"Gıda krizi" lafı global tefeciler tarafından uydurulmuş en büyük yalanlardan birisidir. Dünyayı sömürmek adına uydurulan bu yalan söz, insanlığın doğasına aykırı olması yanında Allah'a da isyan ve kafa tutmaktır.
Dünyada kaynaklar kıyamet sabahına kadar vardır ve sonsuzdur. En büyük kaynaklardan birisi olan güneş kıyamet sabahına kadar doğmayacak mı? Ekilen toprak bir daneyi bin tane olarak cömertçe vermiyor mu, vermeyecek mi? Son ana kadar rüzgâr esmeyecek, yağmur rahmet olup yağmayacak mı? Sonsuz nimetleri sonsuzca sayabiliriz...
Rabbimiz ayet-i kerimede, "Allah'ın nimetlerini saymaya kalksanız sayamazsınız" buyurmuyor mu?...
Ne geldi ise başımıza inançsız, Allah ve Peygamber tanımaz, kapitalist, cimri oğlu cimri sömürgeci kafalardan geldi.
Şimdi şu mantığa ve akla bakar mısınız?..
Bir yandaş oğlu yandaş gazetenin haberine göre; "Tarım Bakanlığı, Latin Amerika ve Afrika'da 10 ülkede tarım arazisi kiralamak için görüşmelere başladı. Ukrayna ile de bu konuda temasa geçildi. Özellikle Türkiye'de iklimsel olarak üretimi zor olan ürünlerin ekimi yurt dışında kiralanacak arazilerde yapılacak. Sudan'da geçmiş yıllarda 850 bin hektar civarında bir arazi kiralanmış ama daha sonra bu proje sekteye uğramıştı. Bu proje yeniden hayata geçirilecek. Ardından kiralanan diğer arazilerde başta yem bitkisi olmak üzere, Türkiye'de işlendikten sonra ihraç edilecek nitelikteki hububat ürünlerinin üretimi yapılacak. Geçen günlerde de Venezuela heyetinin Türkiye'yi ziyareti sırasında 400 bin hektarlık tarım alanının Türkiye'ye kiralanması gündeme gelmişti."
Bu güzelim cennet vatan Anadolu toprağını ekip biçmekten vazgeç, köylüyü topraktan soğut, üreticiye madalya takman gerekirken cezalandır... Git ondan sonra ecnebi toprağında tarım yap... Ülkede bu akıl ve mantık dışı olayları gördükçe insan; inanın kimliğinden utanıyor ve kafasını duvarlara vurası geliyor...
Yarabbim bizler nasıl büyük bir günah işledik ki; bu yönetime maruz kaldık... Aman Yarabbi... Böyle acayip ve garipliklerle dolu bir anlayışla yönetilen başka bir ülke var mıdır dünyada acaba... Var mıdır sayın okurlar?.. Bu nasıl bir mantık ve anlayıştır, bu nasıl bir düzen ve gidişattır, söyleyin Allah, Ku'ran ve Peygamber aşkına...
Üretip dünyayı bakacak bir zenginliğe ve kaynağa sahipken ülkeyi ithal cenneti yapmak neyin nesidir? Dile kolay adı/sanı dahi bilinmeyen 30 ülkeden bu ülkeye canlı hayvan ve karkas et ithal etmişiz ve hala daha ediyoruz? Buğdayın anavatanı olan ülke yıllardır buğdaya, mısıra, sıvı yağa milyarlarca dolar ödüyor...
Yahu, el insaf/el, insaf... Ekilmeyen tarım topraklarına kanola eksek ve çürütsek (biyodizel) ülkenin tüm akaryakıt ihtiyacını karşılarız... En nihayetinde kanola her yerde yetişen maliyetsiz bir bitki, bir dikendir... Böyle BİNLERCE bu ülkeyi ayağa kaldıracak, zıplatacak çözüm sunar ve söyleriz...
Bu gerçekleri bu ülkeyi yönetenler bilmiyor mu? Niçin hükümet edenler çözümden, çareden, üretimden ve zenginlikten yana olmuyorlar, niçin?
Siz Bağımsız Türkiye Partisi hariç hangi siyasiden "kaynaklarımız" lafını duydunuz, sevgili okurlar? Duyan varsa beri gelsin...
Yarım asırdan beri merhum Prof. Dr. Haydar Baş Bey, bu gerçekleri son nefesine dek söyledi, anlattı ve binlerce kez dile getirdi. Şimdi de Hüseyin Baş Bey anlatıyor...
Sevgili milletimiz ayıkana kadar da anlatacağız...
ANLAMAYAN MİLLET UTANSIN...
- Zalim Nemrut’un ibretlik ölümü / 31.01.2025
- Hz. Hamza / 30.01.2025
- Devletin dini adalettir / 27.01.2025
- Muhtar Sekafi / 25.01.2025
- Namaz dualarının anlamları / 24.01.2025
- Hucr bin Adiyy / 23.01.2025
- İmam Ali efendimizin anneleri / 21.01.2025
- Hz. Peygamberi gölgeleyen bulutlar / 20.01.2025
- Kamu malı talancıları / 16.01.2025