Eğer bu ülkede hukuk varsa, eğer bu ülkede kanun varsa, eğer bu ülkede hak, adalet, ahlak, insaf ve iz'an'ın zerresi varsa şu tabloya bir hüküm verin.Gecenin bir yarısı.İçişleri Bakanlığı santralından dönemin Bakanı Beşir Atalay'ın koruması, Kırıkkale Belediye Başkanını arıyor.Kırıkkale, malum Beşir Atalay'ın seçim bölgesi ve Belediye Başkanı da Atalay'ın has arkadaşı.Bu telefon görüşmesinin birkaç saniye sonrasında Kırıkkale Belediye Başkanı anında Deniz Feneri hırsızlığından tutuklu olan Kanal 7'in Mali İşler Başkanı Mustafa Çelik'i arıyor ve şunu söylüyor:-"Üstadım bana sabit numaranı ver, çok önemli."Sabit numara veriliyor ve oradan bir görüşme yapılıyor...Bu telefon görüşmesi biter bitmez Mustafa Çelik Deniz Feneri ahlaksızlığından yargılanan bir diğer isim olan İsmail Karahan'ı arıyor ve şunu söylüyor:-"Tedbir alın, arama yapılacak!"Sorarım size bu tabloya Köstebeklik demek abartı mıdır?Hayır, aktardıklarım iddia değil, mahkeme kararı ile dinlenen telefonların tapeleri yani resmi evraktır ve kamuoyuna duyuran da ana muhalefet partisinin lideridir.Şimdi tekrar soralım böylesine net bir tabloda olması gereken nedir söyler misiniz?İmrenilen Batılı demokrasilerde böyle bir olay olsa sadece o bakan değil, o bakanın mensup olduğu hükümet anında istifasını verir!Biz de ise ithamların odağında olan Bakan Atalay tabir caizse saz çalıyor!Ortaya çıkıp böyle bir şey yok diyemiyor ve rezilliği CHP'nin iç sorunlarını unutturma gayreti olarak izah ediyor. Başbakan Erdoğan ise suskun ve oralı değil!Nasıl susmasın, bu iddiaların hedefinde olanlardan biri de o!Daha önce de yazdım Deniz Feneri davasının iki baba şüphelisi olan Zekeriya Karaman'la Zahit Akman'ı 1993'de benimle tanıştıran Recep Tayyip Erdoğan'dı ve o iki isim tanıştırma seremonisinde Başbakan'ın müridi ya da emir eri görüntülerindeydi. Dolayısı ile de Tayyip bey'in bu iki ismin üstüne kırmızı kalem çekmesi düşünülemez. Nitekim Zahit Akman yargılanmasın diye RTÜK Başkanı iken onu nasıl korumaya aldığı ortadadır.Bir başka boyut Zekeriya Karaman ve Zahit Akman'ın Beşir Atalay'la yakın geçmişte iş ortağı olduğu da resmi evraklarla ortada, dolayısı ile mızrak çuvala sığacak gibi değil.Altını çizerek yazıyorum bu Deniz Feneri olayı layıkı ile muhakeme edilse sadece AKP'yi kapattırmaz, aynı zamanda zirve kadrolarını da hapse gönderir... Bunu neye dayanarak mı söylüyorum? Bağımsız Alman Mahkemesinin verdiği hükme ve de el yazıları ile yapılan itiraflara!Peki, biz de ne mi olacak?Kapatılacak diye endişeliyim.Bu rezilliğin günahkârları nasıl müslümandırlar ki ilahi adalet mahkemesini hiç düşünmezler!
PATRİKHANE KEŞİŞİ, TAYYİP BEY VE CEM SULTAN!
Adı: Peder Dositheos Anagnostopulos.Fener Patrikhanesinin basın sözcüsü.Bartholomeos'un kadrosunda olan bu Hıristiyan keşiş aynen şu sözü ediyor:-"Sayın Tayyip Erdoğan'ı bize tanrı gönderdi."Peki, bu keşiş bu sözü niçin mi etti?Tayyip Erdoğan'ın Hıristiyanlığa olan katkılarından ötürü.Ayinesi işse kişinin manzara ortadadır ve şahit de Fener keşişidir!Tablo tam anlamıyla tarihsel bir ironidir:Gençliği, "Dağa taşa hak yol İslam yazacağız" diye geçen birinin Hıristiyanlığa hizmetinden ötürü kilise tarafından bu şekilde baş tacı edilip adeta takdis edilmesi yeni bir Cem Sultan vakıası gibidir!Demek ki ne idim dememeli, ne olacağım demeli!
O ALBAY SURİYE'NİN ÖCALAN'IDIR!
Kaynak; İngilizlerin ünlü yayın organı The İndependent.Haber şu: Suriye Yönetimi muhalifi Albay Riad Al-Asaad Hatay'da Türkiye'nin koruması altında ve Beşar Esat'a karşı gerilla saldırılarını planlıyor. Haber eğer doğru ise tablo tam bir faciadır.Öyle ya Türkiye bir komşusuna açıktan komplo ya da tezgâh hazırlığının merkezindedir.Dönek Suriye albayı belli ki CIA, Mossad ya da MI6 ajanıdır.Sorarım size böyle birini sahiplenmek ve ona omuz vermek Türkiye'nin işi mi olmalıydı?Bu adam Suriye'nin Öcalan'ı ve hatta daha ötesi değil midir?Türkiye bu ajan albaya sahip çıkarak Öcalan'ın geçmişte Suriye'de ikametine haklılık mı afetmiş oluyor?
ATATÜRK BU İLYAS SALMAN'I TOKATLARDI!
Ben bu rakı Atatürkçülerine çok kızıyorum.Dahası, onların Atatürk'e zarar verdiklerini ve hatta ihanet ettiklerini düşünüyorum.Olayı biliyorsunuz.Aktör İlyas Salman Antalya havalimanında Cübbeli Ahmet Hoca'yı görünce ona adeta hücum ederek şu lafı atıyor:"Atatürk mezardan kalkacak ve hepinizin anasını belleyecek"Haberi görünce sinirlendim ve kendi kendime, "Atatürk sağ olsa bu hareketinden dolayı seni tokatlardı İlyas Salman" dedim.Peşinen söyleyeyim, bendeniz Cübbeli'yi tanımam.Dahası, ona, "Türkiye Suriye'ye müdahale etsin" şeklindeki ABD yanlısı sözlerinden ötürü de çok kızgınım.Ancak buna rağmen Antalya'da yaşanan olayda İlyas Salman'a Müslüman kimliğe kin kustuğu için kızıyorum? Orada Cübbeli'nin şahsında hedef alınanın İslam olduğunu düşünüyor ve buna isyan ediyorum? Emin olun AKP'yi büyütenlerin başında bu tür hokkabazlıklar geliyor!
Sabahattin Önkibar / diğer yazıları
- Genelkurmay'da 40 Gülen taraftarı? / 30.06.2014
- Erdoğan IŞİDden korkuyor, çünkü? / 26.06.2014
- Jandarma, Ege ordusu ve Özel Kuvvetler! / 25.06.2014
- AKP'den Kuran'a sansür! / 23.06.2014
- IŞİD Türkiye'yi vuracak! / 19.06.2014
- Üç alçaklık ve dinsel ırkçılık! / 18.06.2014
- Avrasyacılık ve Prof. Dr. Haydar Baş / 16.06.2014
- Bayrak ve ölü Kürt! / 12.06.2014
- İşte Başbakan'ın uçağındaki casus! / 11.06.2014
- Başbakan belden aşağı kaset mi bekliyor? / 09.06.2014
- Erdoğan IŞİDden korkuyor, çünkü? / 26.06.2014
- Jandarma, Ege ordusu ve Özel Kuvvetler! / 25.06.2014
- AKP'den Kuran'a sansür! / 23.06.2014
- IŞİD Türkiye'yi vuracak! / 19.06.2014
- Üç alçaklık ve dinsel ırkçılık! / 18.06.2014
- Avrasyacılık ve Prof. Dr. Haydar Baş / 16.06.2014
- Bayrak ve ölü Kürt! / 12.06.2014
- İşte Başbakan'ın uçağındaki casus! / 11.06.2014
- Başbakan belden aşağı kaset mi bekliyor? / 09.06.2014