Namazı "tâdil-i erkanla" kılmak lazımdır. Bundan kasıt, namazın farzlarını, vaciplerini, sünnetlerini eksiksiz yerine getirmeye çalışmaktır.
Namazda en temel, en mühim, en büyük âdap; vaktin evvelinde, cemaatle ve tâdil-i erkanla kılmaktır. Peygamber Efendimizin (s.a.v.) tavsiyesi, sahabelerin, evliyaların ve bütün İslâm ulemâsının tatbikatı böyledir"Vaktin evveli'nden kasıt nedir? Namaz vakti girer girmez kılınan namazdır. Zira o vakitte, bütün mevcudat, bütün ehl-i Tevhid namaza durmaktadır. İşte insan da o vakitte; Bütün mevcudatla, bütün ehl-i Tevhidle, vücudunun bütün zerreleriyle birlikte kalkıp namaza durmalıdır. Yâni Rabbinin huzuruna çıkmalıdır. Zira namaz mü'minin miracıdır... Namazı "cemaatle kılmak" çok çok mühimdir. Peygamber Efendimiz (a.s.m.) ve ashâb-ı Kiram, başta Bedir muharebesi olmak üzere savaşlarda dahi cemaatle namazı terk etmemişlerdir. Bir grup mücâhit cemaatle namaz kılarken diğerleri savaşmış, daha sonra namaz kılanlar savaşa giderlerken diğerleri gelip cemaatle namaz kılmışlardır.Bu mühim âdet günümüzde maalesef çok ihmâl edilmektedir. Aslolan namazı cemaatle kılmaktır.Namazı "tâdil-i erkanla" kılmak lazımdır. Bundan kasıt, namazın farzlarını, vaciplerini, sünnetlerini eksiksiz yerine getirmeye çalışmaktır. Kıyamda dururken nasıl durulması lazımsa öylece durmak; rükuda ve secdede ne yapmak gerekiyorsa, onu yapmaktır. Ayrıca bütün uzuvlara da bu "tadil-i erkan" çerçevesinde namaz kıldırmak gerektir. Kalb, Allah'ın zikriyle ve muhabbetiyle meşgul olmalı; akıl, Allah'ın nimetlerini, azametini, kudretini tefekkür etmelidir.Zihin, namazla meşgul olmalı, dünyevi işleri, hesabı-kitabı unutmalıdır.
Namazda en temel, en mühim, en büyük âdap; vaktin evvelinde, cemaatle ve tâdil-i erkanla kılmaktır. Peygamber Efendimizin (s.a.v.) tavsiyesi, sahabelerin, evliyaların ve bütün İslâm ulemâsının tatbikatı böyledir"Vaktin evveli'nden kasıt nedir? Namaz vakti girer girmez kılınan namazdır. Zira o vakitte, bütün mevcudat, bütün ehl-i Tevhid namaza durmaktadır. İşte insan da o vakitte; Bütün mevcudatla, bütün ehl-i Tevhidle, vücudunun bütün zerreleriyle birlikte kalkıp namaza durmalıdır. Yâni Rabbinin huzuruna çıkmalıdır. Zira namaz mü'minin miracıdır... Namazı "cemaatle kılmak" çok çok mühimdir. Peygamber Efendimiz (a.s.m.) ve ashâb-ı Kiram, başta Bedir muharebesi olmak üzere savaşlarda dahi cemaatle namazı terk etmemişlerdir. Bir grup mücâhit cemaatle namaz kılarken diğerleri savaşmış, daha sonra namaz kılanlar savaşa giderlerken diğerleri gelip cemaatle namaz kılmışlardır.Bu mühim âdet günümüzde maalesef çok ihmâl edilmektedir. Aslolan namazı cemaatle kılmaktır.Namazı "tâdil-i erkanla" kılmak lazımdır. Bundan kasıt, namazın farzlarını, vaciplerini, sünnetlerini eksiksiz yerine getirmeye çalışmaktır. Kıyamda dururken nasıl durulması lazımsa öylece durmak; rükuda ve secdede ne yapmak gerekiyorsa, onu yapmaktır. Ayrıca bütün uzuvlara da bu "tadil-i erkan" çerçevesinde namaz kıldırmak gerektir. Kalb, Allah'ın zikriyle ve muhabbetiyle meşgul olmalı; akıl, Allah'ın nimetlerini, azametini, kudretini tefekkür etmelidir.Zihin, namazla meşgul olmalı, dünyevi işleri, hesabı-kitabı unutmalıdır.