‘Kur’an’ı tevil ederek dünyayı istedin’
Hz. Ali (a.s.), Muaviye’ye yazdığı mektupta buyurdu ki: “Sen, Kur’an’ı tevil ederek dünyayı istedin; beni elimle veya dilimle işlemediğim bir cinayet ile itham ettin. Kendin için Allah’tan kork da yularını şeytanın elinden al, yönünü ahirete çevir”
30.05.2023 10:30:00
Hakan Akkuş
Hakan Akkuş





İmam Ali Efendimiz, H. 36 yılında İmran b. Hüseyn el-Huzai aracılığı ile Talha ve Zübeyr'e gönderdiği mektupta şöyle buyurdu:
"İnsanlar beni isteyince- ye kadar, bana uymalarını istemediğimi gizleseniz de bilirsiniz. Onlar bana biat edinceye kadar biatlerini istemedim, ikiniz de bana isteyerek biat edenlerdensiniz. Halk, otoriteyi gasp ettiğim, mal mülküm olduğu için biat etmedi bana.
Eğer bana isteyerek biat ettiyseniz, o halde bu ahdi bozmaktan vazgeçip hemen tövbe etmeniz gerekir. Yok, eğer istemeden biat ettiyseniz, görünüşte itaat etmeniz ve günahınızı gizlemeniz sebebiyle aleyhinize hareket etmeme yol açtınız. Ömrüme and olsun, takiyye yapmak, sırları gizlemek hususunda Muhacirlerin en haklı olanı siz değilsiniz. Biat etmeden önce bana karşı çıksaydınız bu, sizin için, kabul ettikten sonra biatimden çıkmaktan daha kolay olurdu.
Osman'ı benim öldürdüğümü iddia ediyorsunuz; sizinle benim aramda, Medine halkından size de bana da uymayanlar hükmetsin; o işte herkesin ne kadar rolü varsa üstlensin, gerekeni kabullensin.
Ey iki ihtiyar! (Talha ve Zübeyr!) Görüşünüzden dönün! Şu an yaptığınız iş en büyük utançtır! Utançla ateş birleşmeden yaptığınızdan vazgeçin! Ve's-Selam."
* * *
Muaviye'ye yazdığı mektupta ise şöyle buyurmuştur:
"Allah dünyayı, dünyadan sonrası için yarattı. Dünya ehlini de hangisinin güzel amel işleyeceğini bilmek için imtihan etti. Biz dünya için yaratılmadık ve dünya için çalışmakla da emrolunmadık. Biz, dünyaya imtihan edilmek için yerleştirildik. Allah, beni seninle, seni de benimle imtihan etti ve bizi birbirimize hüccet kıldı. Sen, Kur'an'ı tevil ederek dünyayı istedin; beni elimle veya dilimle işlemediğim bir cinayet ile itham ettin. Sen ve Şam ehli bu iftirayı atarak, âlimleriniz cahilleri ve ayaktakileriniz oturanları aleyhime kışkırtmaya koyuldu.
Kendin için Allah'tan kork da yularını şeytanın elinden al, yönünü ahirete çevir. Çünkü o, bizim de sizin de gideceğiniz tek yoldur. Allah katından ansızın gelerek kökünü kesip, soyunu yok edecek azaddan sakın. Allah'a gerçekten yemin ederim ki, kader benimle seni bir gün karşılaştırırsa, 'hükmedenlerin en hayırlısı olan Allah aramızda hükmedinceye kadar' (A'raf: 87) karşında dururum."
(Nehcul-Belağa'dan...)
"İnsanlar beni isteyince- ye kadar, bana uymalarını istemediğimi gizleseniz de bilirsiniz. Onlar bana biat edinceye kadar biatlerini istemedim, ikiniz de bana isteyerek biat edenlerdensiniz. Halk, otoriteyi gasp ettiğim, mal mülküm olduğu için biat etmedi bana.
Eğer bana isteyerek biat ettiyseniz, o halde bu ahdi bozmaktan vazgeçip hemen tövbe etmeniz gerekir. Yok, eğer istemeden biat ettiyseniz, görünüşte itaat etmeniz ve günahınızı gizlemeniz sebebiyle aleyhinize hareket etmeme yol açtınız. Ömrüme and olsun, takiyye yapmak, sırları gizlemek hususunda Muhacirlerin en haklı olanı siz değilsiniz. Biat etmeden önce bana karşı çıksaydınız bu, sizin için, kabul ettikten sonra biatimden çıkmaktan daha kolay olurdu.
Osman'ı benim öldürdüğümü iddia ediyorsunuz; sizinle benim aramda, Medine halkından size de bana da uymayanlar hükmetsin; o işte herkesin ne kadar rolü varsa üstlensin, gerekeni kabullensin.
Ey iki ihtiyar! (Talha ve Zübeyr!) Görüşünüzden dönün! Şu an yaptığınız iş en büyük utançtır! Utançla ateş birleşmeden yaptığınızdan vazgeçin! Ve's-Selam."
* * *
Muaviye'ye yazdığı mektupta ise şöyle buyurmuştur:
"Allah dünyayı, dünyadan sonrası için yarattı. Dünya ehlini de hangisinin güzel amel işleyeceğini bilmek için imtihan etti. Biz dünya için yaratılmadık ve dünya için çalışmakla da emrolunmadık. Biz, dünyaya imtihan edilmek için yerleştirildik. Allah, beni seninle, seni de benimle imtihan etti ve bizi birbirimize hüccet kıldı. Sen, Kur'an'ı tevil ederek dünyayı istedin; beni elimle veya dilimle işlemediğim bir cinayet ile itham ettin. Sen ve Şam ehli bu iftirayı atarak, âlimleriniz cahilleri ve ayaktakileriniz oturanları aleyhime kışkırtmaya koyuldu.
Kendin için Allah'tan kork da yularını şeytanın elinden al, yönünü ahirete çevir. Çünkü o, bizim de sizin de gideceğiniz tek yoldur. Allah katından ansızın gelerek kökünü kesip, soyunu yok edecek azaddan sakın. Allah'a gerçekten yemin ederim ki, kader benimle seni bir gün karşılaştırırsa, 'hükmedenlerin en hayırlısı olan Allah aramızda hükmedinceye kadar' (A'raf: 87) karşında dururum."
(Nehcul-Belağa'dan...)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.