Dün öğretmenler günüydü.Yazıma başlamadan önce 25 yıl öğretmenlik yapmış babamın Öğretmenler Günü'nü telefonla arayarak kutladım. Ömrünü eğitim mesleğine vermiş olan babam, emekli olduktan sonra çalışıp didinmeseydi geçinmesi ve çoluk çocuğuna bakabilmesi asla mümkün olmazdı.25 yıl eğitim camiasında hizmet etti. Milyonlarca öğretmen emeklisi gibi babam da emekli olduktan sonra da çalışmak zorunda kaldı. Ancak böyle geçinebildi.Gelmiş ve geçmiş hükümetler ve bu hükümetlerde görev yapmış siyasiler bundan utanmalı.Devletine hizmet için ömrünün neredeyse yarısını vermiş olan öğretmenlerini emekli olduktan sonra da çalışmak zorunda bıraktıkları için utanmalılar.Onların sorunlarını çözmek şöyle dursun, ne haliniz varsa görün dedikleri için utanmalılar?Saygın bir meslek olan öğretmenliği bugünkü durumuna düşürdükleri için utanmalılar?Tabii utanacak yüzleri kaldıysa?Bugün, yani siz bu yazıyı okurken binlerce öğretmen ülke genelinde iş bıraktı. Dertlerini siyasilere duyurabilmek için?Sakın onlara kızmayın, başka çare bırakmadı siyasiler?İş bırakacaklar ama üzülerek söylüyorum bu gayretler nafile.Çünkü geçmişten bugüne yapılan bütün protestolara ve iş bırakma eylemlerine rağmen öğretmenlerin sorunları çözülmedi. Hatta hükümetlerin delik deşik ettiği Milli Eğitim sistemimiz yüzünden öğretmenlik mesleği adeta ikinci lige düştü.Öğretmenlere kızmayın dedik, çünkü yapılan araştırmalar her geçen gün öğretmenlerin ekonomik problemlerinin arttığını gösteriyor.Bir öğretmen maaşıyla 1923 yılında 20 adet Cumhuriyet altını satın alınabilirken 2006 yılında bu rakam 4'e düştü.1976 yılında bir öğretmen maaşıyla 170 kg kuzu eti alırken, 2006 yılında ancak 48 kg alabildi.76'lı yıllarda bir ilkokul öğretmeninin maaşı 4 bin 247 adet ekmek almaya yetiyordu. 2006 yılında aynı seviyedeki bir öğretmen maaşıyla 2 bin 354 ekmek alabildi.Her 10 öğretmenden 8'inin maaşı geçimine yetmiyor.Her 10 öğretmenden 7'si bankalara borçlu durumda.Her 10 öğretmenden 9'u mesleğin saygınlığını kaybettiğini düşünüyor.OECD raporuna göre Türkiye'de öğretmenler 1832 saat çalışıyorlar. Öğretmenlerin çalışma saatleri İskoçya'da 1365, İspanya'da 1425 ve Portekiz'de ise 1432. Öğretmenlerin kazançları açısından da Türkiye OECD ülkelerinin hayli gerisinde kalıyor. Türkiye'de ilköğretime veya liseye yeni başlamış bir öğretmen yılda toplam 14 bin 63 dolar, en üst derece öğretmen 17 bin 515 dolar alırken, bu ücretler OECD ortalamasında 28 bin dolar ile 54 bin dolar arasında değişiyor.Bu veriler, öğretmenlerimizin hükümetler tarafından öksüz bırakıldıklarını gösteriyor. Öğretmenlerimiz kendilerini bugüne kadar hiç duymamış olan siyasilere seslerini nafile yere duyurmaya çalışmak yerine sadece kendilerinin değil, aynı zamanda Türkiye'nin tüm sorunlarına da Milli Ekonomi Modeli'yle çözüm getiren Prof. Dr. Haydar Baş'a kulak vermeliler.Bu hem onlar için hem de sorunları çözülsün diye bekleyen milyonlar için tek çıkar yoldur?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024