Yıllarca kapitalizmin en kötü kopyası ABD ve AB talimatlı IMF politikalarını hayata geçiren siyasilerin bir gece ansızın Milli Para'cı oluverdiklerini görüyoruz.
Para politikasında değişen bir şey var mı? Elbette ki yok.
Yine ABD dolarını borç alıyoruz, yine bu parayı Merkez Bankası'na koyup onun karşılığı TL basıyoruz; Prof. Dr. Haydar Baş'ın ifadesiyle, piyasamızda dolaşan para doların tercümesi? Üretimimiz bununla, tüketimimiz bununla, ihracatımız, ithalatımız bununla?
Bize ait bir kuruş yok ama ismi Milli Para?
Prof. Dr. Haydar Baş'ın 2005 yılında dünyaya tanıttığı Milli Ekonomi Modeli'nde ilk defa ortaya konulan Milli Para ifadesini aşırıp kendi yama tutmaz ekonomi politikalarına monte etmeye çalışıyorlar.
Doların tercümesi olan paraya Milli Para demişsin ne yazar, dememişsin ne yazar? Faizli yabancı borç para? Mantık değişmemiş, sistem değişmemiş, yanlışın üstü Sayın Baş'ın modelinden aşırdıkları ifadelerle örtülmeye çalışıyor.
Bu şekilde hiçbir şey yapmadıkları halde sanki yeni bir şey yapıyorlarmış gibi gösteriyorlar, bu bir?
Dünya tarihinde ilk kez içi doldurularak ifade edilen Milli Para ifadesini ve Milli Ekonomi Modeli'ni sulandırmaya çalışıyorlar, bu iki?
Yine bu şekilde her sahada olduğu gibi parasal bütün sorunlarımızı çözecek formüle sahip olan, emek ve üretim karşılığı devreye koyacağı Milli Para ile Türkiye'yi borç batağından kurtaracak, hem üretimin hem de tüketimin gerçekten Milli Para ile yapılmasını sağlayacak olan tek çözüm insanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın da üstünü örtüp gizlemeye çalışıyorlar, bu üç?
Asıl hedefleri de zaten bu; Prof. Dr. Haydar Baş'ı gizlemek?
Aman Türk milleti Sayın Baş'la buluşmasın! Buluşursa ne olur, Türkiye kainat devleti olur, Türk milleti dünyanın en zengin ve en güçlü milleti olur.
İşte dertleri Türk milletinin bu noktaya gelmesini engellemek?
Dün Atatürk döneminde bunu İngiliz ve Yunan istihbaratı ve yerli uzantıları yapıyordu, bugünküleri siz araştırın.
Yine Atatürk'ün mirasının üstünü örten, Atatürk düşmanlarını yıllarca kolkola yürüyüp devletin kadrolarına yerleştiren ve de saraylarda ağırlayanların yine bir gece ansızın Atatürkçü oluverdiklerine şahit oluyoruz.
Sanki 19 Mayıs, 29 Ekim, 30 Ağustos gibi milli bayramlarımızın coşkulu kutlamalarını ortadan kaldıran bunlar değil?
Sanki AB alınmasın diye İnkılap tarihi kitaplarında Yunanlıların lehine düzenlemeler yapan bunlar değil?
Sanki Atatürk'ün büyük emeklerle kurduğu sanayi kuruluşlarını kapatan ya da 3-5 yıllık karına haraç mezat yabancılara devreden bunlar değil?
Sanki devlet kurumlarının başındaki Türkiye Cumhuriyeti ifadesini kaldıran bunlar değil?
Sanki Atatürk düşmanlarını yıllarca baş tacı eden bunlar değil?
Prof. Dr. Haydar Baş Bey, belgelerle, arşivlerle "Dindar Atatürk", "Ehl-i Beyt soyundan gelen Atatürk" gerçeğini ortaya koyup da milletimizde Atatürk sevgisi yeniden canlanmasaydı bunlar asla sözde de olsa Atatürkçü olmayacaklardı.
Siyaset işte, oy nerde var oraya çullanıveriyorlar.
Bu kafayla özde Atatürkçü zaten olamazlar, çünkü özde Atatürkçülük, bugün Hoca Atatürk Prof. Dr. Haydar Baş'la beraber olmayı gerektirir.
Atatürk'ü kurumlardan, defterlerden, kitaplardan, zihinlerden, hatta gönüllerden silmek istediler ama bunda muvaffak olamadılar. Türk milleti Prof. Dr. Haydar Baş'ın bütün gerçekliğiyle ortaya koyduğu "Dindar Atatürk" etrafında tekrar bir ve beraber olmaya başlayınca telaşa kapıldılar ve bir anda Atatürkçü oluverdiler.
Yine sulandırmaya çalışıyorlar, yine Prof. Dr. Haydar Baş gerçeğinin üzerini örtmeye, onu gizlemeye çalışıyorlar. Ama bunda asla muvaffak olamayacaklar.
Çünkü Milli Para'nın ve de gerçek Atatürk'ün kitabını yazmış olan ?Milli Ekonomi Modeli ve Hoşgeldin Atatürk- ve tüm Türk milletine ve dünyaya bunu kabul ettirmiş olan bir Prof. Dr. Baş var.
Güneş balçıkla asla sıvanamaz.
Milletimiz gerçek bir kurtuluş istiyorsa artık bu tiyatrolara da fırsat vermemeli, çözüm sahibi gerçek lideriyle buluşmalıdır. Kopyacılarla değil, çözümün aslıyla beraber olmalıdır.
Para politikasında değişen bir şey var mı? Elbette ki yok.
Yine ABD dolarını borç alıyoruz, yine bu parayı Merkez Bankası'na koyup onun karşılığı TL basıyoruz; Prof. Dr. Haydar Baş'ın ifadesiyle, piyasamızda dolaşan para doların tercümesi? Üretimimiz bununla, tüketimimiz bununla, ihracatımız, ithalatımız bununla?
Bize ait bir kuruş yok ama ismi Milli Para?
Prof. Dr. Haydar Baş'ın 2005 yılında dünyaya tanıttığı Milli Ekonomi Modeli'nde ilk defa ortaya konulan Milli Para ifadesini aşırıp kendi yama tutmaz ekonomi politikalarına monte etmeye çalışıyorlar.
Doların tercümesi olan paraya Milli Para demişsin ne yazar, dememişsin ne yazar? Faizli yabancı borç para? Mantık değişmemiş, sistem değişmemiş, yanlışın üstü Sayın Baş'ın modelinden aşırdıkları ifadelerle örtülmeye çalışıyor.
Bu şekilde hiçbir şey yapmadıkları halde sanki yeni bir şey yapıyorlarmış gibi gösteriyorlar, bu bir?
Dünya tarihinde ilk kez içi doldurularak ifade edilen Milli Para ifadesini ve Milli Ekonomi Modeli'ni sulandırmaya çalışıyorlar, bu iki?
Yine bu şekilde her sahada olduğu gibi parasal bütün sorunlarımızı çözecek formüle sahip olan, emek ve üretim karşılığı devreye koyacağı Milli Para ile Türkiye'yi borç batağından kurtaracak, hem üretimin hem de tüketimin gerçekten Milli Para ile yapılmasını sağlayacak olan tek çözüm insanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın da üstünü örtüp gizlemeye çalışıyorlar, bu üç?
Asıl hedefleri de zaten bu; Prof. Dr. Haydar Baş'ı gizlemek?
Aman Türk milleti Sayın Baş'la buluşmasın! Buluşursa ne olur, Türkiye kainat devleti olur, Türk milleti dünyanın en zengin ve en güçlü milleti olur.
İşte dertleri Türk milletinin bu noktaya gelmesini engellemek?
Dün Atatürk döneminde bunu İngiliz ve Yunan istihbaratı ve yerli uzantıları yapıyordu, bugünküleri siz araştırın.
Yine Atatürk'ün mirasının üstünü örten, Atatürk düşmanlarını yıllarca kolkola yürüyüp devletin kadrolarına yerleştiren ve de saraylarda ağırlayanların yine bir gece ansızın Atatürkçü oluverdiklerine şahit oluyoruz.
Sanki 19 Mayıs, 29 Ekim, 30 Ağustos gibi milli bayramlarımızın coşkulu kutlamalarını ortadan kaldıran bunlar değil?
Sanki AB alınmasın diye İnkılap tarihi kitaplarında Yunanlıların lehine düzenlemeler yapan bunlar değil?
Sanki Atatürk'ün büyük emeklerle kurduğu sanayi kuruluşlarını kapatan ya da 3-5 yıllık karına haraç mezat yabancılara devreden bunlar değil?
Sanki devlet kurumlarının başındaki Türkiye Cumhuriyeti ifadesini kaldıran bunlar değil?
Sanki Atatürk düşmanlarını yıllarca baş tacı eden bunlar değil?
Prof. Dr. Haydar Baş Bey, belgelerle, arşivlerle "Dindar Atatürk", "Ehl-i Beyt soyundan gelen Atatürk" gerçeğini ortaya koyup da milletimizde Atatürk sevgisi yeniden canlanmasaydı bunlar asla sözde de olsa Atatürkçü olmayacaklardı.
Siyaset işte, oy nerde var oraya çullanıveriyorlar.
Bu kafayla özde Atatürkçü zaten olamazlar, çünkü özde Atatürkçülük, bugün Hoca Atatürk Prof. Dr. Haydar Baş'la beraber olmayı gerektirir.
Atatürk'ü kurumlardan, defterlerden, kitaplardan, zihinlerden, hatta gönüllerden silmek istediler ama bunda muvaffak olamadılar. Türk milleti Prof. Dr. Haydar Baş'ın bütün gerçekliğiyle ortaya koyduğu "Dindar Atatürk" etrafında tekrar bir ve beraber olmaya başlayınca telaşa kapıldılar ve bir anda Atatürkçü oluverdiler.
Yine sulandırmaya çalışıyorlar, yine Prof. Dr. Haydar Baş gerçeğinin üzerini örtmeye, onu gizlemeye çalışıyorlar. Ama bunda asla muvaffak olamayacaklar.
Çünkü Milli Para'nın ve de gerçek Atatürk'ün kitabını yazmış olan ?Milli Ekonomi Modeli ve Hoşgeldin Atatürk- ve tüm Türk milletine ve dünyaya bunu kabul ettirmiş olan bir Prof. Dr. Baş var.
Güneş balçıkla asla sıvanamaz.
Milletimiz gerçek bir kurtuluş istiyorsa artık bu tiyatrolara da fırsat vermemeli, çözüm sahibi gerçek lideriyle buluşmalıdır. Kopyacılarla değil, çözümün aslıyla beraber olmalıdır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025