar.
Milletinin çıkarlarını koruma görevini bir kenara bırakıp, ecnebilerin talimatlarıyla hareket eden, ecnebileri memnun etmek için var gücüyle çalışan devlet adamlarının, siyasileri akıbetleri hayırlı olamamıştır.
Bundan dolayı yeri geldiğinde dünyanın fani olduğunu ifade edip, sonra AB, ABD ve bilumum ecnebi ülkelere uşaklık eden siyasileri daha fazla geç kalmadan bu yanlışlarından vazgeçmelerini âcizane tavsiye ediyorum.
Milletinin ve devletinin çıkarlarını korumak ve emanetin hukukuna riayet etmek, her siyasetçi için tek kurtuluş yoludur.
Çünkü ortaya atılan iddialar Sarkozy’nin oylarını hayli eriteceğe benziyor.
İddialara göre Sarkozy 2007 yılındaki seçim kampanyasında Fransa’nın alaşağı etmek için başı çektiği Libya’nın merhum Lideri Muammer Kaddafi’den büyük miktarlarda para yardımı almış.
Sarkozy, “Kaddafi’nin oğlunun ve gizli servisinin iddialarını ciddiye almaları alçaklık” dese de herkes Arap Baharı devreye girmeden önce Kaddafi’yle Sarkozy’nin ne kadar yakın olduklarını biliyor.
İddialar Sarkozy’e şimdiden büyük zarar verdi.
Kaddafi’nin başına gelenler Batılı ülkelerin liderleriyle dost olmanın sonuçlarının ne olduğunu gözler önüne sermektedir.
Saddam’ın başına gelenler de buna örnek gösterilebilir. Bugün sedyede yargılanan Mısır’ın devrik Lideri Hüsnü Mübarek de Batılı dostlarıyla sok sıkı ilişkileri olan bir liderdi.
Saddam olsun, Mübarek olsun, Kaddafi olsun bütün bu liderler en güvendikleri, en çok değer verdikleri ülkelerden en büyük darbeleri aldılar.
Batılılardan dost olmayacağını gösteren daha pek çok örnek vermemiz mümkündür.
Burada asıl sözümüz Türkiye’deki siyasileredir.
Bugün batılılarla dost ve müttefik(!) olmanın sonuçları ortadayken hala aynı yanlışlara devam eden Türk siyasiler, Saddam’ın, Kaddafi’nin ya da Mübarek’le aynı kaderi paylaşacaklarını asla unutmamalıdırlar.
Milletinin çıkarlarını koruma görevini bir kenara bırakıp, ecnebilerin talimatlarıyla hareket eden, ecnebileri memnun etmek için var gücüyle çalışan devlet adamlarının, siyasileri akıbetleri hayırlı olamamıştır.
Bundan dolayı yeri geldiğinde dünyanın fani olduğunu ifade edip, sonra AB, ABD ve bilumum ecnebi ülkelere uşaklık eden siyasileri daha fazla geç kalmadan bu yanlışlarından vazgeçmelerini âcizane tavsiye ediyorum.
Milletinin ve devletinin çıkarlarını korumak ve emanetin hukukuna riayet etmek, her siyasetçi için tek kurtuluş yoludur.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Bu Numan helak olur! / 14.10.2024
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Bu Numan helak olur! / 14.10.2024