Propaganda savaşı bezdiriyor
Ukraynalılar, günlerdir bir işgalin yakın olduğu konusunda uyarıda bulunan başta ABD olmak üzere Batılı ülkeleri ile bunu yapmaya niyeti olmadığını söyleyen Rus hükümeti arasındaki propaganda savaşının ortasında kaldı. Rus medyası Batı'nın kopardığı yaygarayı 'histeri' olarak adlandırırken, Ukrayna medyası Batılı ülkelerin Ukrayna'ya ilgisinin Rusya'yı caydırdığından dem vuruyor.
19.02.2022 14:59:00
YENİ MESAJ-BBC / DETAY HABER
Rusya, 15 Şubat'ta bazı askeri birimlerinin tatbikatlarını bitirdiğini ve Belarus ile Ukrayna sınırından çekileceğini söyledi. Ancak buna rağmen ABD ve NATO liderleri, Ukrayna sınırındaki birliklerin Rusya'nın son yıllardaki en büyük askeri yığınağı olduğu ve Başkan Putin'in yakında bir işgal başlatabileceği konusunda uyarıda bulunuyor. Çevrimiçi basın toplantısı düzenleyen ancak adlarını açıklamayan ABD'li yetkililer, 17 Şubat'ta Rusya'nın Ukrayna sınırındaki askerlerinin bazılarını geri çektiği yönündeki açıklamasının doğru olmadığını ve Moskova'nın sınıra ilave 7 bin asker daha gönderdiğini iddia etti. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken da Rusya'nın sınırdan asker çektiği yönündeki iddiaları doğrulayacak bulgulara sahip olmadıklarını söylemişti. Hatta ABD Başkanı Joe Biden Salı günkü konuşmasında Rusya-Ukrayna sınırında 150 bin civarında Rus askerinin yığınak yaptığını ifade etmişti.
Ruslar bu duruma ne diyor?
Sosyal medyada birçok Rus, Batı'nın 'istila iddiaları' diye adlandırdıkları söylemlerle alay ediyor. Kremlin yanlısı medya kuruluşlarının özellikle de TV kanallarının izleyicileri, haber ve talk-show sunucularından sık sık NATO'nun genişlemesinin Rusya'yı tehdit ettiğini ve bir saldırı planlayanın Kiev'deki 'neo-Nazi' veya 'faşist' hükümet olduğunu duyuyor! Haftalık popüler Vesti Nedeli haber programındaki bir manşet, Ukrayna'nın ölümcül askeri yardımlarla pohpohlandığını ve kitlesel psikoza sürüklendiğini söyledi. Programın sunucusu ve muhtemelen ülkedeki en yüksek sesli medya yorumcusu Dmitry Kiselyov, Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenski'nin savaşa hazırlandığını savundu. Kiselyov, Aralık ayında, "Ukrayna'nın NATO'ya katılımından veya Ukrayna topraklarında askeri bir asimilasyondan bahsediyorsak, o zaman silahımızı ABD'nin kafasına dayayacağız" demişti. Kiselyov, 2014'te izleyicilere Rusya'nın "ABD'yi radyoaktif küle dönüştürebilecek dünyadaki tek ülke" olduğunu hatırlatmıştı.
Putin'i sorgulayan çıkmıyor
Rusya'da Başkan Putin'in görüşleri çok az sorgulanıyor. Ancak bazen daha ılımlı görüşler veya hükümetin anlatısını sorgulayanlar da medyada yer bulabiliyor. Örneğin Kommersant gazetesinde yer alan bir yorum, Rusya'nın "Batı üzerindeki askeri ve diplomatik baskısının" olumsuz sonuçlarını ortaya koyuyordu: Kiev'e silah tedarikinin artması, NATO'nun bölgede kuvvet yığması ve Ukrayna'da Rus ve Rusya karşıtlığında artış. Rus medyasında şöyle bir yorum da dikkat çekiyor: "Beyaz Saray'ın mükemmel stratejisi: Eğer Rusya işgale başlarsa dünya uyarılmış olacak; başlamazsa, Biden Putin'in gözünü korkutan lider olarak ortaya çıkacak."
Ukrayna medyası da özgür değil
Sınır Tanımayan Gazeteciler tarafından gazetecilere sunulan özgürlükleri ölçen yıllık bir sıralama olan Dünya Özgürlük Endeksi 2021'de Rusya, 180 ülke arasında 150. sırada yer alıyor. Ukrayna ise aynı listede 97. sırada bulunuyor.
Batı'nın Rusya'nın askeri hamlelerine odaklanmasına Ukrayna'dan ilk tepki bıktırıcı bir 'minnettarlık' olarak kendini gösteriyor. Bir TV kanalı şu yorumu yaptı: "Dünyanın Ukrayna'ya artan ilgisi Putin'i caydırıyor gibi görünüyor." Boris Johnson'ın Rusya'ya işgale karşı sert uyarıları, Başkan Zelenski'nin duruma tepkisiyle çelişiyordu. Bir Facebook kullanıcısı, "Johnson konuşurken onun Ukrayna Devlet Başkanı olduğu izlenimine kapıldım" dedi.
Ukraynalılar Batı'ya hem minnettar, hem kızgın
Ukraynalı kullanıcılar Twitter'da #TanrıKraliçeyiKorusun ve #TeşekkürlerArkadaşlar gibi hashtag'lerle, silah tedariki ve diplomatik destek için Batılı müttefiklerine şükranlarını dile getirdi. Bazı Batılı ülkelerin diplomatik ilişkilerini kesme ve vatandaşlarına Ukrayna'yı terk etme talimatı vermesi, ülkede bir meydan okuma havası yarattı. Tanınmış bir gazeteci, bu durum karşısında "Batı, korkak ve hain olma!" diye çağrıda bulundu. Ukrayna Başbakanı Denis Şmilhal, Facebook'ta bir video üzerinden panikten kaçınmanın önemi hakkında yorumlarını aktardı: "Bize karşı yürütülen savaş sadece askerler ve silahlarla değil. Bunun pek çok boyutu var: Avrupa'daki gaz krizi, Grivna (Ukrayna'nın para birimi) döviz kurunun istikrarsızlaşması, siber saldırılar, altyapı tesislerinde bomba süsü verilmiş yanıltmacalar, para karşılığında yaptırılan mitingler ve sözde mitingler. Bütün bunlar melez bir savaşın unsurları. Bunların en tehlikelisi dezenformasyon ve paniğin körüklenmesi."