Peygamber Efendimiz buyurdu: "Bir kimse, Receb ayını oruçlu geçirir ise Allah-ü Teâlâ üç şeyi onun için gerekli kılar. Şöyle ki: Geçmiş günahlarının tümünü bağışlar. Kalan ömrünün temiz geçmesini temin eder. Büyük huzura çıkılan kıyamet gününün susuzluğundan da onu emin kılar."Bu arada yaşlı biri kalktı; Resûlullah Efendimize (s.a.a.) halini şöyle anlattı: "Ya Resûlallah, ben Receb ayının tümünü oruçlu geçiremem. Buna gücüm yetmez."Bunun üzerine Resûlullah Efendimiz (s.a.a.) şöyle buyurdu: "O halde, ilkinden bir gün, ortasından bir gün, sonundan da bir gün tutarsın. Böyle ettiğin takdirde, ayın tümünü oruçlu geçirmiş olursun." (Hz. Abdulkadir Geylani, Gunyetü't-Tâlibîn, s.551).Mücibetü'l-Bâhiliyye'nin (r.a.) babasından veya amcasından şöyle rivâyet edilmiştir: Bu zât Allah'ın Resûlü'nün yanına geldi, sonra memleketine döndü. Aradan bir yıl geçtikten sonra kılık ve kıyafeti değişmiş olarak yine geldi ve, "Ey Allah'ın Resûlü! Beni tanıyamadınız mı?" dedi.Resûl-i Ekrem, "Sen kimsin?" diye sordu. "Geçen yıl huzurunuza gelmiş Bâhiliyim" dedi. "Niçin bu kadar değiştin? Oysa halin ve kıyafetin düzgündü" dedi.Bâhili, "Ey Allah'ın Resûlü! Senden ayrıldığım zamandan beri yemek yemedim, sadece geceleri yedim" dedi.O zaman Resûl-i Ekrem, "Kendine azap çektirmişsin. Ramazan ayının tamamında, diğerlerinde ise birer gün oruç tut" buyurdu.Bâhilî, "Ey Allah'ın Resûlü! Oruç tutacağım günlerin sayısını arttır. Çünkü söylediğinizden fazla tutmaya gücüm yeter" dedi.Allah'ın Resûlü, "Öyleyse her aydan ikişer gün oruç tut" buyurdu.Bâhilî, "Biraz daha arttır" dedi. "Her aydan üç gün tut" buyurdu.Bâhilî tekrar, "Ey Allah'ın Resûlü! Biraz daha arttır" deyince; Resûl-i Ekrem, "Receb, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem aylarında üçer gün oruç tut, diğer günlerde iftar et" dedi ve bunu üç kez tekrarladı. Parmaklarıyla da işaret ederek onları yumdu, sonra bıraktı. (Ebu Dâvud). Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdu: "Receb büyük bir aydır. Allah o ayda sevapları katlar. Kim Receb ayında bir gün oruç tutarsa bir yıl oruç tutmuş gibi olur. Kim yedi gün tutarsa, ona cehennem kapıları kapatılır. Kim sekiz gün tutarsa ona sekiz cennet kapısı açılır. Kim on gün tutarsa Allah'tan ne dilerse mutlaka Allah ona verir. Kim de on beş gün tutarsa, gökte bir münâdi şöyle seslenir: 'Geçmiş günahların bağışlanmıştır. Haydi amele yeniden başla!' Kim daha çok oruç tutarsa Allah ona daha çok sevap verir." (Taberânî, el-Mu'cemu'l-Kebîr).Resûlullah (s.a.a.), "Bir kimse Receb ayını oruçlu geçirirse Allah ona üç şeyi ikram eder: 1- Geçmiş günahlarını affeder. 2- Hayatında ona kötü ve çirkin olan şeyleri yaptırmaz. 3- Kıyamet günü de susuzluktan emin olur" buyurunca, yaşlı bir zat ayağa kalkarak, "Yâ Resûlallah! Ben Receb ayının tamamında oruç tutmaktan âcizim, ben ne yapayım?" diye sordu.Resûlullah da, "Receb'in ilk, orta ve son günlerinde oruç tutarsan, tamamında oruç tutmuş olursun. Çünkü bir hasene on katıyla muamele görür" buyurdu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yeliz Yücel / diğer yazıları
- Üç aylar iklimi-4 / 20.03.2017
- Üç aylar iklimi-3 / 19.03.2017
- Üç aylar iklimi-2 / 18.03.2017
- Üç aylar iklimi-1 / 17.03.2017
- Muharrem'in onuncu günü: Aşura / 11.10.2016
- Bayram namazı ve kılınışı / 11.09.2016
- Haccın tamam olmasının şartları / 10.09.2016
- 'Hac Arafat'tır' / 09.09.2016
- Zilhicce ayında ibadet?III / 08.09.2016
- Zilhicce ayında ibadet?II / 07.09.2016
- Üç aylar iklimi-3 / 19.03.2017
- Üç aylar iklimi-2 / 18.03.2017
- Üç aylar iklimi-1 / 17.03.2017
- Muharrem'in onuncu günü: Aşura / 11.10.2016
- Bayram namazı ve kılınışı / 11.09.2016
- Haccın tamam olmasının şartları / 10.09.2016
- 'Hac Arafat'tır' / 09.09.2016
- Zilhicce ayında ibadet?III / 08.09.2016
- Zilhicce ayında ibadet?II / 07.09.2016