'Milli Eğitim Bakanlığı'nın OKS inadının arkasında ne var?' sorusu ısrarla soruluyor. Aslında bu sorunun muhatabı Bakan Hüseyin Çelik'in ta kendisi. Ancak o ısrarla bundan kaçıyor. Ama söylenti çok. Örneğin, bu kontenjanların nakillerle doldurulacağı, örneğin el altından öğrenci alınacağı, örneğin anadolu liselerinin çökertme operasyonunun bir parçası olarak görülebileceği yönünde her kafadan bir ses çıkıyor.Bakanlık, hemen tepki gösterip "Hayır, bunların hiçbiri doğru değil" diyecektir. Ama demiyor. Ya da diyemiyor. İşte bu yüzden de sürekli eleştiriliyor.Yaptıkları açıklamalar ise gerçeğin çok ötesinde. Örneğin, 3. kontenjanın açılması halinde puanların ve eğitim kalitesinin düşeceği ifade ediliyor ki, bu mümkün değil. Aynı puanda binlerce kişinin yer aldığı OKS'de, bir okuldaki 30 kişiye varan kontenjan açıklarından, bir iki puanlık düşme bile abartılı olabilir.25 bin kişinin yarıştığı kolejler ile 800 bin kişinin yarıştığı anadolu liselerini birbirine karıştırmamak gerekir...İşte bu yüzden nakillerden ön kayıtlara kadar her şeyin şeffaf olması gerekiyor...Abbas Güçlü
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.