Türkiye ve KKTC için Kıbrıs'ta ne sorun var?
Bana göre Kıbrıs'ta var olan tek sorun, 1974'te başlanılan işin yarım bırakılmış olmasıdır.
Adını 'Barış Harekâtı' değil de 'Kıbrıs'ı kurtarma harekâtı' diye koyup Türk askeri adanın tamamını ele geçirmiş ve Rumları ait oldukları topraklara, yani Yunanistan'a göndermiş olsaydı sorun morun kalmayacaktı.
Sorun olsa bile emin olun bugün olduğundan daha fazla başımız ağrımayacaktı?
'Merhametten maraz doğar' demiş atalarımız, 'bu kadarı bize yeter' diyerek işimizi yarım bırakmanın, insaflı davranmanın faturasını ödüyoruz yıllardır.
Kıbrıs sorunu kapsamında 12 Ocak'ta Cenevre'de garantör ülkelerden de üst düzey katılımla beşli konferans düzenlenecek. Konferansa Avrupa Birliği'nden de gözlemci statüsünde katılım olacak.
Rum lider Anastasiades, bu konferansın 5'li değil, çoklu katılımla olacağını açıkladı.
Gözlemci statüsünde de olda AB'nin katılıyor olması, Rum tarafının taleplerinin karşılandığını gösteriyor. Zaten ne zaman Rumların taleplerine 'hayır' dendi ki?
Adamlar istedikleri şartlar reddedilirse o masaya hiç oturmuyorlar.
Türk tarafının ise hiçbir talebi zaten olmuyor. Koşup koşup yorulmuş tavuk gibi gelip o masaya oturuyor ve Rumların kabul edilemez bütün şartlarını müzakere ederek, onların iştahlarını kabartıyor.
Washington ve Tel Aviv'in de gözleri 12 Ocak'taki Cenevre Konferans'ında olacak.
Amaç Kıbrıs'ta sorunu çözmek mi?
Değil.
Çünkü karşı cepheye göre Kıbrıs'taki sorunlar; Türk varlığı, Türk askeri ve Türkiye'nin garantörlüğü başta olmak üzere Kıbrıs Türklerinin haklarını korumasını sağlayan her şey?
Bunlardan vazgeçmeye niyetli değilse KKTC ve Türkiye, Kıbrıs'ta sorunu çözmek mümkün değil.
O zaman bu ısrar niye?
Yani çözüm çıkmayacak masaya neden oturuluyor?
Niyet çözüm değilse nedir o zaman?
Yoksa İsrail gazının önünü açmak mı?
Doğu Akdeniz'de 6 yıl önce Kıbrıs ve İsrail açıklarında doğalgaz bulundu.
İsrail'e ait Leviathan ve Tamar, Kıbrıs açıklarındaki Afrodit sahalarındaki doğalgazın tahmini rezervi en az iki trilyon metreküp.
Rumlar ve İsrail bu doğalgazın Avrupa'ya taşınması için yol açmaya çalışıyor. En uygun maliyetle taşınması da ancak Türkiye'nin devrede olmasıyla mümkün.
Rus doğalgazına mahkûm durumda AB için bu doğalgaz çok önemli. Kıbrıs'ta bir çözüm için bu kadar acele edilmesinin bir nedeni de bu.
Yani Kıbrıs'tan çözüm mözüm çıkmayacak.
Şu anda istedikleri tek şey, Rumların ve İsrail'in gazının önünü açmak.
Ne yazık ki ne KKTC'de ne de Türkiye'de bu talebe 'hayır' diyecek bir irade mevcut.
Bana göre Kıbrıs'ta var olan tek sorun, 1974'te başlanılan işin yarım bırakılmış olmasıdır.
Adını 'Barış Harekâtı' değil de 'Kıbrıs'ı kurtarma harekâtı' diye koyup Türk askeri adanın tamamını ele geçirmiş ve Rumları ait oldukları topraklara, yani Yunanistan'a göndermiş olsaydı sorun morun kalmayacaktı.
Sorun olsa bile emin olun bugün olduğundan daha fazla başımız ağrımayacaktı?
'Merhametten maraz doğar' demiş atalarımız, 'bu kadarı bize yeter' diyerek işimizi yarım bırakmanın, insaflı davranmanın faturasını ödüyoruz yıllardır.
Kıbrıs sorunu kapsamında 12 Ocak'ta Cenevre'de garantör ülkelerden de üst düzey katılımla beşli konferans düzenlenecek. Konferansa Avrupa Birliği'nden de gözlemci statüsünde katılım olacak.
Rum lider Anastasiades, bu konferansın 5'li değil, çoklu katılımla olacağını açıkladı.
Gözlemci statüsünde de olda AB'nin katılıyor olması, Rum tarafının taleplerinin karşılandığını gösteriyor. Zaten ne zaman Rumların taleplerine 'hayır' dendi ki?
Adamlar istedikleri şartlar reddedilirse o masaya hiç oturmuyorlar.
Türk tarafının ise hiçbir talebi zaten olmuyor. Koşup koşup yorulmuş tavuk gibi gelip o masaya oturuyor ve Rumların kabul edilemez bütün şartlarını müzakere ederek, onların iştahlarını kabartıyor.
Washington ve Tel Aviv'in de gözleri 12 Ocak'taki Cenevre Konferans'ında olacak.
Amaç Kıbrıs'ta sorunu çözmek mi?
Değil.
Çünkü karşı cepheye göre Kıbrıs'taki sorunlar; Türk varlığı, Türk askeri ve Türkiye'nin garantörlüğü başta olmak üzere Kıbrıs Türklerinin haklarını korumasını sağlayan her şey?
Bunlardan vazgeçmeye niyetli değilse KKTC ve Türkiye, Kıbrıs'ta sorunu çözmek mümkün değil.
O zaman bu ısrar niye?
Yani çözüm çıkmayacak masaya neden oturuluyor?
Niyet çözüm değilse nedir o zaman?
Yoksa İsrail gazının önünü açmak mı?
Doğu Akdeniz'de 6 yıl önce Kıbrıs ve İsrail açıklarında doğalgaz bulundu.
İsrail'e ait Leviathan ve Tamar, Kıbrıs açıklarındaki Afrodit sahalarındaki doğalgazın tahmini rezervi en az iki trilyon metreküp.
Rumlar ve İsrail bu doğalgazın Avrupa'ya taşınması için yol açmaya çalışıyor. En uygun maliyetle taşınması da ancak Türkiye'nin devrede olmasıyla mümkün.
Rus doğalgazına mahkûm durumda AB için bu doğalgaz çok önemli. Kıbrıs'ta bir çözüm için bu kadar acele edilmesinin bir nedeni de bu.
Yani Kıbrıs'tan çözüm mözüm çıkmayacak.
Şu anda istedikleri tek şey, Rumların ve İsrail'in gazının önünü açmak.
Ne yazık ki ne KKTC'de ne de Türkiye'de bu talebe 'hayır' diyecek bir irade mevcut.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024