Bugün devletimiz bağımsız mı, değil mi? Sorularına cevap arayalım. Sözlükte bağımsızlık kısaca bir devletin iç ve dış işlerinde istediği gibi hareket edebilmesi, olarak tanımlanıyor. Tabi bu noktada bir devletin bağımsızlığının sembolleri de var. Nedir onlar? Bayrak, milli marş, para birimi ve anayasa...Hemen soralım; Türkiye Cumhuriyeti bağımsız bir ülke midir? Hissi olarak, sembollere bakarak hepimiz, "evet, bağımsız bir ülkeyiz" diyoruz. Ama akli olarak düşündüğümüzde, AKP hükümetlerinin icraat ve duruşlarına baktığımızda hiçte bağımsız olmadığımızı görüyoruz. Sembollerimizden başlayalım; Bayrağımız. Son 15 yılda ülke içinde ve dışında uğramadığı hakaret mi kaldı? Ermeniler, bayrağımıza bin bir hakaret gerçekleştirdi. Bay iktidar ne yaptı? Sustu. Ama Almanya'da gösteri amaçlı savrulan bayraklardan Türk Bayrağını, zamanın AKP'li başbakanı aldı, katladı ve cebine koydu. Yani şovunu yaptı. Alkışını aldı. Bu mu bayrağa sahip çıkmak?Ülke içinde ise bırak sokakları, garnizonlarda bile bayrağımıza saldırılar gerçekleşti. AKP iktidarları bu saldırıları sıradan tepkilerle geçiştirdiler. Ama seçim zamanı bir bayrak, bir marş şovlarına giriştiler ki, sormayın gitsin. Aynı kaderi milli marşımızda yaşadı. 13 yıldır ülkeyi yönetmekle iftihar eden AKP'nin birçok toplantısında milli marşımız okunurken ayağı kalkmayan, Türk Bayrağı üzerine oturan nasipsiz insanların binlerce görüntüsü yayınlandı. Para birimimiz zaten ortada. Anayasa delik, deşik? Bölük pörçük. Herkes şikâyetçi gibi? Ama iktidar partisi kadar yürürlükteki anayasadan bu kadar nemalandığı halde bu kadar da şikâyetçi olan başka bir parti var mıdır, bilmiyorum. Evet, ülkemiz belki kâğıt üzerinde ve sembolleri ile dünya devletleri arasında "özgür" veya "bağımsız" olarak tanımlanıyor ama gerçekte öyle mi? Gerek iç politikada ve gerekse dış politikada "bağımsız bir devlet" gibi duruş gösterebiliyor muyuz? Ve de tarihteki "onurlu" duruşumuzu bugüne yansıtabiliyor muyuz? Bu soruların cevabı "hayır"dır. Bugün "biz, Osmanlı'yız", imajı vermeye çalışan AKP hükümetleri, Osmanlı'nın tarihe geçen sözünün fiili olmuşlardır. Neydi o söz? "Borç alan emir alır"Emir almak bu milletin ve devletin hem bağımsızlığına, hem de onuruna vurulmuş en büyük darbedir. Bu darbeleri AKP hükümetleri döneminde o kadar çok yedik ki, adeta şamar oğlanına döndük. Irak tezkeresini, Erdoğan'ın Amerikancı duruşunu bir hatırlayın!Aynı Erdoğan'ın, çuval olayında (ki tarihimizde Türk Ordusuna karşı yapılan en alçak saldırılarıdır) ABD'ye karşı duruşunu hatırlayın.Deliğe süpürülmeyi, Yunanistan, Rum Kesimi ve Ermenistan'ın ülkemizi tehditlerini ve bu tehditleri sıradan söylemlerle geçiştiren AKP hükümetlerini hatırlayın.Yine ülkemizi tehdit ve elçilerimizi sınır dışı eden Mısır'ı, Libya'yı hatırlayın. Kınamaktan başka çıkış bulamayan AKP iktidarlarını sorgulayın. İsrail'i zaten hiç unutmayın. Kamera önünde kavga, kamera arkasında kanka olan İsrail, AKP dostluğunu görün. NATO'nun ne işi vardı Libya'da, sorusunu Sayın Erdoğan'a siz, sorun. Düşünün bir kere! Başbakan Davutoğlu, ABD'ye gidiyor ve ABD sözcüsü diyor ki, bizim haberimiz yok. Bu gerçekleri bağımsızlık ve onur terazisine koyun. Bakın sonuç ne çıkacak. İşte bu gerçeklere karşı Prof. Dr. Haydar Baş, Türkiye'yi kâinat devleti yapacağım, söylemi ile 13 yıldır milletimizin karşısında. Nasıl yapacağını da açıkladı. Ekonomiyi millileştireceğim, dedi. Bu milletin malı olan madenleri devletleştireceğim, dedi. Paramızı özgürlüğüne kavuşturacağım, dedi."Türk Milleti" kavramının mahiyetini anlattı. Etnik ve mezhepsel ayrımcılıkları sonlandıracağım, dedi. Bizi, sömürge olarak gören AB ve ABD ile değil Türk Cumhuriyetleri, uzak doğu ülkeleri ve BRİCS ülkeleri ile ilişkilerimizi kuvvetlendireceğim, dedi. İslam ülkelerine liderlik edecek bir Türkiye oluşturacağım, dedi.Ve ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modelini ve sosyal devlet projelerini alıp, kanunlaştıran ve yeniden küresel güç olan Rusya'yı örnek gösterdi. BRİCS ülkelerini örnek gösterdi.Ben bu tezleri sizin için, Türk Milleti yazdım. Gelin hep beraber ülkemizi tam bağımsız bir ülke haline getirelim, tarihteki onurlu duruşuna kavuşturalım, dedi. Sen ne yaptın? Cevabı vicdanına sor?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Emek, alın teri eşittir kul hakkıdır / 30.04.2025
- Kenan Evren dirildi de haberimiz mi? / 28.04.2025
- İstanbullular neden sokağa çıkıyor? / 27.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025
- 23 yıllık iktidarın her daim mazereti olabilir mi? / 25.04.2025
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025
- Bizim 23 Nisan’dan anladığımız / 23.04.2025
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Kenan Evren dirildi de haberimiz mi? / 28.04.2025
- İstanbullular neden sokağa çıkıyor? / 27.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025
- 23 yıllık iktidarın her daim mazereti olabilir mi? / 25.04.2025
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025
- Bizim 23 Nisan’dan anladığımız / 23.04.2025
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025