İsmi Ramazan olup hem de öğretmen olan cümle muallimleri bu Ramazan ikliminde selamlıyoruz.Şu bizim meşhur Ramazan öğretmenden söz etmeye çalışacağız.Bütün bir toplumu istediği zaman yatıran istediği zaman kaldıran, istediği zaman yediren istediği zaman yedirmeyen, hayatın bütün alanlarına kesin kurallar koyan ve uygulatan Ramazan öğretmen.Ne müthiş öğretmendir o.Hem sürekli mütebessim hem de biraz kaşları çatık, koyduğu kurallara harfiyen uyulması noktasında zerre kadar tavizi olmayan, dakika hesabı, hatta saniye hesabı yapan, olmazsa olmazları olan müthiş bir eğitmen ve eşi bulunmaz bir öğretmen.Ramazan öğretmen için yedi iklim dört bucak okuldur, insanın bulunduğu her yer onun için eğitim ve öğretim alanıdır.Talebeleri için yaş sınırı yoktur, yediden yetmişe, kadın erkek, genç ihtiyar, hatta yeni dünya bebekler dahi onun öğrencileri arasındadır.Bir ay boyunca, gecenin bir yarısında yaşanan yemek hazırlama, sofra kurma telaşı, çatal kaşık sesleri, mahalleleri, apartmanları saran nefis yemek kokuları, yeni dünya bebekleri de, üç yaşında, beş yaşında çocukları da müthiş eğitmekte, onların şuur altlarına yeni şeyler yerleştirmektedir.Günün sonunda, gün batmaya yüz tuttuğu saatlerde yaşana iftar sofrası telaşları da yetişmekte olan nesillere medeniyet kodlarını aheste aheste fısıldamaktadır.Bayrak şairimiz Arif Nihat Asya demişti ya; biz abdestin nasıl alınacağını kitaplardan değil, büyüklerimize abdest suyu dökerek öğrendik.İşte Ramazan öğretmenin öğretmenliği de tıpkı bunun gibi, sosyal hayatın her alanında ve her anında bir şeyler öğretiyor.Yeni nesiller, etrafında olup-bitenlerin farkında olsun olmasın bütün çocuklar, farklı bir iklime girildiğini, bambaşka bir mevsimin yaşandığını görüp hissediyorlar.Annelerin-babaların, ablaların-kardeşlerin, halaların-teyzelerin, amcaların-dayıların evde olsun dışarıda olsun farklı bir koşuşturma içine girdiklerini, kütüphanelerde bulunan özellikle bir kitabın, Kerim Kitabın elden ele, evden eve taşındığını, onunla diğer zamanlardan daha çok meşgul olunduğunu müşahede ediyorlar ve bu farkı anlamaya çalışıyorlar.Fatır suresinin 29. Ayetinde işaret edilen o kutlu görevlerin daha büyük bir hassasiyetle ve keli kelime hayata geçtiğini, gönüllerden başlayarak evlerin, mahallelerin, köylerin ve kentlerin huzurla dolduklarını taptaze zihinlerine nakşediyorlar."Allah'ın Kitabını okuyan, namazı kılan ve kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve açık olarak verenler, kesinlikle batma ihtimali olmayan bir ticaret umarlar." (Fatır: 29).Kerim Kitapla haşir-neşir olma faaliyetlerinin arttığı, hem namaz kılanların hem de kılınan namazların çoğaldığı ve infak kültürünün zirve yaptığı bir mevsimden geçiyoruz.Ramazan öğretmen? Ne müthiş bir öğretmendir o.Gitmeden, doya doya ve dahi duya duya ondan istifade etmeliyiz.Onun mesajlarını almak ve algılamak için kulaklar dört açılmalı.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Bir yolsuzluk bir yoksulluk bir yasak / 26.12.2024
- 2025 yılı dahi emekliler yılı ilan edilsin / 22.12.2024
- İmtiyaza mazhar niceleri var / 21.12.2024
- Soykırım ekibi Suriye’den selamlıyor dünyayı / 20.12.2024
- Barınma, bürünme ve beslenme / 19.12.2024
- Yapma hacım, ters köşeye yatma hacım / 17.12.2024
- Yalanın para etmediği güne kadar… / 16.12.2024
- Soykırımcı İsrail’e Suriye ödülü / 13.12.2024
- Dumura uğratılmış duygular yüzünden… / 12.12.2024
- Hanım yaparsa kaza hizmetçi yaparsa ceza / 07.12.2024
- 2025 yılı dahi emekliler yılı ilan edilsin / 22.12.2024
- İmtiyaza mazhar niceleri var / 21.12.2024
- Soykırım ekibi Suriye’den selamlıyor dünyayı / 20.12.2024
- Barınma, bürünme ve beslenme / 19.12.2024
- Yapma hacım, ters köşeye yatma hacım / 17.12.2024
- Yalanın para etmediği güne kadar… / 16.12.2024
- Soykırımcı İsrail’e Suriye ödülü / 13.12.2024
- Dumura uğratılmış duygular yüzünden… / 12.12.2024
- Hanım yaparsa kaza hizmetçi yaparsa ceza / 07.12.2024