Ekonomistler, bilim ve siyaset adamları, ekonomide küresel bir krizin yaklaştığı konusunda hemfikirler. Ancak küresel krizin ne getireceğini, ne götüreceğini öngöremiyorlar. Çünkü küresel ekonomi kontrolden çıkmış, doludizgin bir uçuruma doğru yuvarlanıyor.Neo-liberal uygulamalar, ekonominin kontrolünün devletlerden çıkmasına, ulus-üstü şirketlerin eline geçmesine neden olmuştur. Ne var ki, ulus-üstü şirketler de kontrolü tam olarak sağlayamadı. Tabiri caizse, onlar da ipin ucunu tutamadılar. Şimdi tüm dünyayı küresel kriz ve onun meydana getireceği istikrarsızlık ve belirsizlik korkusu sardı. Kesin olarak bilinen ve görünen tek şey, katlanarak artan ve ödenecek boyutu çoktan aşmış olan borçların doğuracağı krizdir. Tarih boyunca borç krizleri, hem ekonomik, hem de siyasi değişimlere ve hatta devletlerin yıkılmasına yol açmıştır. Osmanlı Devleti'nin yıkılması bunun en bariz örneğidir. Osmanlı Devleti, tarihinde ilk defa Kırım Savaşı münasebetiyle yabancılardan borç aldı ve o borçlanma yıkılmasının temel faktörü oldu. Günümüzde başta ABD olmak üzere birçok devlet borçlu, alacaklı ise az sayıda Yahudi sermayedarlardır. Düşünsenize, süper güç olarak tanımlanan bir devlet, yani ABD, borcunu ödemeyecek durumdadır. Bunu, ABD'li yetkililer bile dile getiriyorlar. ABD'nin Sayıştay Başkanı David Walker şöyle diyor: "ABD, büyük gelir-gider dengesizliği içindedir. Dev boyutlara ulaşan borçlar patlama noktasına gelmiştir."Boston Üniversitesi Ekonomi Bölüm Başkanı Prof. Laurence J. Kotlikof, "ABD'nin kesinlikle borçlarını ödeyemeyeceğini" belirtiyor ve ekliyor: "Birçok ülke ABD gibi borç batağında ve iflâsın eşiğindedir." IMF eski baş ekonomisti Kenneth Rogoff, ABD'nin adını zikretmeden şöyle diyor: "Önümüzdeki yıllarda bazı ülkeler borçlarını ödeyemez duruma düşeceklerdir." ABD, borçlarını ödemeyeceğini düşündüğü ve plânladığı için olsa gerek, uluslararası hukuka "kabul edilemez borç" diye bir kavram sokmuştur. ABD'li ekonomist Karen Lissaker'e göre, birçok ülkenin borcu, -tabii ki ABD'ninki de- bu niteliktedir. "Böyle bir şey olur mu?" demeyiniz, bal gibi olur. Batılı meşhur ekonomistlerden J. M. Keynes'e göre, borcun reddedilmesi de ödeme yöntemlerinden biridir. Nitekim birçok ülke, bu yönteme dayanarak borcunu reddetmiştir. Bunlardan biri de ABD'dir. ABD, 1830 ve 1870'de iki kere borcunu reddetmiştir. Dolayısıyla ABD borcunu ödemezse, bu, onun için ilk olmayacaktır. "Bir Ekonomik Tetikçinin İtirafları" adlı kitabın yazarı John Perkins, borç krizinin üstesinden nasıl gelineceğini şöyle anlatıyor: "Ülkeler, IMF ve Dünya Bankası gibi kuruluşlara 'borçlarımızı ödemiyoruz' demeyi başardığı takdirde krizin üstesinden gelinir. Bunu Ekvator Başkanı Rafael Correa yapıyorsa, herkes yapabilir." John Perkins'in, bu sözünden, ABD Başkanının bunu çok rahat yapabileceğini anlayabiliriz. Yunanistan'da işbaşına gelen yeni hükümet, AB'nin patronu Almanya'ya böyle bir korku yaşattı. Yunanistan Başbakanı Çipras'ın "borcumuzu ödemiyoruz" diyerek, bir bombanın fitilini ateşleyeceği endişesi, AB ülkelerinde dalga dalga yayıldı. Ama ne yazık ki, Yunanistan Başbakanı Çipras, bu cesareti gösteremedi, direnemedi, hemen yelkenleri suya indirdi. Bunu yapabilseydi, borç batağında debelenen birçok AB ülkesi onu izleyecekti. Bunun yapılmaması, ileride yapılmayacağı anlamına gelmez. Eninde sonunda küresel borç krizi patlak verecektir. O gün geldiğinde, küresel ekonominin, ülkelerin ve insanların hali ne olacaktır? İşte bunu ne bilen, ne de bir öneride bulunan var. Tek istisna Prof. Dr. Haydar Baş ve onun insanlığa armağan ettiği MEM'dir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
- İnsan hakları ve ihlâlleri / 01.02.2019
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018