KKTC'de seçimlerdeki sonuçlara göre halkımızın hükümete ve görevlilere verdikleri bazı mesajları okuma adetleri de genellikle mevcuttur.
Okunan mesajların bazıları :
1 KKTC'de parlamento kilitlenmiştir. Kilidi ancak Türkiye ve Denktaşlar açabilir.
2 - Halkın mesajı: Uzlaşın'dır. Ya partilerde uzlaşma olacak ve 2 aya kadar bir hükümet kurulacak veya uzlaşamazlarsa yeni seçime gidilecektir.
3 - Milli hükümetin kurulması zordur ama umutsuz bir durum da yoktur. Seçimlerde söylenenler unutularak yeniden uzlaşmalara başlanılması gerekmektedir.
3 - Gerek Koffi Annan planı hakkında, gerekse Rum ve Yunanistan taraflarıyla müzakereler Rauf Denktaş'la yapılacaktır. Onun değiştirilmesi şu anda pek mümkün görülmemekedir.
4 - 1 Mayıs 2004'e kadar zorlamalı da olsa hükümetin kurulması özellikle Yunanistan, AB, ABD ve Güney Kıbrıs tarafından istenmektedir. Aksi takdirde AB'ye Mayıs ayında alınması öngörülen Güney Kıbrıs devleti ALINMAYABİLİR - DURUM ERTELENEBİLİR! ÇÜNKÜ BÜYÜK SORUNLARI OLAN GÜNEY KIBRIS'IN ALINMASI, HEM DE 1960 ANTLAŞMALARINA VE HUKUKİ STATÜLERE UYGUN DÜŞMEMEKTEDİR. AYRICA BÜTÜN KIBRISI DA TEMSİL ETMEMEKTEDİR. SEBEPTEN DOLAYI ONLAR var güçleri bu durumu önlemeye çalışmakta ve uzlaşma için var güçleriyle KKT Cumuhuriyeti'ne ve Türkiye'ye baskı yapmaktadırlar.
5 - Sayın Rauf Denktaş büyük baskılar altında olmasına rağmen 1960 yılında elde edilen hukuki haklarının kalkmamasına, KKTC'de yaşayan Türklerin azınlık durumuna düşmemesine, büyük çapta toprak ve veriimli arazilerin kayıplara uğramamasına, 80.000 küsür Rumun kuzeye gelip karışıklık yapmamasına, en verimli arazi kesimlerrinin, en ekonomik kısmların ve egemenliklerinin ellerinden gitmemesine, KKTC'de halen yaşayan Türklerin, göç etmelerine meydan verilmemesine, Türkiye'nin garantörlik vasfının kaybolmamasına, şimdi işgal gücü olarak sayılan 30.000 Türk askerinin adadan gitmemesine var gücüyle direnmektedir. Ayrıca Türklerle, Rumların eşit haklara sahip olmasına, iki tarafa da tam bir bağımsız devlet şeklinde KONFEDERASYON FORMUNDA, BİR BİRLİK KURULMASINA DA YARDIMCI OLMAK İÇİN U?RAŞ VERMEKTEDİR.
6 - Şu anda Ankara'nın da bütün bunlara yardımcı olması gerekmektedir. Bu durum son zamanlarda yapılan büyük hataların, bir nevi telafi edilmesi imkanı, kısmen de olsa verebilmektedir. Eğer bu durumdan da Türkiye istifade edemezse, daha sonraları bu şartlar tamamen değişecek ve bu imkanlar tamamen ortadan kalkabilecektir. Kısacası Kıbrıs bir Girit, 12 ada ve diğer çevremizi saran bütün Yunan adalarının son halkası olmamalıdır!
7 - Gerek Ankara ve gerekse sayın RAUF DENKTAŞ'ın yeni planlar hazırladıkları anlaşılmaktadır. İnşallah bu planlar Kuzey Kıbrıs'ta yaşayan kardeşlerimizin bütün haklarını ve Türkiyemizin de JEOPOLİTİK, JEOSTRATEJİK VE EKONOMİK İLE SİYASİ DURUMLARINA DİKKATLA E?İLİR VE ONA GÖRE PLANLAMALARI YAPMIŞ OLURLAR.
Dünyanın hiçbir devleti kendi deniz sahillerine bu kadar yakın ve bu kadar stratejik bir nevi "KENDİ ADALARI SAYILAN" TOPRAKLARI BAŞKALARINA BIRAKMIŞ DE?İLDİR! Ben dünya coğarafyasına baktığımda Türkiye'nin ne tarihine, ne büyüklüğüne ne de gücüne ve şanına bunu bir türlü yakıştıramadım. Yakıştııran varsa çıksın da bizleri ikna etsinler.
Bu imkanlar tarihi imkanlardır. Bu durum elden gidince bir daha elimize geçmeyebilir. Aynı zamanda şimdiki Siyasilerimizin ve yetkili kimselerin bu tarihi kararlardan alınan sonuçlar da tarihe geçecektir. Sonradan pişmanlıklar hiç, ama hiç bir fayda etmez.
Medyamızın bazı köşe yazarlarına göre, Ankara seçimlerin sonucunu bekledi ve şimdi bir yeni plan üzerinde durulduğu bildirilemektedir. Bu plana göre kafalardaki düşüncede: DÖRTLÜ BİR ZİRVE TOPLAMAK DA MEVCUTTUR. BU DÖRTLÜ ZİRVEYE KKTC, KIBRIS RUM KESİMİ, YUNANİSTAN VE TÜRKİYE TEMSİLCİLERİ KATILACAKTIR. BELGRAD'TA BU DÜŞÜNCELER OLGUNLAŞTI DENİLMEKTEDİR. HATTA ANKARA, GARANTÖR DEVLET OLAN İNGİLTERE'NİN DE ÇA?IRILMASINI VE TOPLANTININ BEŞLİ ZİRVE ŞEKLİNDE YAPILMASINI DA TEKLİF ETMEKTEDİR, AMA SİMİTİS BUNU KABUL ETMEMEKTEDİR. Bu dörtlü toplantıya davetin sayın Rauf Denktaş'tan gelmesi de planın içinde mevcuttur. Böylece masadan kaçan taraf KKTC olmayacaktır.
Okunan mesajların bazıları :
1 KKTC'de parlamento kilitlenmiştir. Kilidi ancak Türkiye ve Denktaşlar açabilir.
2 - Halkın mesajı: Uzlaşın'dır. Ya partilerde uzlaşma olacak ve 2 aya kadar bir hükümet kurulacak veya uzlaşamazlarsa yeni seçime gidilecektir.
3 - Milli hükümetin kurulması zordur ama umutsuz bir durum da yoktur. Seçimlerde söylenenler unutularak yeniden uzlaşmalara başlanılması gerekmektedir.
3 - Gerek Koffi Annan planı hakkında, gerekse Rum ve Yunanistan taraflarıyla müzakereler Rauf Denktaş'la yapılacaktır. Onun değiştirilmesi şu anda pek mümkün görülmemekedir.
4 - 1 Mayıs 2004'e kadar zorlamalı da olsa hükümetin kurulması özellikle Yunanistan, AB, ABD ve Güney Kıbrıs tarafından istenmektedir. Aksi takdirde AB'ye Mayıs ayında alınması öngörülen Güney Kıbrıs devleti ALINMAYABİLİR - DURUM ERTELENEBİLİR! ÇÜNKÜ BÜYÜK SORUNLARI OLAN GÜNEY KIBRIS'IN ALINMASI, HEM DE 1960 ANTLAŞMALARINA VE HUKUKİ STATÜLERE UYGUN DÜŞMEMEKTEDİR. AYRICA BÜTÜN KIBRISI DA TEMSİL ETMEMEKTEDİR. SEBEPTEN DOLAYI ONLAR var güçleri bu durumu önlemeye çalışmakta ve uzlaşma için var güçleriyle KKT Cumuhuriyeti'ne ve Türkiye'ye baskı yapmaktadırlar.
5 - Sayın Rauf Denktaş büyük baskılar altında olmasına rağmen 1960 yılında elde edilen hukuki haklarının kalkmamasına, KKTC'de yaşayan Türklerin azınlık durumuna düşmemesine, büyük çapta toprak ve veriimli arazilerin kayıplara uğramamasına, 80.000 küsür Rumun kuzeye gelip karışıklık yapmamasına, en verimli arazi kesimlerrinin, en ekonomik kısmların ve egemenliklerinin ellerinden gitmemesine, KKTC'de halen yaşayan Türklerin, göç etmelerine meydan verilmemesine, Türkiye'nin garantörlik vasfının kaybolmamasına, şimdi işgal gücü olarak sayılan 30.000 Türk askerinin adadan gitmemesine var gücüyle direnmektedir. Ayrıca Türklerle, Rumların eşit haklara sahip olmasına, iki tarafa da tam bir bağımsız devlet şeklinde KONFEDERASYON FORMUNDA, BİR BİRLİK KURULMASINA DA YARDIMCI OLMAK İÇİN U?RAŞ VERMEKTEDİR.
6 - Şu anda Ankara'nın da bütün bunlara yardımcı olması gerekmektedir. Bu durum son zamanlarda yapılan büyük hataların, bir nevi telafi edilmesi imkanı, kısmen de olsa verebilmektedir. Eğer bu durumdan da Türkiye istifade edemezse, daha sonraları bu şartlar tamamen değişecek ve bu imkanlar tamamen ortadan kalkabilecektir. Kısacası Kıbrıs bir Girit, 12 ada ve diğer çevremizi saran bütün Yunan adalarının son halkası olmamalıdır!
7 - Gerek Ankara ve gerekse sayın RAUF DENKTAŞ'ın yeni planlar hazırladıkları anlaşılmaktadır. İnşallah bu planlar Kuzey Kıbrıs'ta yaşayan kardeşlerimizin bütün haklarını ve Türkiyemizin de JEOPOLİTİK, JEOSTRATEJİK VE EKONOMİK İLE SİYASİ DURUMLARINA DİKKATLA E?İLİR VE ONA GÖRE PLANLAMALARI YAPMIŞ OLURLAR.
Dünyanın hiçbir devleti kendi deniz sahillerine bu kadar yakın ve bu kadar stratejik bir nevi "KENDİ ADALARI SAYILAN" TOPRAKLARI BAŞKALARINA BIRAKMIŞ DE?İLDİR! Ben dünya coğarafyasına baktığımda Türkiye'nin ne tarihine, ne büyüklüğüne ne de gücüne ve şanına bunu bir türlü yakıştıramadım. Yakıştııran varsa çıksın da bizleri ikna etsinler.
Bu imkanlar tarihi imkanlardır. Bu durum elden gidince bir daha elimize geçmeyebilir. Aynı zamanda şimdiki Siyasilerimizin ve yetkili kimselerin bu tarihi kararlardan alınan sonuçlar da tarihe geçecektir. Sonradan pişmanlıklar hiç, ama hiç bir fayda etmez.
Medyamızın bazı köşe yazarlarına göre, Ankara seçimlerin sonucunu bekledi ve şimdi bir yeni plan üzerinde durulduğu bildirilemektedir. Bu plana göre kafalardaki düşüncede: DÖRTLÜ BİR ZİRVE TOPLAMAK DA MEVCUTTUR. BU DÖRTLÜ ZİRVEYE KKTC, KIBRIS RUM KESİMİ, YUNANİSTAN VE TÜRKİYE TEMSİLCİLERİ KATILACAKTIR. BELGRAD'TA BU DÜŞÜNCELER OLGUNLAŞTI DENİLMEKTEDİR. HATTA ANKARA, GARANTÖR DEVLET OLAN İNGİLTERE'NİN DE ÇA?IRILMASINI VE TOPLANTININ BEŞLİ ZİRVE ŞEKLİNDE YAPILMASINI DA TEKLİF ETMEKTEDİR, AMA SİMİTİS BUNU KABUL ETMEMEKTEDİR. Bu dörtlü toplantıya davetin sayın Rauf Denktaş'tan gelmesi de planın içinde mevcuttur. Böylece masadan kaçan taraf KKTC olmayacaktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006